Tennis player türkçesi Tennis player nedir

Tennis player ile ilgili cümleler

English: I like Roger Federer. What tennis player do you like?
Turkish: Roger Federer'i severim. Sen hangi tenis oyuncusunu seviyorsun?

English: Ali is the best tennis player I know.
Turkish: Ali tanıdığım en iyi tenis oyuncusu.

English: He wants to be a tennis player when he grows up.
Turkish: Büyüdüğünde bir tenis oyuncusu olmak istiyor.

English: Ali is a better tennis player than I am.
Turkish: Ali benden daha iyi bir tenis oyuncusu.

English: Sue is the best tennis player in our school.
Turkish: Sue okulumuzda en iyi tenis oyuncusu.

Tennis player ingilizcede ne demek, Tennis player nerede nasıl kullanılır?

Tennis : Alantopu. Tenis. Yerden yüksekliği 0,91 m. olan ağla ortasından ikiye bölünen bir alanda tek ya da çift oyuncuların tokaçla karşılıklı vurdukları ya da çeldikleri topu, belli kurallara göre, karşılanamayacak biçimde birbirlerinin alanına düşürerek sayı kazanmaları temeline dayanan oyun.

Player : Eğlenceyle vakit geçiren kimse. Oyunluktaki belli kişiyi canlandırma işini yapan kimse. oynamak işini gerçekleştiren kişi. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Aktör. Çalan kimse. Bir oyun kişisini, bilgisi, tekniği ve yaratışı ile canlandıran ya da gösteren sahne sanatçısı. oyun oynama eyleminde bulunan sanatçı. Oyuncu. Çalgıcı. Çalar. Çalgı çalan kimse.

Tennis arm : Tenis oynamaktan olan kol ağrısı.

Tennis ball : Tenis topu. Alan topu.

Tennis club : Tenis kulübü.

Tennis court : Tenis sahası. Kort. Tenis kortu.