Waddled türkçesi Waddled nedir

  • Badi badi yürümek.
  • Paytak paytak yürümek.

Waddled ingilizcede ne demek, Waddled nerede nasıl kullanılır?

Swaddled : Belemek. Kundağa sarmak. Bebeği kundağa sarmak. Kundaklamak. Sarmak. Kundaklamak (bebek). Kundak.

Twaddled : Saçma. Boş laf. Saçma sapan konuşmak. Laklakiyat. Saçma sapan. Saçmalamak. Boş laf etmek. Zırvalamak. Zırva. Saçmalık.

Waddle : Ördek gibi salına salına yürümek. Badi badi yürüme. Sallanarak yürümek. Badi badi yürüyüş. Badi badi yürümek. Paytak paytak yürümek. Sallanarak yürüme.

Waddler : Badi badi yürüyen kişi. Yalpalayarak yürüyen kimse. Ördek gibi yalpalayan kimse. Ördek gibi yürüyen kimse.

Waddlers : Ördek gibi yürüyen kimse. Badi badi yürüyen kişi. Yalpalayarak yürüyen kimse. Ördek gibi yalpalayan kimse.

Swaddles : Bebeği kundağa sarmak. Kundaklamak. Belemek. Kundaklamak (bebek). Kundağa sarmak. Sarmak. Kundak.

Twaddler : Dırdır eden kimse. İşe yaramaz ve boş konuşan kimse. Dırdırcı. Lafebesi.

Twaddlers : İşe yaramaz ve boş konuşan kimse. Dırdır eden kimse. Dırdırcı. Lafebesi.

Swaddle : Belemek. Kundak. Kundağa sarmak. Kundaklamak. Bebeği kundağa sarmak. Sarmak. Bebeği kundaklamak. Kundaklamak (bebek).

Twaddles : Boş laf etmek. Saçma sapan. Saçma sapan konuşmak. Saçma. Laklakiyat. Zırva. Boş laf. Saçmalamak. Saçmalık. Zırvalamak.

 

İngilizce Waddled Türkçe anlamı, Waddled eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Waddled ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Stirrup iron : Üzengi demiri.

Waddling : Yalpalama. Badi badi yürüme.

Packsaddle : Semer.

Saddlebow : Eyerin önünden yukarı doğru uzanan tutamak. Eyerin kemerli veya kavisli uç kısmı. Eyer topuzu. Eyerkaşı.

Waddles : Sallanarak yürüme. Sallanarak yürümek. Badi badi yürüyüş. Badi badi yürüme.

Damaged : Hasarlı. Bozuk. Zarar verilmiş. Bozulmuş. Zarar görmüş. Hasar görmüş. Mahvolmuş. Ezik ve çürük içinde.

Paddle : Kürekle kano kullanmak. Denetim kolu. Kürek çekmek. Kısa kürek. Ayaklarını suda oynatmak. Kıça şaplak atmak. Sığ suda gezinmek. Kano kullanmak. Suda oynamak.

Paddled : Ayaklarını suda oynatmak. Kürek çekmek. Kıça şaplak atmak. Kano kullanmak (kısa kürekle).

Seat : Oturağını tamir etmek. Oturacak yer. Yuvasına oturtmak. Sinemada, oturacak yer birimi olarak kullanılan terim. sinemalarda, birinciden sonra salonun arkasına doğru uzanan, bazen lüks koltuk olarak ikinci bir bölünmeye de uğrayan bölüm. Oturtmak. ...kişilik oturma kapasitesi olmak. Bir seyircinin tiyatro seyrederken oturduğu yer. Koltuk. İskemle. Oturma yerini onarmak.

Stirrup : Üzengi. Sargı demiri. Üzengi kemiği. U şeklinde mengene. Orta kulağın üzengi biçiminde olan en iç kemiği. Etriye donatısı. Sargı. Etriye. Marsipet ayağı.

Waddled synonyms : english cavalry saddle, stock saddle, english saddle, western saddle, waddle, sidesaddle, scamble, shambled, paddles, shamble, cantle, pommel, shambling.

Waddled zıt anlamlı kelimeler, Waddled kelime anlamı

Undamaged : Hasar görmemiş. Sağlam. Zarar görmemiş.

Hard : Sert. Zahmetli. Sağlam. Çetin. Nasırlı. Dayanıklı. Sıkı. Kireçli. Acı (su). Katı.