Wobblers türkçesi Wobblers nedir

  • Genelde ünlü kişilerin bire bir kopyası olan başı vücudundan büyük ve kafası yayla sallanan oyuncak.
  • Baş kısmı büyük oyuncak biblo.
  • Tezgah üzerinde parça kenarını veya ortasını bulmaya yarayan bir gereç.
  • Sulh ceza ve veya veya ağır ceza mahkemesinde yargılanması yapılabilecek suçlama.
  • Sallanan.
  • Yalpalayan.
  • Yalpalayıcı.
  • Bocalayan.
  • Sinir krizi.
  • Yalpalaç.
  • İki fikir arasında gidip gelen.

Wobblers ingilizcede ne demek, Wobblers nerede nasıl kullanılır?

Wobbler syndrome : Wobblersendromu. Yalpalama sendromu. Eş güdüm bozukluğu sendromu. Boyun omurlarının çeşitli nedenlerle omuriliğe basınç yapması ve zedelemesi sonucu oluşan, kronik eş güdüm bozukluğuyla belirgin hastalık. genç atlarda ve iri cüsseli köpeklerde görülür, wobbler sendromu, eş güdüm bozukluğu sendromu.

Wobbler : Tezgah üzerinde parça kenarını veya ortasını bulmaya yarayan bir gereç. İki fikir arasında gidip gelen. Genelde ünlü kişilerin bire bir kopyası olan başı vücudundan büyük ve kafası yayla sallanan oyuncak. Bocalayan. Baş kısmı büyük oyuncak biblo. Yalpalayıcı. Sulh ceza ve veya veya ağır ceza mahkemesinde yargılanması yapılabilecek suçlama. Sinir krizi. Yalpalayan. Sallanan.

Wobble base : Wobble bazı. Antikodonun 5’ ucundaki birinci baz.

 

Wobble hypothesis : Bir kodonun ilk iki bazının aminoasidi saptadığını, üçüncü bazın ise daha az etkili olduğunu belirten varsayım. Wobble varsayımı.

Wobble : Tereddüd etmek. Sallamak. Dingildemek. Sendelemek. Titreme. Titremek. Sallanmak. Yalpalamak. Bocalamak. Dingildetmek.

Wobbliness : Tedirginlik. Titreme. Sallanma durumu. Sallanma. Titreme durumu. Titrek olma. Çekingenlik. Çekingen olma durumu.

Wobbly : Oynak. Titrek. Sallantılı. Oynayan. Sakat. Sendeleyen. Sallanan. Titrek (ses). Sağlam olmayan. Dingildeyen.

Wobbles : Sallanmak. Kararsız olmak. Oynamak. Bocalamak. Dingildetmek. Tereddüd etmek. Dingildemek. Titremek (ses). Yalpalamak. Sendelemek.

Wobbling : Tereddüd etmek. Yalpalamak. Bocalamak. Titremek. Sallanma. Sallantı. Sendelemek. Sallanmak.

Collywobble : Bağırsak krampları. Hafif mide ağrısı. Mide ağrısı.

İngilizce Wobblers Türkçe anlamı, Wobblers eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Wobblers ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Flappier : Çırpınarak. Sarkık. Kanat çırparak. Gevşek. Gevşekçe asılı.

Fluctuating : Dalgalı. Kayan. Oynayan. Dalgalanma. Yükselip alçalan. Düşen ve yükselen. Kararsız. İnip çıkan. İstikrarsız.

Shimmied : Yalpalamak. Yalpa yapmak. Şimi dansı yapmak. Titremek.

Balker : Kararsız kalan. Tereddüt eden. İnat eden. İlerlemeyi reddeden.

Bennies : Erkek ismi. Susam. Benzedrin tableti (bir ilaç). Cinnet.

Brain storm : Parlak fikir veya düşünce. Geçici delilik. Beyin fırtınası.

Hoverers : Tereddüt eden. Bekleyip duran. Havada asılı duran. Asılı kalan. Duraksayan. Etrafında gezinen.

Nervous breakdown : Nevrosteni. Sinir argınlığı. Ağır sinir bozukluğu. Sinirsel yıkım. Sinirsel çöküntü. Nevrasteni. Sinir bozukluğu.

 

Jolty : Düzensiz. Sarsıntılı. Titrek.

Maker : Yaratan. İmalatçı. Yapıcı. Fail. Keşideci. Yapan. İmzalayan kimse. Yapımcı. Bono imzalayan kimse.

Wobblers synonyms : coggle, fluttery, groggier, a fit of nerves, tottery, boot maker, precessional, flappiest, wobbler, oscillatory, bootmaker, attack of nerves, crackup, agitational, fluctuational, pendulous, balkers, flappy, tantrum, shoemaker, tantrums, hoverer, rockier, lurching, oscillating, groggy, emotional outburst, benny, waverings, mental breakdown, wavering, floundering, faltering.

Wobblers zıt anlamlı kelimeler, Wobblers kelime anlamı

Stand still : Hareketsiz kalmak. Kıpırdamamak. Kımıldamamak. Hareketsiz durmak. Hareket etmemek. Kımıldamadan durmak.