Turkish: Ali şu anda mevcut değil. Bir mesaj alabilir miyim?
English: A list of required hardware is available here.
Turkish: Gerekli donanımın listesi burada mevcut.
English: A map is available upon request.
Turkish: İstek üzerine bir harita mevcuttur.
English: Ali is available tonight.
Turkish: Ali bu gece müsait.
English: Ali is available now.
Turkish: Ali şimdi mevcut.
Available allocation units : Kullanılabilir yerleşim birimi.
Available assets : Kullanıma hazır aktifler. Emre hazır aktif. Tutuksuz varlıklar. Kasadaki parayla birlikte kullanılması olağan tutuksuz değerler. Emre hazır aktifler. Mevcut mallar.
Available balance : Bir hesaptan nakit olarak çekilebilecek kalan miktar. Kullanılabilir bakiye. Kullanılır bakiye. Mevcut bakiye. Kalan bakiye.
Available buttons : Kullanılabilen düğmeler. Kullanılabilir düğmeler.
Available capacity : Kullanılabilir kapasite.
Available drivers : Kullanılabilen sürücüler.
Available formats : Kullanılabilir biçimler.
Available data : Mevcut veriler. Mevcut veri.
Available cash : Eldeki nakit. Kullanıma hazır para. Kullanılabilir nakit kredi. Mevcut aktif. Nakit para.
Available controls : Kullanılabilir denetimler.
Sözcükler, direkt olarak Available ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Attainable : Ulaşılabilir. Varılabilir. Erişilebilir. Kazanılabilir.
Adequate : Yeter. Ehven. Münasip. Kafi. Yeterli. Uygun. Kifayetli.
In season : Zamanında. En iyi zamanı. Zamanlı. Çiftleşme döneminde. Tam mevsimi. Doğru zamanda. Tam zamanında. Olgun.
On tap : Seriler halinde. Fıçıdan. (bira) fıçıdan.
On hand : Elde bulunan. El altında. Hazırda. Birikmiş. Çalışmaya hazır.
Practicable : Uygulanabilir. Kabil. İcrası mümkün. Geçilebilir. Yapılması mümkün. Yapılabilir.
Ready : Eli çabuk. Hazır, elde bulunan para. Amade. Peşin para. Kolay. Razı. Her günkü. Becerikli. Çabuk. Nakit.
Far out : İlginç. Değişik ve tatlı. Olağanüstü. Acayip ama hoş. Gurbette. Eğlendirici. Kusursuz. Değişik. Nefis.
Bon : Güzel. Sevecen (fransızca). İyi.
Addressable : Adreslenir. Adreslenebilir.
Available synonyms : lendable, findable, general purpose, cut and dried, in existence, acquirable, existents, workable, acceptable, unwaged, availableness, finished, advisable, accent bar, opportune, at hand, in place, unemployed, easy, favourable, actual, living, favorable, ac adapter, gainable, subservient, absolute loader, of value, access mechanism, friendliest, in stock, prosperous, visible.
Unavailability : Erişilemez olma durumu. Elde edilememe. Bulunmazlık. Başarılamazlık. Ulaşılamaz olma durumu. Bulunamama. Emre amade olamama. Erişilemezlik. Ulaşılamazlık.
Inaccessibility : Ulaşılmazlık. Erişilmezlik.
Unavailable : Ulaşılmaz. Mevcut değil. Müsait değil. Yok. Kullanılamıyor. Bulunmayan. Var olmayan. Mevcut olmayan. Ulaşımı zor.
Available antonyms : nondisposable.
Available kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : As, an available plea. Effectual. Valid. Having sufficient power, force, or efficacy, for the object.
Sayfa düzgün görüntülenmiyorsa, lütfen sayfayı yenileyin. (F5)
Bu kısımda Available kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Available ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Available anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Available ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.