In accordance with türkçesi In accordance with nedir

In accordance with ile ilgili cümleler

English: You must act in accordance with the rules.
Turkish: Kurallara uygun davranmalısın.

English: These disputes between the two nations should be solved in accordance with international law.
Turkish: İki ülke arasındaki bu anlaşmazlıklar, uluslararası hukuka uygun olarak çözülmelidir.

English: In accordance with our agreement, he stopped asking me personal questions.
Turkish: Bizim anlaşma uyarınca o bana kişisel sorular sormaya son verdi.

English: Everyone, as a member of society, has the right to social security and is entitled to realization, through national effort and international co-operation and in accordance with the organization and resources of each State, of the economic, social and cultural rights indispensable for his dignity and the free development of his personality.
Turkish: Her şahsın, cemiyetin bir üyesi olmak itibariyle, sosyal güvenliğe hakkı vardır; haysiyeti için ve şahsiyetinin serbestçe gelişmesi için zaruri olan ekonomik, sosyal ve kültürel hakların milli gayret ve milletlerarası işbirliği yoluyla ve her devletin teşkilatı ve kaynaklarıyla mütenasip olarak gerçekleştirilmesine hakkı vardır.

 

English: We played the game in accordance with the new rules.
Turkish: Oyunu yeni kurallarına göre oynadık.

In accordance with ingilizcede ne demek, In accordance with nerede nasıl kullanılır?

In : Gelmiş olan. İç. Mevsimi gelmiş. Da. Halinde. Dahili. Olarak. İçeri doğru yönelen. İçinde. Çok moda olan.

Accordance : Anlaşma. Uygun olma. Uyumluluk. Uyum. Verme. Mutabakat. Ahenk. Uzlaşma. Uygunluk. Bağdaşım.

With : Beraber. Sayesinde. Beraberinde. İle ilgili. -e karşın. Li. İle beraber. -la. İle. Nedeniyle.

In accordance with rules : Kurallı.

Be in accordance with : Uygun olmak.

In accordance : Uygun olarak.

İngilizce In accordance with Türkçe anlamı, In accordance with eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak In accordance with ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Pursuant : Yerinde. Mutabık. Muvafık. Uygun.

Cadenced : Ahenkli. Ritmik.

Befittingly : Uygun bir şekilde. Yerinde bir şekilde. Yaraşır bir şekilde. Yakışır halde. Yakışır bir şekilde.

In comparison with : İle karşılaştırılacak olursa. Nin aksine. -e karşın. İle kıyasladığında. Oranla. Nispeten. Nazaran. -e nazaran. Kıyasla.

As far as : -e kadar. Olduğu kadar. Olabildiğince. Kadarıyla. Kadar. Bir dereceye kadar.

Accordingly : Bu nedenle. Öyle. Buna uygun olarak. Dolayısıyla. Bu yüzden. O doğrulukta. Öylece. Bu doğrultuda.

Agreeably : Tatlılıkla. Razı olarak. Kabul ederek. Uygun bir şekilde. Hoş bir şekilde. Uyarak. Hoş bir biçimde. Uygunca.

Allowably : Emniyetli bir şekilde. Yasal olarak. Hoş görülebilir bir şekilde. İzin verilebilir bir şekilde.

 

Fitly : Yerinde. Zamanında. Uygun zamanda. Uygun şekilde.

By virtue of : Binaen. Sonucu olarak. Sebebiyle. -den ötürü. -den dolayı. Yüzünden. Dolayı. İstinaden.

In accordance with synonyms : secundum, by the side of, coherent, amenable, dully, for all, compossible, advantageously, in as much as, concordantly, expediently, in regard to, appositely, appropriately, compliant, favourably, as regards, accommodating, in conformity with, according as, concordant, eligibly, as needed, capacitative, conformational, in the light of, conveniently, on the strength of, aptly, adaptable, in line with, according, duly.