Acquittance türkçesi Acquittance nedir
- İbra belgesi.
- Borcunu ödeme.
- Ödeme belgesi.
- Tediye belgesi.
- Ödenme.
- İbraname.
- Çek.
- İbra senedi.
- Makbuz.
- İbra.
- Zimmetten kurtulma.
- Aklanma.
- Borcu ödeme.
Acquittance ingilizcede ne demek, Acquittance nerede nasıl kullanılır?
Acquittance of debt : Mali yükümlülük ipoteği kaldırılması. Borç ibranamesi. Mali sorumluluk muafiyeti.
Acquittal : Aklanma. İbra. Temize çıkma. Tezkiye. Yapma. Bir paranın ödenmiş olduğunu açıklayan imzalı yazılım. kişiyi sorumluluktan, borçtan, sözleşmeye ilişkin yargılardan tüm olarak aklanabilmek amacıyla düzenlenerek ona verilen imzalı belge. dernek ya da ortaklık genel kurullarında, yöneticilerin her hangi bir sorumluluğu olmadığı yolunda alınan karar. Aklama. Beraat kararı. Beraat.
Acquittals : Temize çıkma. İbra. Beraat. Tezkiye. Beraat kararı. Aklama. Yerine getirme. Yapma. Aklanma.
Acquitted : Aklanmış. Beraat etmiş. İbra edilmiş. Suçtan aklanmak. Suçsuz bulunmuş. Suçsuz bulunan.
Acquitter : Suçsuz bulunarak serbest kalan kimse. Tahliye olan. Beraat eden kimse.
Be acquitted : Temize çıkmak. Beraat etmek. Aklanmak.
Be acquitted of : -den beraat etmek. -ması şüphesinden temize çıkmak. -den temize çıkmak. -den aklanmak. -ması suçlamasından kurtulmak.
Acquitting : Temize çıkarmak. Tenzih etmek. Aklamak. Muaf tutmak. Beraat etmek. İbra etmek. Beraat ettirmek. Ödemek. Suçsuz çıkarmak. Ayrıcalık tanımak.
Was acquitted : Beraat etti. Tüm suçlamalarda temize çıktı. Aklandı.
İngilizce Acquittance Türkçe anlamı, Acquittance eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Acquittance ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Czechoslovakian : Eski bir ülke olan çekoslovakya yerlisi veya burada yaşayan kimse. Çekoslovakyalı. Çekoslovakyalı kimse. Çekoslavak. Çekoslovak çekoslovak. Çekoslovak.
Czechs : Çekoslovakyalı kimse. Çek dili. Çekçe. Çekoslovakyalı.
Sale confirmation : Satış ispatı. Satış onayı. Bir satış muamelesini kaydetmek için satıcı ve müşteri arasındaki yazılı belge. Satış faturası. Fatura. Fiş.
Quietuses : Son. Susturma. Öldürücü darbe. Ölüm. Hareketsizlik. Hesabı ödeme. Bastırma. Temize çıkarma. Hesabın kapanması.
Czechoslovakians : Çekoslovakyalı. Çekoslovakyalı kimse. Çekoslavak. Eski bir ülke olan çekoslovakya yerlisi veya burada yaşayan kimse. Çekoslovak. Çekoslovak çekoslovak.
Czech : Çekoslovakyalı kimse. Çekçe. Çekoslovakyalı.
Quittance : Karşılık. Misilleme. İbra kağıdı. Affolunma. Temize çıkma. Ücret. Bedel.
Vouchering : Kupon. Fiş. Kefil. Vesika. Belge. Doküman. Senet. Tanıt. Belgit.
Defrayals : Masrafların ödenmesi.
Quietus : Bastırma. Hesabın kapanması. Susturma. Son. Temize çıkarma. Ölüm. Öldürücü darbe. Aklama. Hareketsizlik.
Acquittance synonyms : legal instrument, acquittal, docketing, quittances, sales confirmation, quitclaims, czekh, receipting, pay slip, discharge, legal document, quitclaim, bill of exchange, czechoslovaks, defrayal, quitclaiming, certificate of release, check, docket, exculpations, dockets, acquitance, absolution, receipt, release, acquittals, czechoslovak, absolutions, cheques, bill of discharge, extinguishment, receipts, instrument.
Acquittance ingilizce tanımı, definition of Acquittance
Acquittance kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A release or discharge from debt or other liability. The clearing off of debt or obligation. To acquit.
Bu kısımda Acquittance kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Acquittance ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Acquittance anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Acquittance ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.