Amphistomatic leaf türkçesi Amphistomatic leaf nedir

  • Hem alt hem de üst yüzeyde stoma taşıyan yaprak.
  • Amfistomatik yaprak.
  • Biyoloji alanında kullanılır.

Amphistomatic leaf ingilizcede ne demek, Amphistomatic leaf nerede nasıl kullanılır?

Leaf : İnce madeni tabaka. Kanat. Yapraklanmak. Bitkilerde gövde ve dallar üzerinde meydana gelen, çeşitli şekil ve renklerde, genellikle yeşil renkli, içlerindeki kloroplastlarla fotosentez ile madde sentezleyen yan uzantı. Sahife. Yaprak. Föy. Kanat (masa). Kanat (masada).

Acuminate leaf : Akuminat yaprak. Sivri yaprak.

Asymmetric leaf : Asimetrik yaprak.

Bay leaf : Defne yaprağı. Defne.

Bayleaf : Defne yaprağı.

Beet leaf : Pancar yaprağı.

İngilizce Amphistomatic leaf Türkçe anlamı, Amphistomatic leaf eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Amphistomatic leaf ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abo blood groups system : Abo kan grupları sistemi. Dokuz numaralı insan kromozomunda bulunan ve kırmızı kan hücresinde belli antijenleri gösteren bir alel sistemi.

Abiotic factor : Canlı varlıkların hayatlarını önemli derecede etkileyen, iklim faktörleri, toprağın özellikleri ve suyun kimyasal yapısı gibi faktörler. Canlı varlıkların hayatlarını önemli derecede etkileyen iklim faktörleri, toprağın özellikleri, suyun kimyasal yapısı gibi faktörler. Abiyotik faktör.

 

Abramis zone : Akarsuların durgun akan bölgeleri. Abramis zonu. Akarsuların durgun akan ve abramis türlerinin baskın olduğu bölgesi.

A protein : Triptofan sentetaz enziminin bir protein alt birimi. laktoz sentetaz enziminin bir parçası. tek iplikli rna fajlarındaki bir protein. olgunlaşma proteini. tütün mozaik virüsünün deneysel olarak meydana getirilen protein kılıfının bir oligomeri. Tek iplikli rna fajlarındaki bir protein. A proteini.

Aardwolf : Yeleli sırtlan. Etçiller (carnivora) takımının, sırtlangiller (hyaenidae) familyasından, 80 cm kadar uzunlukta, 30 cm kadar kuyruğu olan, bütün sırtı boyunca uzanan bir yelesi olan, kuzey afrika'da yaşayan bir tür. Bir sırtlanın özelliklerine sahip ve esas olarak böceklerle özellikle termitlerle beslenen güney ve doğu afrika yerlisi çizgili memeli.

Abiotic environment : Abiyotik çevre. Organizmanın topografi, jeoloji, iklim ve inorganik besin maddeleri gibi biyolojik olmayan faktörlerden oluşan çevresi. Organizmanın topografi, jeoloji, iklim, inorganik besin maddeleri gibi biyolojik olmayan faktörlerden oluşan çevresi. Abiyotik ortam. Cansız çevre.

Aardvark : Karınca yiyen. Yerdomuzu. Yer domuzu. Damarlı dişliler (tubulidentata) takımının, yer domuzugiller (orycteropodidae) familyasından, 100 cm kadar uzunlukta, 30 cm kadar kuyruğu olan, afrika'da kazdığı inlerde yaşayan bir tür. Borudişli.

A cell : A hücresi. Mayalarda eşeyli üreme sırasında alfa hücresiyle beraber zigotu oluşturan hücre.

A cells : Alfa hücreleri. A hücresi. Pankreasın langerhans adacıklarında glukagon salgılayan, içlerinde özel boyalarla boyanan, fevkalade parlak, alkolde çözünmeyen, kırmızı renkli granüller bulunan, az sayıdaki hücre. a hücreleri. hipofiz bezinin ön lobunda (pars distalis) yer alan, içlerinde asidofil granüller taşıyan, boyayı emen, büyüme hormonunu salgılayan bez hücreleri. asidofil hücreler. 3.mayalarda eşeyli üreme sırasında a hücresiyle beraber zigotu oluşturan hücre.

 

Aardvarks : Memeliler (mammalia) sınıfının, damarlı dişliler (tubulidentata) takımından, vücutları aralıklı olarak kıllarla örtülü, parmakları ve kulakları büyük, kanca tırnaklı türleri içine alan bir familya. Damarlı dişliler. Memeliler (mammalia) sınıfının, etenliler (placentalia) alt sınıfından, az sayıda ve sütun biçiminde sıralanmış ve her birinin bir kanalı olan minesiz ve köksüz dişleri olan, ağızları boru biçiminde uzamış, kulakları büyük, seyrek kıllı, parmaklarında büyük kanca şeklinde tırnakları olan türlere sahip bir takım. Yerdomuzu. Yer domuzugiller.

Amphistomatic leaf synonyms : abambulacral area, acacia, a site, abacus bodies, abductor muscle, a chromosome.