Bağışlama nedir, Bağışlama ne demek
"Bağışlama" ile ilgili cümleler
- "Hoşgörü ve bağışlamadır o insanı günahtan arındıran duygu." - İ. Aral
Yerel Türkçe anlamı:
Gelin, oğlan evine geldiği zaman kayınvalide ve kayınpederin bağışladığı hayvan veya arazi.
Gelin, güvey evine gelince at ya da arabadan inmesi için kaynananın, kayınbabanın armağan ettiği hayvan, mal ve benzeri
El öpme karşılığı verilen mal, arazi.
Sünnet olan çocuğa anne ve babası tarafından verilen hediye.
Güreş terimi olarak anlamı:
Ödek almış güreşçiye haklarını geri verme.
Bilimsel terim anlamı:
Bir kişinin malını karşılıksız olarak bir başka kişiye vermesi.
İngilizce'de Bağışlama ne demek? Bağışlama ingilizcesi nedir?:
donation, grant
Osmanlıca Bağışlama ne demek? Bağışlama Osmanlıca'da ne anlama gelir?:
affetme
Bağışlama tanımı, anlamı:
Bağış : Bağışlanan şey, yardım, hibe, teberru.
Bağışlamak : Görevden çekmek, almak. Bir mal veya hakkı karşılık beklemeden birine vermek, teberru etmek. Herhangi bir kötü davranış için ceza vermekten vazgeçmek, affetmek. Hoşgörmek.
Bağışlamamak : Karşısındakinin yanlışından, kusurundan doğacak fırsatları kaçırmamak, acımadan değerlendirmek.
Adını bağışlamak : Kendi adını başka bir kimseye söylemek.
Canını bağışlamak : Öldürülmesi gerekirken vazgeçmek.
İsmini bağışlamak : Adını bağışlamak.
Suçunu bağışlamak : Bir kimseye işlediği suçun cezasını vermemek.
Mağfiret : Bağışlama.
Gufran : Bağışlama.
Hibe : Bağış.
Etme : Etmek işi.
Bağışlamalı : Bağışlaması olan.
Bağışlamasız : Bağışlaması olmayan. İlgili cümle: "İlk flörtünün onu yüzüstü bırakarak başka bir kızla çıktığı zamanlardandı yüzündeki bağışlamasız hüzün." M. Mungan.
Bağışlama ile ilgili Cümleler
- Yalanlarını, bana kurduğun tuzakları, bana attığın iftiraları, genel anlamdaki ahlaksızlığını ve şerefsizliğini hiçbir zaman bağışlamayacağım.
- Ölüm çok güzel olmalı. Kafanın üzerinde sallanan yeşil otları olan yumuşak kahverengi toprakta uzanmak ve sessizliği dinlemek. Dünü ve yarını olmamak. Zamanı unutmak, hayatı bağışlamak, barışık olmak.
- Ali Mary'nin kolunu büktü ve o hayır kurumumuza biraz para bağışlamayı kabul etti.
- Ali bana Mary'yi biraz para bağışlaması için ikna etmenin kolay olacağını söyledi.
- Biraz para bağışlaması için Tom'u ikna edebileceğimden eminim.
- Sanırım Tom'u biraz para bağışlaması için ikna ettim.
- Daha fazla insanın zamanını ve parasını bağışlamasına acil bir ihtiyaç vardır.
- Öldükten sonra hiç organlarınızı bağışlamayı düşündünüz mü?
- Öldükten sonra organlarını bağışlamayı hiç düşündün mü?
- Sen hiç öldükten sonra organlarını bağışlamayı düşündün mü?
Diğer dillerde Bağışlama anlamı nedir?
İngilizce'de Bağışlama ne demek? : n. giving, donation, endowment, act of grace, pardon, remission, largess, largesse
Fransızca'da Bağışlama : donation [la], pardon [le]
Almanca'da Bağışlama : n. Begnadigung, Schenkung, Verzeihung
Rusça'da Bağışlama : n. пожертвование (N), амнистия (F), помилование (N), освобождение (N)
Bu kısımda Bağışlama nedir? Bağışlama ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik bir biçimde hemen sorabilir, daha sonra kısaca Bağışlama tanımı, açılımı, kelime anlamı hakkında ansiklopedik bilgi verebilir veya dilerseniz Bağışlama hakkında sözler yazılar ile ingilizce veya almanca sözlük anlamı paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.