Barricader türkçesi Barricader nedir

  • Set kuran kimse.
  • Barikatçı.
  • Siper yapan kimse.
  • Barikat kuran kimse.
  • Barikat yapan kimse.

Barricader ingilizcede ne demek, Barricader nerede nasıl kullanılır?

Barricaders : Barikatçı. Barikat kuran kimse. Siper yapan kimse. Set kuran kimse.

Barricade oneself : Barikat arkasına sığınmak. Etrafına bir savunma yerleştirmek.

Barricade : Barikat kurmak. Barikat yapmak. Barikat. Tabur. Set çekmek. Geçiş engeli. Mania. Berkitilmiş tabya ve sığınak. Siper.

Barricaded : Siperli. Barikatlı. Barikat kurarak savunmak. Barikat kurmak.

Barricades : Engel. Barikat. Siper.

Make barricades : Barikat kurmak.

Barricading : Barikat. Barikat kurmak. Set çekmek. Barikat yapmak. Engel. Siper. Geçiş engeli. Barikat kurarak savunmak. Tabur. Mania.

İngilizce Barricader Türkçe anlamı, Barricader eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Barricader ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Bar : Kapatmak ya da dışarıda bırakmak. Baro. Engellemek. İzin vermeme. Menetmek. Parça. Üniformalarda rütbe belirten metal çubuklar. Çizgi yapmak. Atletizm, bilgisayar, hukuk, tiyatro alanlarında kullanılır. Katmamak.

Jam : Sıkışmak. Parazit yapmak. Basmak. Takılmak. Tıkamak. Sıkmak. Sıkışma. Sıkıştırarak bir geçidi doldurmak. Hareketsiz kalmak.

 

Close : Son söz. Kapanmak. Kapamak. Kapatmak. Çevirmek. Bitirmek. Sonuç. Kadans. Son vermek. Bağlantılı.

Close up : Tıkamak. Omuz çekimi. Yakın görüş. Birbirine yaklaşmak. Kapamak (işyerini). Bir insanı omuzlarından yukarısına kadar çerçeveleyen çekim. Kapatmak (işyerini). Kapatmak. Sıklaşmak. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır.

Block off : Geçişine izin vermemek. Erişimi engellemek. Yolunu tıkamak.

Obturate : Kapamak. Tıkamak. Mühürlemek. Kapatmak.

Stop : Çeşitli ışık düzengeci açıklıklarında, bir merceğin bağıntılı açıklığını, başka bir deyişle, geçirdiği ışık niceliğini belirleyen sayı; merceğin odak uzunluğunun, ışık düzengeci açıklığına (çapına) bölünmesiyle elde edilir. (örneğin, odak uzunluğu 135 mm, ışık düzengeci çapı 30 mm olan merceğin f sayısı 135:30==4,5'tir ve f 4,5, f:4,5, f/4,5, 1:4,5 gibi çeşitli biçimlerde yazılır). Devam etmemek. Bir film gösterilirken, kuşaktaki herhangi bir resmi alıcı penceresi önünde istenildiği kadar tutma. Savmak. Bırakmak. Ağız kanalının kapanması ve ciğerlerden gelen havanın patlama biçiminde dışarı itilmesiyle oluşan ünsüz; p, b, m, t, d, k, g ünsüzlerinden her biri. Resim durdurma. Noktalamak. Patlayıcı ünsüz. Duruş.

Block : Küçük çocukların yapım, yaratma ve imgeleme güçlerini geliştirmeye yardımcı olmak üzere daha çok ana okullarında kullanılan ve genellikle tahtadan yapılan bir oyun aracı. Durdurmak. Bilgisayar, bilişim, biyoloji, eğitim, voleybol, veterinerlik, jeoloji, uluslararası ilişkiler alanlarında kullanılır. Önünü kesmek. Kalıplamak. Işık ve elektron mikroskobunda incelemek üzere yumuşak biyolojik dokuların ince kesitlerinin alınabilmesi için tespit, suyunu alma vb. gibi çeşitli işlemlerden geçirildikten sonra parafin, epon, araldit vb. gibi maddeler içinde hazırlanan kalıpları. Deneysel tasarımda amacı, konu dışı tesadüfi nedenlerden meydana gelen değişkenliği saf dışı bırakmak ve gerekirse yok etmek, böylece hatayı azaltmak olan, deneysel birimleri bir örnek bir grupta toplama işlemi. Bloke etmek. Kesmek. Engellemek.

 

Block up : Doldurarak kapamak (deliği veya boşluğu). Tıkamak. Karşılamak. Kapamak.

Barricader synonyms : barricaders, roadblock, blockade, obstruct, shut off, close off, impede, barrier, occlude.

Barricader zıt anlamlı kelimeler, Barricader kelime anlamı

Free : Asalak olmayan, beslenme yönünden bağımsız, kendibeslek olan. Erkin. Serbest bırakmak. Muaf. Bedava. Parasız. Bilgisayar, fizik alanlarında kullanılır. Bağımsız. Özgür. Serbestçe.

Barricader ingilizce tanımı, definition of Barricader

Barricader kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : One who constructs barricades.