Blending türkçesi Blending nedir

  • Harmanlama.
  • Çeşitli malları örneğin çay, kahve, şarap gibi nesnelerin çeşitlerini geliştirme amacıyla harmanlayarak karıştırma.
  • Parçalayarak karıştırma.
  • Kimya, madencilik, ekonomi alanlarında kullanılır.
  • Paçal yapma.
  • (çizim) ıslak iken birbirleriyle yavaş yavaş karışsınlar diye bir rengi diğeriyle karıştırma yöntemi.
  • Karışım.
  • Sıvıları birbirine karıştırma işlemi.
  • Paçallama.
  • Karıştırma.
  • Karıştırılmış.
  • Katıp karıştırma işi.
  • Harman.
  • Karışımları iyice birbirine karıştırma işi.

Blending ingilizcede ne demek, Blending nerede nasıl kullanılır?

Blending characters : Kantitatif karakterler. Boy, kilo, süt verimi, yumurta verimi, tane ağırlığı vb. gibi ölçülebilen ve en düşük değerden en yüksek değere doğru değişen, fakat aralarındaki farklılıkların kesin sınırlarla ayrılmadığı normal dağılım eğrisi gösteren karakterler.

Alpha blending : (bilgisayar grafikleri) yarı-saydam maddelere saydamlık özelliğini kazandırmaya yarayan bir teknoloji. Alfa karıştırma.

Colour blending : Renk karışımı.

Blend in : Uymak. Araya kaynamak. Yavaşça katmak. İle uyumlu olmak.

Blend word : İki kelimenin kaynaşmış hali.

Blends : Karışımlar. Karışım. Karışık. Harmanlama. Harman.

Blended : Harmanlanmış. Karışık. Karıştırılmış.

 

Blended yarn : İki veya daha fazla telden oluşan iplik. Melanj iplik. Karışık iplik.

Blended fabric : Karışık kumaş.

Blend : Harmanlamak. Uyum sağlamak. Harman etmek. Uymak. Karışım. Harman. Harmanlama. Karıştırmak. Geçişme.

İngilizce Blending Türkçe anlamı, Blending eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Blending ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Mixing : Karıştırıcı. Karıştıran. Bilgisayar, kimya, madencilik alanlarında kullanılır. İki ya da daha çok özdeğin bir araya gelip birbirinin içine dağılması. Karma. Karışma.

Threshing floor : Harman yeri.

Bedevilment : Dert. Tasa. Karmaşa. Karışıklık. Karışık olma durumu. Tedirginlik. Karmaşa halinde olma durumu. Kaygı. Zorlaştırma.

Disorganized : Karışık. Altüst olmuş. Tertipsiz. Aksak. Düzensiz. Dağınık.

Haying : Otların biçilmesi. Çimlerin biçildiği. Kurutulduğu ve yem için saklandığı mevsim.

Compositive : Birleştirilmiş. Sentezlenmiş. Karışmış. Sentetik.

Agitations : Sıkıntı. Kışkırtma. Tahrik. Endişe. Kışkırtıcılık. Çalkalama. Gerginlik. Heyecan. Çalkantı.

Commix : Birbirine karıştırmak. Karışmak. Karıştırmak.

Mixed : Çeşitli. Karma. Katışık. Birleşik. Karışmış. Karışık. Melez. Katkılı.

Blending synonyms : trashing, adulterations, deranged, tumbling and massaging, commixed, blended with, collations, amalgams, blend, shading, ruffled, confluence, rumpliest, agitating, rumpled, amalgamate, muddled, commingling, amalgamation, blends, assortment, adulteration, merging, rumply, gradation, compounds, graduation, combinations, conflux, batching, jumbled, collation, amalgamations.

Blending ingilizce tanımı, definition of Blending

Blending kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : The act of mingling.