Brios türkçesi Brios nedir

Brios ingilizcede ne demek, Brios nerede nasıl kullanılır?

Ebriosity : Sarhoşluk. Alkoliklik.

Vibriosis : Vibriyozis. Balıklarda vibrio anguillarum’un neden olduğu vücudun ventral ve lateral kısımlarında kızarıklıklar, hemorajiler, kabarcıklar, ülserler ve lezyonların oluşmasıyla karakterize bulaşıcı ve öldürücü bakteriyel bir enfeksiyon. Vibriyoz. Vibrio veya campylobacter türleriyle oluşan, koyun, keçi, inek gibi hayvanlarda yavru atmaya ve infertiliteye yol açan enfeksiyon.

Con brio : Canlı olarak.

Brio : Canlılık. Heves.

Brioche : Tatlı çörek.

Briolette : Oval elmas yada mücevher. Gözyaşı damlası şeklinde kesilmiş elmas yada diğer mücevherat. Armut ya da oval şeklinde üç köşeli genelde elmastan yapılan değerli taş.

Insalubriousness : Zarar.

Embrio : Embriyo. Yumurtanın döllenmesiyle başlayıp fetal döneme kadar devam eden gelişme aşamasındaki yavru. tohumlarda üreme organı olarak bulunan ve öğütme sırasında kepekten ve nişastalı endospermden sık sık ayrılan tohumların öz kısmı, öz.

Avian vibrionic hepatitis : Kanatlı vibriyonik hepatitis. Campylobacter jejuni tarafından tavuklarda meydana getirilen karaciğer nekrozlarıyla belirgin hastalık.

Insalubrious : Sağlığa zararlı. Zararlı. Sağlıksız. Gayri sıhhi. Sağlığa dokunan.

 

İngilizce Brios Türkçe anlamı, Brios eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Brios ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

British : Britanyalı. İngiliz. Britanya'ya ait. İngilizler. İngiliz halkı. Britanya ile ilgili. ä°ngiliz.

Ardor : Heyecan. Şevk. Hararet. Ateş. Gayret. Ateşlilik.

Anxieties : Kaygılar. Evham. Endişe. Sıkıntı. Bunaltı. Kaygı. Can atma. Merak. Vesvese.

Nation : Derebeylik düzeninin yıkılışı ve anamalcı düzenin oluşumu döneminde ortaya çıkan, toprak, ekonomik yaşam, dil, ruhsal yapı ve ekinsel.özellikler yönünden ortaklaşalık gösteren en geniş insan topluluğu biçimi. Budun. Kavim. Vatan. Ulus. Halk. Ulus devlet. Belli bir sınır içinde yaşayan ve halk kültürüyle seçkin kültürünü yaratan insanların oluşturduğu siyasal toplum, bk. halk kültürü, seçkin kültürü, ulusal kültür. Millet.

Ardency : Çaba. Tutku. Gayret. Ateşlilik. Şevk.

Colorfulness : Rengarenk oluş. Renklilik. Çok renklilik. Çok renkli olma. Bol bol tanımlayıcı olma.

Circumcision : Sünnet. Hz isa'nın sünnetinin kutlanması. Genellikle erkek çocuklara, seyrek olarak da kızlara (doğu afrika, arabistan vb.) uygulanan ve arap, ibrani halklarında, avustralya'da, afrika ve amerika'nın birçok bölgelerinde erkek cinsel örgeninin ucundaki kabuğu kesme (circumcicion) ya da siyeğin alt tarafını yarma (subincision) işlemi. Sirkumsizyon. Ruhen arınma.

Briskness : Aktiflik. Hassaslık. Hareketlilik. Hızlılık. Faaliyet. Çabukluk. Sürat. Kıvraklık.

British people : İngiliz halkı.

Anxiety : Anksiyete. Şiddetli istek. Tasa. Kaygılılık. Endişe. Sosyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır. Merak. Sıkıntı. Canlının içinde bulunduğu sıkıntılı duruma bağlı olarak gelişen psikonöretik bozukluk.

 

Brios synonyms : berith, bris, brith, berit, cult, ambition, animateness, land, ardour, ambitiousness, alacrity, aliveness, buoyancies, alacrities, calling, breeziness, ardours, buoyancy, animal spirits, ardors, bounciness, brio, animations, animation, ambitions, country, brightness.

Brios zıt anlamlı kelimeler, Brios kelime anlamı

Spirited : Heyecanlı. Cesaretli. Ruh haline sahip. Güçlü. Esprili. Şevkli. Mizaçlı. Huylu. Nükteli. Canlı.

Inactiveness : Pasiflik. Ağrı bir şekilde hareket etme durumu. Halihazırda kullanılmama durumu. Tembellik. Durgunluk. Durağanlık. Aktif olmama durumu. Etkin olmama durumu. Hareketsizlik.

Spiritless : Cansız. Donuk. Sönük. Cesaretsiz. Ruhsuz. Miskin. Korkak. Pısırık. Keyifsiz.