Cloths türkçesi Cloths nedir

Cloths ile ilgili cümleler

English: I bought four new tablecloths.
Turkish: Dört tane yeni masa örtüsü satın aldım.

English: She took the tablecloths to the laundry.
Turkish: O, masa örtülerini çamaşırhaneye götürdü.

Cloths ingilizcede ne demek, Cloths nerede nasıl kullanılır?

Breechcloths : Bel bölgesini örten giysi. Bele sarılan havlu. Kuşak. Kısa külot. Peştemal. Kısa don. Peştamal.

Cheesecloths : Tülbent bezi. Tülbent.

Dishcloths : Tabak bezi. Bulaşık bezi.

Haircloths : Çul (döşeme vb). Çuha. Çul. Keçe. Kılkumaş. Kıl kumaş.

Loincloths : Peştamal. Peştemal.

Tablecloths : Masa örtüleri. Masa örtüsü. Sofra örtüsü.

Cloth bound : Bez kaplı. Bez ciltli.

Oilcloths : Balmumlu kumaş. Muşamba. Mumlu bez.

Washcloths : Küçük havlu. Sabun bezi. El bezi. Lif.

Cloth finishing : Kumaş apresi.

İngilizce Cloths Türkçe anlamı, Cloths eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Cloths ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Meshing : Birbirine geçmek (çark dişi). Tuzağa düşürmek. Ağ ile tutmak.

Boucle : Buklet ipinden yapılma dokuma kumaş. Düğüm ve büklümlerin ipin içine büklümlendiği kaba dokunmuş iplik. Buklet.

 

Wincey : Keten yün karışımı bir kumaş.

Paisley : Şal desenli. Şal deseni.

Crinoline : Krolin. Malakof. Çemberli etek. Kabarık etek.

Meshwork : Ağ örgüsü. Şebeke. Kafes.

Corduroy : Kadife (fitilli). Kumaş pantolon. Fitilli kadifeden yapılmış. Fitilli kumaş. Fitilli kadife. Fitilli kadife kumaş. Ç.fitilli kadife pantolon.

Yoke : Hizmet. Birlikte çalışmak. Bağlamak. Evlendirmek. Mengenenin üst yanındaki kemer biçimli bölüm. Boyunduruk. Boyunduruk geçirmek. Bağ. Bağlanmak. Boyunduruğa koşulmuş çift hayvan.

Haircloth : Keçe. Çuha. Kılkumaş. Kıl kumaş. Çul. Çul (döşeme vb).

Velvet : Velvet. Kadife gibi. Boynuzlu memeligiller (cervidae) familyasında boynuzların büyümesi sırasında boynuzlar olgunlaşınca sıynlıp atılan boynuzu örten damarlı deri. Kadife kaplı. Yumuşak. Kadife. Kadifemsi.

Cloths synonyms : linsey woolsey, hopsack, piece of cloth, etamin, camel's hair, upholstery material, tappa, pina cloth, khadi, mousseline de sole, article of clothing, durable press, cotton flannel, swan's down, stammel, monk's cloth, piece of material, camo, canton flannel, pilot cloth, screening, loomed, cover, repp, stuffs, challis, buckram, felt, swab, tammy, satinet, serge, terry cloth.

Cloths zıt anlamlı kelimeler, Cloths kelime anlamı

Underdress : İçine giydirmek. Altına giymek. Kötü giyinmek. Sade giyinmek. Hafif giyinmek.

Undress : Soymak. Elbiselerini çıkarmak. Soyunmak. Sargısını açmak. Dökülüp saçılmak. Gündelik elbise. Ev elbisesi. Giysilerini çıkarmak. Üniforma.

Overdress : Giyimde aşırıya kaçmak. Aşırı şık giyinmek. Çok kalın giyinmek. Üst giysi. Süslenip püslenmek. Çok şık giyinmek. Giyinip kuşanmak. (çocuğu vb.) çok kalın giydirmek. Kat kat giydirmek.

Cloths antonyms : natural object.