Combustible türkçesi Combustible nedir

  • Kolayca tutuşabilir.
  • Tutuşucu.
  • Kolay tutuşan.
  • Yanar.
  • Yanıca.
  • Yanıcı.
  • Kolay tutuşan madde.
  • Tutuşabilir.
  • Yanıcı madde.
  • Yakıt.
  • Yanabilir.
  • İş hakları tüzüğüne göre elyaf tozları, toz, duman, gaz, sis, buharlar gibi terimlere ayrılan ve bu terimlerde gerekli açıklamaları yapılan parlayıcı, patlayıcı, tehlikeli ve zehirli maddeler.
  • Tehlikeli ve zehirli maddeler.
  • Parlayıcı.
  • Madencilik, ekonomi alanlarında kullanılır.
  • Patlayıcı.

Combustible ingilizcede ne demek, Combustible nerede nasıl kullanılır?

Combustible constituent : Yanıcı bileşen.

Combustible gases : Yanıcı gazlar.

Combustible material : Yanıcı gereç. Yanıcı madde.

Tax exemption of combustible indemnities : Deniz yüzeyinden 1500 metre ve daha yüksek olan yerlerde görevlendirilen kişilere devletçe ya da özel sektörce ödenen yakacak paralarının gelir vergisi ile bağımlı tutulmaması. Yakacak paraları vergi bağışıklığı.

Non combustible : Tutuşmaz. Tutuşmayan. Alev-almaz. Ateşlenemeyen. Yanmaz. Alev almayan.

Combustibilities : Yanarlık. Tutuşma. Tutuşma kabiliyeti. Tutuşabilirlik. Parlama kabiliyeti. Yanma. Yanabilirlik.

Combustibles : Yanıcı maddeler. Yanıcı madde. Yakıt.

Noncombustibles : Alev-almaz. Ateşlenemeyen. Alev almayan. Tutuşmaz. Yanmaz. Yanmayan madde. Tutuşmayan madde. Tutuşmayan.

 

Combustibly : Yanıcı bir biçimde. Alev alarak. Kolayca tutuşabilir bir şekilde. Yanarak. Tutuşabilir bir şekilde.

Incombustible : Yanmaz. Tutuşmaz. Yakılamayan. Ateş almaz.

İngilizce Combustible Türkçe anlamı, Combustible eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Combustible ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Dangerous : Tehlikeli. Çekinceli. Muhataralı. Riskli. Korkulu.

Detonable : Patlayabilir. Patlayabilme özellikli.

Eruptive : Patlayan. İndifai. Püskürük. Püsküren.

Fieriest : Coşkun. Şevkli. Hummalı. Çabuk öfkelenen. Kızgın. Kıpkırmızı. Atılgan. Parlayan. Sert.

Fierier : Parlayan. Ateşlenmiş. Çabuk öfkelenen. Coşkun. Hummalı. Ateş gibi. Sert. Kızgın. Ateşli.

Combustibles : Yanıcı maddeler.

Medium : Vasat. Madde. İncelenecek yapıyı ortaya çıkarmak için x ışınlarını emen, baryum ve iyot gibi pozitif kontrast maddeler veya x ışınlarını fazla geçiren karbondioksit ve azotdioksit gibi negatif kontrast maddeler. Bilgisayar, biyoloji, eğitim, fizik, kimya, veterinerlik alanlarında kullanılır. Bir kimsenin ya da bir insan topluluğunun yaşayışını etkileyen ruhsal, toplumsal ve kültürel etkilerin bütünü. Kontrast madde. Medyum. Gereç. İfade vasıtası.

Blasting agent : Patlayıcı madde. Patlayıcı etmen.

Blasting : Havaya uçma. İnfilak. Dinamitleme. Püskürtme yapan kimsenin işi. Patlatma yapan kimsenin işi. Küfretme. Patlama. Patlatan kimsenin işi.

Fuel : Yakıt almak. Hava ya da oksijenle yanma sonucu ısı erkesi veren özdek. Isıl erke sağlamak için yakılarak kullanılan nesne. Yakacak. Benzin. Yakıt vermek. Yandığı zaman ısı veren özdek. nötronların zincir tepkimesi kaynağı olan ışınetkin özdek. Fizik, kimya alanlarında kullanılır. Isı elde etmekte kullanılan madde.

 

Combustible synonyms : comburant, comburent, combustible material, explosive, sparklers, fulminating, burnable, ignitible, fuellers, inflammable, sparkler, squibs, detonative, flamy, ignitable, fuel oil, ignescent, fueller, inflammable matter, fiery, incendiary, combustive, detonating, benzin, eruptives, gasolines, flammable, gasoline, toxic articles, squib.

Combustible zıt anlamlı kelimeler, Combustible kelime anlamı

Noncombustible : Tutuşmaz. Alev-almaz. Yanmayan madde. Tutuşmayan. Ateşlenemeyen. Yanmaz. Alev almayan. Tutuşmayan madde.

Combustible ingilizce tanımı, definition of Combustible

Combustible kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Capable of taking fire and burning. Apt to catch fire. A substance that may be set on fire, or which is liable to take fire and burn. Inflammable.