Compossible türkçesi Compossible nedir

İngilizce Compossible Türkçe anlamı, Compossible eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Compossible ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Unattainable : Ulaşılmaz. Ulaşılamaz. Elde edilemez. Başarılamayan. Başarılamaz. Erişilmez. Ele geçirilemez. Erişilemez. Yapılamayan. Ele geçirilmez.

Possibility : İmkan. Olayların ve nesnelerin içindeki nesnel gelişme eğilimi. Olabilirlik. Olanaklılık. Olurluk. Kapı. Olanak. İhtimal. Olasılık.

Accordant : Uygun. Kabul eden. Ahenkli.

Concordantly : Bağdaşan bir şekilde. Uyumlu bir biçimde. Buna paralel olarak. Uygun bir biçimde. Uygun bir şekilde. Bu bağlamda. Münasipçe. Uzlaşan.

Unfeasible : Olanaksız. Yapılamaz. Gerçekleştirilemez. İmkansız.

Unworkable : Pratik olmayan. Yapılamaz. Çalışılamaz. İşlenemez. Uygulanamaz. Kullanışsız. Uygulanmaz. İşlenmez.

Infeasible : İmkansız. Yapılması mümkünsüz. Pratikte mümkün olmayan. Olursuz. Mümkün olmayan.

Unachievable : Başarılamayan. Elde edilemez. Yapılamayan. Ulaşılamaz. Yapılmamış. Erişilemez. Başarılamaz. Başarılmamış.

Conformable : Yerinde. Muvafık. Mutabık. Münasip. İtaatkar. Benzer. Konkordanslı. Uygun.

Unimaginable : Düşünülemez. Tasavvur edilemez. Akıl almaz.

 

Compossible synonyms : possibleness, hopeless, unrealizable, amenable, compliant, compatible, undoable, unthinkable, concordant, unsurmountable, canorous, capacitative, impracticable, impractical, out, inconceivable, apollonian, adaptable, accommodating, insurmountable, out of the question, cadenced, unrealistic, coherent, conformational.

Compossible zıt anlamlı kelimeler, Compossible kelime anlamı

Hopeful : Umutlu. Umut verici. İyimser. Ümitvar. Umut veren. Ümit verici. Ümitli. Umutlandırıcı. Geleceği parlak.

Possible : Olurlu. Muhtemel. Makul. Olur. Olası. Akla yatkın. Mümkün. Olanaklı. Akla uygun. İmkan dahilinde.

Practical : Eğitim, iktisat alanlarında kullanılır. Yükselti. İş içinde ya da uygulamada eylemli olarak edinilen deneyim, bilgi ve beceri. Sahne üzerinde değişik düzey elde etmek için çeşitli yükseklikte yapılan düzey. Yalnız düşünce alanında kalmayıp işe dönüşen, tatbiki, pratik, ameli. Uygulamalı. Denence(li). Yalnız düşünce alanında kalmayıp eyleme dönüşen, uygulanabilen. Kılgısal.

Compossible antonyms : realistic, impossibility, surmountable, thinkable.

Compossible ingilizce tanımı, definition of Compossible

Compossible kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Consistent. Able to exist with another thing.