Conjugate türkçesi Conjugate nedir

  • Molekül ya da örüt,yapısı içindeki doymamışlık noktaları birbirine bağlanmış olan kimyasal özdek.
  • Eşlenik.
  • Kimya, veterinerlik alanlarında kullanılır.
  • Birleşik.
  • Çift.
  • Fiil çekimi yapmak.
  • Eşli, eşit iki parçadan oluşan. immunoflouresan veya immünoperoksidaz boya yöntemlerinde olduğu üzere, antijenin tespiti için floresan veya enzim gibi bir belirteç proteiniyle birleştirilmiş antikor molekülünün antijenle birleştirilmesi.
  • Çift olan.
  • Karşılıklı.
  • Konjugat.
  • Çekmek (fiil).
  • Birleşmek.
  • Aynı kökten türemiş.
  • Birleşmiş.
  • Aynı kökten türemiş sözcük.

Conjugate ingilizcede ne demek, Conjugate nerede nasıl kullanılır?

Conjugate acid base pair : Konjüge asit-baz çifti. Bir proton vericisi ve onun uygun proton alıcısından oluşan çift.

Conjugate algebraic number : Eşlenik cebirsel sayı.

Conjugate algebraic numbers : Eşlenik cebirsel sayılar.

Conjugate angle : Eşlenik açı.

Conjugate angles : Eşlenik açılar.

Conjugate branch : Eşlenik kol.

Conjugate arcs : Eşlenik yaylar.

Conjugate axis : Yedek eksen. Eşlenik eksen.

Conjugate direction : Eşlenik doğrultu. Eşlenik yön.

Conjugate antisymmetric : Eşlenik ters bakışımlı.

İngilizce Conjugate Türkçe anlamı, Conjugate eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Conjugate ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Ally oneself : Katılmak.

Blend : Karışım. Uyum sağlamak. Kaynaşmak. Geçişme. Harman. Harmanlamak. Harman etmek. Karışmak. Karmak.

Mutual : Ortak. İki taraflı. Oklahoma eyaletinde yerleşim yeri. Mütüel. Mütekabil. Müşterek.

Mutually : Mütekabilen. Bilmukabele. Karşılıklı olarak. Nezaket.

Amalgamate : Bileştirmek. Karışmak. Kaynaşmak. Karıştırmak. Birleştirmek. Karışım. Karışma. Karıştırıp birleştirmek. Firma.

Conflating : Bir araya getirmek. Bir noktada bağlamak. Birleşik (iki yazı vb).

Agrees : Bağdaşmak. Kararlaştırmak. Uymak (bir başka şeye). Rıza göstermek. Yaramak. Hemfikir olmak. Aynı fikirde olmak. Anlaşmak. Kabul etmek.

Corresponding : Denk. Uyumlu olan. Mutabık. Tekabül eden. İlişkin. (bir şeye) eş. Benzer. Uygun. Eş.

Ally : Katmak. Arkadaş. Katılmak. Müttefik. Müttefik ülke. Birleştirmek. Dost. Ticaret serbestliği.

Conjugate synonyms : conjugate solution, couple of, affiliates, am, conjugates, merge, correlatives, binal, accretes, affiliating, assembled, interrelated, di, combined, diploid, diad, couples, ally to, commutual, flux, combinatory, diplo, inter, coalesce, immix, assoc, composite, conflated, conjugating, fuse, torque, allied, at one.

Conjugate zıt anlamlı kelimeler, Conjugate kelime anlamı

Free : Bağımsız. Muaf. Asalak olmayan, beslenme yönünden bağımsız, kendibeslek olan. Rahatlatmak. Bilgisayar, fizik alanlarında kullanılır. Hiçbir biçimde herhangi bir koşula bağlı olmayan, özgür olan. Ücretsiz. Özgür. Serbestçe. Serbest.

Divided : Bölünmüş. Ayrı. Parçalanmış. Munkasem. Parçalarına ayrılmış. Farklı. Ayrılmış.

 

Conjugate ingilizce tanımı, definition of Conjugate

Conjugate kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Yoked together. United in pairs. To unite in a kind of sexual union, as two or more cells or individuals among the more simple plants and animals. To join. Coupled. A word agreeing in derivation with another word, and therefore generally resembling it in signification. To unite in marriage.