Demolitions türkçesi Demolitions nedir

Demolitions ingilizcede ne demek, Demolitions nerede nasıl kullanılır?

Demolition block : Tahrip kalıbı. Toplu tahrip imha hattı. Yıkım topu. Yıkma bloğu. Toplu tahrip imla hakkı.

Demolition bomb : Parça tesirli bomba. Tahrip bombası. Tahrip gücü yüksek bomba.

Demolition chamber : Tahrip odası. İmha çukuru. İmla haznesi. İmha boşluğu.

Demolition charge : Tahrip imla hakkı. Tahrip kalıbı. Tahrip amaçlı patlayıcı madde. Yıkım kalıbı. Yıkım amaçlı patlayıcı madde.

Demolition of constructions : Amaçlı bina yıkımı. Bina tahribi. Planlı bina yıkımı. Bina yıkımı.

Demolition order : Bir binanın planlı yıkım emri. Tahrip emri. Yıkım emri.

Demolition : Yıkım. İmha. Yok etme. Yıkma. Bir yeniden bayındırma etkinliğinin gereği olarak ya da yarattığı çekince, eskime gibi nedenlerle bir yapının yerine daha sağlam, daha iyi bir yapı yapmak üzere yıkılması, ortadan kaldırılması. bu nitelikteki yapılardan oluşan bir kent kesimindeki bütün yapıların, bu amaçla yıktırılması. Tüketme. Yıkılma. Tahrip etme. Tahrip. Yıktırım.

Demolition team : Patlayıcı uzmanları grubu. Yıkım ekibi. Tahrip ekibi.

Demolitionist : Bozucu.

Demolition work : Yıkım işi. Yıkma işleri.

İngilizce Demolitions Türkçe anlamı, Demolitions eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Demolitions ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Ruinations : İflas. Yıkılıp harap olma. Tamamen yıkılma. Yıkma. Son.

Debacles : Çöküş. Fiyasko. Bozgun. Yenilgi. Kaçışma. Felaket. Ani su baskını. Buzulun erimesiyle ani su baskını. Çökme.

Conclusion : Karar. Yargı. Ceza. Netice. Bir araştırma ve irdelemede elde edilen sonuç. Vargı. Anlaşma. Son. Hüküm.

Blight : Kötü izlenim bırakmak. Felaket. Keşmekeş (argo terim). Afet. Karmaşa. Bozmak. Küf. Bir kentin ya da kasabanın, özeksel, toplumsal ve ekonomik etkenlerle gelişmesi engellenen, taşınmazları sürekli olarak değer yitiren, yoksulluk yuvası niteliği kazanmaya yüz tutmuş bölümü. Kötü etki.

Disintegration : Parçalanma. Parçalama. Bozunum. Ağız yoluyla alınan katı ilaç şekillerinin ufak taneciklere parçalanması işlemi. Bireyler ya da küme üyelerinin ortak amaçlarını ve bütünlüklerini yitirmeleri durumu. Dezentegrasyon. Bir öğecik çekirdeğinin kendiliğinden ya da çarpışma ile edindiği ışımetkinlik sonucu, bir ya da birden fazla parçacık ya da ışılcık salarak parçalanması. Dağılış. Disintegrasyon. Ayrıklaşma.

Expenditures : Sarfiyat. Harcamalar. Harcama. Giderler. Kati masraflar. Masraf. Gider.

Exhaustion : Bitkinlik. Henüz kapatılmamış veya daha sonra tam olarak kenetlenmek üzere sadece gevşek biçimde kapatılmış bulunan konserve kaplarının tepe boşluğundaki ve kutu içerisindeki parçacıklar arasındaki havanın ve gazların bir ön ısıtmayla uzaklaştırılması işlemi. Halsizlik. Boşluk. Takatsizlik. Tükenmişlik. Helak. Yorgunluk. Tükenme.

 

Exterminations : Ortadan kaldırma. Yok etme.

Annihilation : Bir temel parçacık ile karşıtının bir yere gelince enke ışıması ile birbirlerini ortadan kaldırmaları. Yokoluş. Yok etme. Yok oluş. Ölümlülük. Yok ediş. İmha etme. Yok edim. Mahvetme.

Blights : Kurutmak. Keşmekeş (argo terim). Kötü izlenim bırakmak. Soldurmak. Küf. Çürümek. Suya düşürmek. Karmaşa. Kırmak (umut).

Demolitions synonyms : consuming, ending, demolishment, catabolism, subversion, razing, depletions, devastation, destroying, ruin, extirpations, decimation, rack, devastations, exhausting, death, debacle, depredation, bane, croppers, damnation, extermination, catabolic, wipeout, eradication, destruction, wrack, finish, cropper, eradications, bads, slashing, demolition.

Demolitions zıt anlamlı kelimeler, Demolitions kelime anlamı

Beginning : Başlangıç noktası. Başlama. İlk adım. Köken. Baş. Neşet. Milad. Menşe. İptida. Esas.