Ditches türkçesi Ditches nedir

  • Hendek kazmak.
  • Kurtulmak.
  • Denize iniş yapmak.
  • Suyolu açmak.
  • Hendeğe yuvarlamak.
  • Hendekle çevirmek.
  • Sepetlemek.
  • Terketmek.
  • Dersi asmak.

Ditches ingilizcede ne demek, Ditches nerede nasıl kullanılır?

Ditched : Suyolu açmak. Hendek kazmak. Dersi asmak. Hendeğe yuvarlamak. Kurtulmak. Sepetlemek. Denize iniş yapmak. Terketmek. Hendekle çevirmek.

Ditcher : Hendek açan kimse. Trençer. Hendek açma makinesi. Hendek kazma makinesi. Hendek kazıcı. Hendekaçar.

Ditchers : Hendek açma makinesi. Hendek açan kimse. Trençer. Hendek kazma makinesi. Hendekaçar. Hendek kazıcı.

Be ditched : Ekilmek. Hendeğe yuvarlanmak.

Ditch digger : Hendek kazıcısı.

Ditch water : Sıkıcı. Durgun. Neşesiz.

Dull as ditch water : Tatsız tuzsuz. Çok sıkıcı. Heyecansız. İç karartıcı. İlginç olmayan.

Last ditch stand : Son çare. Son savunma.

Drain ditch : Drenaj kanalı.

Die in the last ditch : Sonuna kadar direnmek.

İngilizce Ditches Türkçe anlamı, Ditches eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Ditches ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Left handed pitcher : Solak atıcı.

Cast aside : Başından savmak. İhmal etmek. Çevresinden uzaklaştırmak. Kenara koymak. Kenara itmek. Bir kenara bırakmak. Bir kenara atmak. Kenara atmak.

Circumvented : Tekerine çomak sokmak. Engellemek. Üstün gelmek. Açığını yakalamak. Tuzağa düşürmek. Önlemek. Çevresini sarmak. Savmak. Bozmak. Atlatmak.

 

Dwelling : Kum çukurlarından mağaralara, kaya oyuklarından ağaç kabuklarına, siperliklerden değişik biçimdeki kulübelere, çadırlardan ağaç ve taştan yapılma evlere kadar genişleyen; insanın yatıp kalktığı, kötü havalardan, yırtıcı hayvanlardan, baskınlardan korunduğu, işinin dışında barındığı yer. Konut. Hane. Mesken. Yalnız bir ailenin oturabileceği biçim ve büyüklükte konut. kat iyeliğine göre kullanılan çokbarklı yapılardaki bağımsız bölümlerden her biri. İkamet. İkametgah. Mukim. Bir ya da birkaç ev halkının yaşaması için yapılmış, insan yaşamasının gerekli kıldığı uyuma, yemek pişirme, soğuktan ve sıcaktan korunma, yıkanma ve ayakyolu gibi temel gereksinme konularında kolaylıkları bulunan barınak.

Ditch : Bırakmak. Okulu kırmak. Başından atmak. Hendek.

Be freed : Serbest bırakılmak.

Desolating : Üzmek. Tenha. Kimsesiz bırakmak. Perişan etmek. Boş bırakmak. Issız. Harap etmek. Kuş uçmaz kervan geçmez. Kederlendirmek.

Axed : Azaltmak. Kısmak. Baltalanmış. Kovmak.

Domicile : İkametgah. Yasal konut. Ev. Oturmak. Oturma yeri. Kişinin yerleşme amacıyla oturduğu konut. İkamet ettirmek. Yerleştirmek. Ödemek. Mesken vermek.

Caboose : Kasa. Personel vagonu. Kalça. Yük treninde bekçi vagonu. Gemi mutfağı. Tren personel vagonu. Küçük kamara. Marşandizin arkasına takılan ve demiryolu görevlilerini taşıyan cumbalı vagon. Mutfak (gemi veya tren). Trende personel vagonu.

Ditches synonyms : baseball player, relief pitcher, right handed pitcher, screwballer, ship's galley, starting pitcher, be finished, lefty, home, abode, axing, twirler, break oneself of a habit, trench, deserting, chuck out, chock up, circumventing, bundle, room, southpaw, fireman, brush off, be shot of, avoid, cut school, trenched, ceding, bail out, choke off, thrower, kitchenette, desolate.

 

Ditches zıt anlamlı kelimeler, Ditches kelime anlamı

Low : Düşük. Böğürme. (ses) yavaş. Böğürmek. Ucuz. Alçak. Yıkmak. Az. (inek) böğürmek.

Horizontal : Yatay düzlem. Yatay. Ufka ait. Yerçekimi doğrultusuna dik düzlem. Yatay çizgi. Düz. Horizontal. Ufki. Yatay yerleştir. Bilgisayar, fizik alanlarında kullanılır.

Vertical : Düşey doğru. Yerçekimi doğrultusunda, çevrene dik doğrultuda bulunan. Şakuli. Dikey. Vertikal. Tepede olan. Düşey katman. Bilgisayar, fizik, jeoloji alanlarında kullanılır. Düşey. Dikey çizgi.