Enriched türkçesi Enriched nedir

  • Yükseltilmiş.
  • Geliştirilmiş.
  • Arıtılmış.
  • Artırılmış.
  • Zenginleştirilen.
  • Zenginleştirilmiş.
  • Rafine edilmiş.

Enriched ile ilgili cümleler

English: The Anglo-Saxons enriched the language by borrowing words from other languages.
Turkish: Anglo Saksonlar başka dillerden sözcükler ödünç alarak dili zenginleştirdiler.

English: Uranium has to be enriched before it can be used in nuclear weapons.
Turkish: Uranyum, nükleer silahlarda kullanılmadan önce zenginleştirilmiş olmak zorunda.

Enriched ingilizcede ne demek, Enriched nerede nasıl kullanılır?

Enriched bread : Zenginleştirilmiş ekmek. Diğer sağlıklı malzemelerle takviye edilmiş ekmek.

Enriched foods : Gıdaların işlenmesi sırasında kaybedilen besin elementlerinin daha sonra son ürüne eklenmesiyle elde edilmiş gıdalar. Zenginleştirilmiş gıda.

Enriched fuel : Hafif sulu reaktörlerde, yakıt unsuru olarak kullanılan, yaklaşık 8 mm çapında ve 15 mm yüksekliğinde silindir biçimli zenginleştirilmiş uranyum. Zenginleştirilmiş yakıt.

Enriched his knowledge : Bilgisini artırmış. Bilgi dağarcığını zenginleştirmiş. Anlayış ve kavramasını genişletmiş.

Enriched his spiritual world : Ruhani dünyasını zenginleştirmiş. Ruhani veya manevi şeylerle alakalı bilgisini artırmış.

 

Enricher : Koyulaştıran. Ek. Gübreleyen. İlave. Zenginleştirici. Zengin veya uygun yapan şey. Süsleyen. Zengin eden. Toprağı daha bereketli hale getiren. Radyoaktivitesini arttıran.

Enriched material : Zenginleştirilmiş gereç. Zenginleştirilmiş madde.

Enriched the language : Zenginleştirilmiş lisan. Geliştirilmiş veya yükseltilmiş lisan. Lisan zenginleştirme.

Enriched reactor : Yakıt olarak, doğal uranyum yerine zenginleştirilmiş uranyum kullanan reaktör. Zenginleştirilmiş reaktör.

Enrich : Yüceltmek. Zengin etmek. Gübrelemek. Değerini artırmak. Süslemek. Güçlendirmek. Zenginlik katmak. Zenginleştirmek. Koyulaştırmak. Değer katmak.

İngilizce Enriched Türkçe anlamı, Enriched eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Enriched ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Souped up : Elden geçmiş. Güçlendirilmiş.

Refined : Rafine. Tasfiye edilmiş. Kibar. İnce. Zarif.

Enhanced : Arttırılmış. Yoğunlaştırılmış. Değeri yükseltilmiş. Pekiştirilmiş. Şiddetlendirilmiş. Gelişmiş.

Escalated : Arttırılmış. Yükselmiş (fiyat, maaş). Kızıştırılmış. Şiddetlenmiş. Şiddetlendirilmiş. Artmış.

Feed : Besleme. Mama. Bakmak. Otlatmak. Yapısında organik ve inorganik besin maddelerini bulunduran, belli oranlarda verildiğinde yetiştirciliği yapılan canlının sağlık, gelişme, üreme, verim gibi özellikleri üzerinde olumlu etki yapan maddeler. balıkları cezbetmek için olta iğnesine takılan veya tuzak ağlar içine konulan, sinek, canlı yem, yem solucanı gibi gerçek veya yapay balık yemleri. Beslenmek (hayvan). Otlamak. Ot. Yem. Hayvanlar tarafından tüketilen ve hayvanların yaşama ve verim gereksinimlerini enerji ve/veya besin maddeleri yönünden karşılamak amacıyla belli sınır ve koşullarda yedirildiği zaman sağlığına zararlı olmayan, yararlanılabilir durumdaki organik ve/veya inorganik besin maddelerinin bir veya birkaçını kapsayan, bitkisel veya hayvansal kökenli veya doğada serbest olarak bulunan maddeler.

 

Fertilise : Bereketlendirmek. Tohumlamak. Fertilize. Gebe bırakmak. İlkah etmek. Gübrelemek. Aşılamak. Verimli kılmak. Döllemek. Verimlileştirmek.

Better : Daha iyi yapmak. İyileşmek. Gelişmek. Daha iyi bir hale gelmek. Daha iyi bir hale getirmek. Islah olmak. Daha yakşı. İyisimi. Islah etmek. Geliştirmek.

Lifted : Mutlu. Kaldırılmış. Kalkık. Neşeli (ruh hali hakkında).

Raffinate : Arıtık.

Streamlined : Aerodinamik biçimli. Elverişli. Şık. Modernleştirilmiş. Aerodinamik şekilli. Aerodinamik. Hava akımına uyumlu yapı. Modern. Akımsal.

Enriched synonyms : feather one's nest, round out, brought forward, increased, amend, expanded, fertilize, mountant, throttle, purified, fill out, add, choke, expurgated, ennobled, elevating, bowdlerised, improve, tried, augmented, heightened, raised, improved, ameliorate, meliorate, developed, bowdlerized.

Enriched zıt anlamlı kelimeler, Enriched kelime anlamı

Worsen : Daha kötü bir hale getirmek. Gerilemek. Beter etmek. Daha kötü olmak. Kötüye gitmek. Fenalaşmak. Kötüleşmek. Kötüleştirmek. Daha da kötü olmak. Daha da kötüleşmek.

Take away : Çıkarmak. Almak. Çekmek (desteği). Götürmek. Ortadan kaldırmak. Uzaklaştırmak. Alıp götürmek. Çalmak. Dışarıya çıkarmak. Kaldırmak.

Impoverish : Verimsizleştirmek. Kuvvetini kesmek. Güçsüzleştirmek. Yoksullaştırmak. Fakirleştirmek. Zayıflatmak.

Enriched antonyms : deprive.