Exam türkçesi Exam nedir

Exam ile ilgili cümleler

English: Ali was caught cheating on the exam and was expelled from school.
Turkish: Ali sınavda kopye çekerken yakalandı ve okuldan uzaklaştırıldı.

English: Ali is correcting exam papers.
Turkish: Ali sınav kağıtlarını düzeltiyor.

English: He failed the exam because he didn't study.
Turkish: Çalışmadığı için sınavda başarısız oldu.

English: Ali attributed his failure in the exam to illness.
Turkish: Ali sınavdaki başarısızlığını hastalığa bağladı.

English: Ali is revising for his exam of tomorrow.
Turkish: Ali yarınki sınavı için tekrar yapıyor.

Exam ingilizcede ne demek, Exam nerede nasıl kullanılır?

Exam period : Test olma devresi. Sınav süresi. Sınavların zamanı. Sınav dönemi.

Exam schedule : Sınav takvimi. Yapılacak testlerin süresi ve tarihlerinin listesi. Sınav programı.

The exam paper : Sınav kağıdı. Final testi sorularının yazılı olduğu kağıt sayfası.

Ace an exam : Sınavdan çok yüksek bir not almak.

Bone for an exam : Sınava hazırlanmak.

Make up exam : Bütünleme sınavı.

Makeup exam : Bütünleme sınavı.

Medical exam : Muayene. Tıp sınavı.

Midterm exam : Vize sınavı.

Mock exam : (finallerden önce yapılan) ön sınav. Finallerden önce öğrencilerin asıl sınava daha iyi hazırlanabilmesi için yapılan hazırlık sınavı.

 

İngilizce Exam Türkçe anlamı, Exam eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Exam ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Comp : Matematiksel hesaplamalar ve bilgi işlemi gerçekleştiren ve sonuçları bilgi alan elektronik makine. Bilgisayar.

Quiz : Sınav yapmak. Belli bir süre içinde uygulanan öğretim programıyla ilişkili olarak öğrencilerin ilerleme derecelerini ve başarılarını saptamak amacıyla ders öğretmenince yapılan, kalem ve kağıt kullanmaya dayalı küçük sınav. Şaka. Alay. Bilgi yarışması. Kısa sınav. Çok soru soran kimse. Yazılı yoklama. Eğlence. Test.

Prelim : Ön sınav. Yeterlik sınavı. Ön muayene.

Examinations : Yoklama. Soruşturma. Teftiş. Tetkik. Sınavlar. İnceleme. Kontrol. Tahkikat.

Final : Atletizm, bilgisayar, hukuk, eskrim alanlarında kullanılır. Son maç. Son yarış. Kati. Sonda gelen. Eleme yarışlarından sonra birinci, ikinci ve üçüncüyü belli edecek son ve kesin karşılaşma. En son. Yargının kesinleşmesi. Dönem sonu sınavı. Son.

Trials : Deneme. Sınama. Örnek. Yargılama. Dava. Test. Duruşma. Dert.

Testings : Deney. Test. Test etme. Sondaj. Deneme. Test yapma. Deneme yapma. Sınama. Deneyden geçirme.

Examination : Hukuk, eğitim, gümrük, veterinerlik alanlarında kullanılır. Sınıf geçme, bir okulu bitirme, bir üst okula yazılma durumunda bulunan öğrencilerin ya da bir işe girmek isteyenlerin anıklık, yetenek, bilgi ve beceri derecesini anlamak için yapılan yoklama, bk. sözlü sınav, yazılı sınav. Tahkikat. Dinleme. Denetleme. Kontrol. Teftiş. Soruşturma. Tetkik.

 

Final exam : Final sınavı. Son sınav. Bitirme sınavı.

Final examination : Bitirme sınavı. Final sınavı.

Exam synonyms : entrance exam, exam paper, bar exam, bar examination, midterm examination, preliminary exam, comprehensive examination, communication, medical examination, bluer, furnaces, examination paper, consultations, tests, oral examination, communicating, midterm exam, comprehensive, entrance examination, blue, testing, oral, bluest, inspections, physical, proof, viva voce, consultation, inspection, oral exam, midterm, medical examinations, exams.