Exhale türkçesi Exhale nedir

  • Çıkarmak (egzoz veya duman vb'ni).
  • Çıkarmak.
  • Soluk vermek.
  • Nefes vermek.
  • Oh çekmek.
  • (gaz vb) salmak.
  • Yaymak.
  • Buhar çıkarmak.
  • (nefes) alıp vermek.
  • Çıkarmak (koku).

Exhale ile ilgili cümleler

English: Ali exhaled quietly.
Turkish: Ali sessizce üfledi.

English: Ali exhaled sharply.
Turkish: Ali keskin üfledi.

English: Ali exhaled slowly.
Turkish: Ali yavaşça üfledi.

English: Ali exhaled loudly.
Turkish: Ali yüksek sesle üfledi.

English: Ali exhaled nervously.
Turkish: Ali gergin biçimde üfledi.

Exhale ingilizcede ne demek, Exhale nerede nasıl kullanılır?

Exhaled : Çıkarmak. Oh çekmek. Çıkarılmış (duman veya gaz veya koku vb). Yaymak. Nefes vermek. Verilmiş (hava vb). Dışarı verilmiş (soluk vb).

Exhalent : Nefes veren. Buhar çıkartan. Dışarı veren.

Exhales : Oh çekmek. Nefes vermek. Yaymak. Çıkarmak (koku). Çıkarmak (egzoz veya duman vb'ni). Çıkarmak. Buhar çıkarmak. Soluk vermek. (gaz vb) salmak. (nefes) alıp vermek.

Exhalant : Buhar çıkartan. Ekshalant. İçeriden dışarıya taşıma. Oh çeken. İçerden dışarıya taşıma. Nefes veren. Çıkaran. Dışarı veren. Nefes alıp veren.

Exhalants : Nefes veren. Dışarı veren. Buhar çıkartan.

Exhaust gases : Egzoz gazları. Çürük gaz.

Exhalation : Koku. Ciğerlerde kirlenen havayı ağız ya da burun yolu ile dışarı verme. Buhar. Nefes. Soluma. Soluk alıp verme. Oh çekme. Soluk. Gaz.

 

Exhaust fan : Çıkış üfleci. Egzoz fanı. Aspiratör.

Exhaust gas : Atık gaz. Çürük gaz. Egzoz gazı. Baca gazı. Dışatım gazı. Yanmış gazlar. Baca (çıkış) gazı. Egzoz gazları.

Exhaling : Nefes alıp veren. Nefes verme.

İngilizce Exhale Türkçe anlamı, Exhale eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Exhale ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Vapour : Övünmek. Maddenin gaz hali. soğuk yüzeylerde oluşan yoğunlaşma. Kuruntu. Buhar. Buharlaşmak. Duman. Buğu. Buharlaşma. Böbürlenmek.

Breathe out : Havanın ciğerlerden çıkmasını sağlamak.

Conveyed : Nakledilen. İletmek. Nakledilmiş. Yollamak. Devretmek. Nakletmek. Getirmek. Taşımak.

Bespread : Bulaştırmak. Kaplamak. Bulamak. Örtmek. Lekelemek. Saçmak.

Expires : Süre sonuna göre. Bitiş tarihi. Süre sonu. Sona ermek. Son tarih. Son nefesini vermek. Ölmek. Süre bitimi. Geçmek.

Expiring : Geçerliliğini yitirmek. Bitmek. Vadesi dolmak. Geçmek. Son nefesini vermek. Sona erme. Sona ermek. Ölmek.

Brought out : Belli etmek. Görülmesini sağlamak. Üzerinde durmak. Ortaya çıkarmak. Piyasaya yeni mal sürmek. Belirtmek. Meydana çıkarmak. Yayımlamak. Piyasaya sürmek.

Apply : Uygun düşmek. Uygulamak. Uygun olmak. Yaklaştırmak. İlgili olmak. Yapıştırmak (bant). Müracaat etmek. Özen göstermek. Başvurmak. Sürmek (merhem vb'ni).

Bespreading : Lekelemek. Bulamak. Bulaştırmak. Saçmak. Kaplamak. Örtmek.

Deploy : (birşeyi) etkin kullanmak. Uygulamak. Açmak. Konuşlanmak. Konuşlandırmak. Plana göre yerleştirmek. Görevlendirmek. Dağıtmak. Yerleştirmek (ordu vb).

 

Exhale synonyms : pass off, circulates, bare, reek, exhales, broadcasted, blank, take a breath, breathe, expirers, snort, abstract, steaming, emit, reeked, give forth, blanks, emanate, expire, vapored, cast off, bruit about, broadcasts, blows, conveys, blanked, respire, vapoured, blow, bespreads, steamed, cast offs, delate.

Exhale zıt anlamlı kelimeler, Exhale kelime anlamı

Inhale : İçmek. Solumak. Soluk almak. Nefes çekmek. Teneffüs etmek. Çekmek. İç çekmek. Solukla içeri almak. İçine çekmek (sigara dumanı vb'ni). Nefes almak.

Exhale ingilizce tanımı, definition of Exhale

Exhale kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : As, the earth exhales vapor. To rise or be given off, as vapor. To breathe out. Hence: To emit, as vapor. Marshes exhale noxious effluvia. To pass off, or vanish. To send out, as an odor. To evaporate.