Fırlatmak nedir, Fırlatmak ne demek

  • Hızla atmak, bulunduğu yerden dışarı atmak

"Fırlatmak" ile ilgili cümleler

  • "Kalemi kâğıdı fırlatıp yatağıma koştum." - A. Kabaklı

Yerel Türkçe anlamı:

Damar damar üstüne binmek ve ağrı yapmak.

Fırlatmak anlamı, kısaca tanımı:

Fırlatma : Kol ve bacağın vücudun orta çizgisinden türlü yönlere, son eklemine kadar hızla ve gergin olarak uzaklaştırılması. Fırlatma işi.

Atmak : Örtmek. Bilmeden, kestirerek söylemek. Sıkıntı dolayısıyla giyilen bir şeyi çıkarmak. Bir cismi bir yöne doğru fırlatmak. Yırtılmak. Bir kimsenin ilişiğini kesmek. Bir şeyi yere doğru bırakmak. İçki içmek. Patlayıcı maddelerle havaya uçurup yıkmak. Yapışık olduğu yerden ayrılmak. Yapılmış kötü bir işi birine yüklemek. İstenilmeyen bir şeyi kendi malı olmaktan çıkarmak. Kurşun, gülle, ok vb. şeyleri hedefe fırlatmak. Söylemek. Kullanılması gelenek hâline gelmiş bir şeyi kullanmaktan vazgeçmek. Kalp, nabız vurmak, çarpmak. Uzatmak. Rastgele bir kenara koymak. Yay ve tokmakla ditmek, kabartmak. Bir yerden başka bir yere taşımak. Sille, tokat vurmak. Top, tüfek vb. silahları patlatmak. Göndermek, yollamak. Yalan veya abartmalı söz söylemek. Kovmak, dışarıya çıkarmak, ilgisini kesip uzaklaştırmak. Çıkarmak, dışarıya vermek. Götürmek. Değerini eksiltmek. Terk etmek. Yazılı veya banda alınmış bir metinden bazı bölümleri çıkarmak. Çatlamak. Koymak. Geri bırakmak, ertelemek.

 

Diğer dillerde Fırlatmak anlamı nedir?

İngilizce'de Fırlatmak ne demek? : v. hurl, launch, eject, throw, toss, bung, cast, cast away, catapult, chuck, chuck away, dart, fling, hurtle, pelt, project, send, shoot, shoot out, shy, swing, whisk

Fransızca'da Fırlatmak : éjecter, lancer, darder, décocher, élancer, projeter

Almanca'da Fırlatmak : v. knallen, schleudern, schmettern, werfen

Rusça'da Fırlatmak : v. кидать, закидывать, швырять, метать, кидаться, швыряться, забрасывать, запускать, выталкивать, расшвыривать, кинуть, закидать, закинуть, швырнуть, метнуть, наметать, кинуться, запустить, вытолкнуть, расшвырять