Franco türkçesi Franco nedir
Franco ile ilgili cümleler
English: Franco has blue jeans.
Turkish: Franco'nun mavi bir kot pantalonu var.
English: Franco's forces took control in Spain.
Turkish: Franko'nun güçleri İspanya'da kontrolü ele geçirdi.
English: François gave a speech.
Turkish: François bir konuşma yaptı.
English: François has a good idea.
Turkish: François'nın iyi bir fikri var.
Franco ingilizcede ne demek, Franco nerede nasıl kullanılır?
Franco german : Fransız alman.
The franco german war : Fransız alman savaşı.
Francois : Erkek ismi (fransızca).
Francolin : Çil. Turaç. Kekliğe benzeyen afrika'ya ve güney asya'ya özgü olan büyük av kuşu.
Francolite : Frankolit.
Franconia : New hampshire eyaletinde yerleşim yeri.
Franc zone : Fransa'nın mali denetimi altında bulunan ve paralarının değerini fransız frankı'na bağlayan benin, kamerun, merkezi afrika cumhuriyeti, çad, komoros, kongo gibi fransanın eski sömürgelerinin oluşturmuş oldukları bölge. krş. frank. Frank bölgesi.
Giorgio da castelfranco : Venedik rönesansının en önemli sanatçılarından biri olan italyan ressam. Giorgione (1477-1510, giorgio barbarelli olarak doğan). Giovanni bellini'nin öğrencisi.
Francophil : Fransız hayranı kimse.
Francophobe : Fransız düşmanlığı. Fransız düşmanı.
İngilizce Franco Türkçe anlamı, Franco eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Franco ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Cashless : Nakitsiz. Parasız yapılan.
Complimentary : Beleş. Karşılıksız. Övücü. Fahri. Bedava. Övgü dolu. İltifat eden. Övgü niteliğinde. Övgü olarak verilen. Onursal.
Free of charge : Bilabedel. Çekici ya da aktarıcının ödeğe yaptığı bir açıklama (taşıyanı, kabul etmeme ya da ödememe uyarısı yapmadan baş vurma hakkını kullanabilir anlamına gelir). Masrafsız. Pulsuz. Bila ücret. Ücretsiz olarak. Verginsiz. Gidersiz.
For nothing : Havadan. Beleşten. Bedava. Boşa. Boşuna. Haybeden. Nafile yere. Boş yere.
Frenchie : (resmi olmayan) fransız olan kişi. Fransa'nın yerlisi ya da vatandaşı (ayrıca frenchy).
Frenchy : (resmi olmayan) fransız olan kişi. Fransa'nın yerlisi ya da vatandaşı (ayrıca frenchie).
Gaullic : Galya'ya özgü (batı avrupa'da antik bölge). Galya ile ilgili. Fransa'ya özgü.
Empty pockets : Hiç parası olmayan. Boş cepli. Beş kuruşsuz. Meteliksiz.
Frenched : (argo terim) fransız öpücüğü uygulamak. Bir kişiye oral seks yapmak. Fransız öpücüğü vermek. (halk argosu) bir kişiye oral seks yapmak. Fransızca ile ilgili. French. Etten kemiği ayırmak. Fransızca. Sebzeleri veya eti pişirmeden önce ince dilimlere kesmek.
Empty pocketed : Beş kuruşsuz. Meteliksiz. Hiç parası olmayan. Boş cepli.
Franco synonyms : general franco, el caudillo, francisco franco, freebies, french, frenching, free of, gratis, feeless, free, broke, frenchmen, freebee, franc, frenchman, frenches, cost free, gallic, dead broke, for free, freebees, badly off, fortuneless, freer, freest, gaul, costless, gratuitous.
Bu kısımda Franco kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Franco ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Franco anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Franco ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.