Franc zone türkçesi Franc zone nedir

  • Fransa'nın mali denetimi altında bulunan ve paralarının değerini fransız frankı'na bağlayan benin, kamerun, merkezi afrika cumhuriyeti, çad, komoros, kongo gibi fransanın eski sömürgelerinin oluşturmuş oldukları bölge. krş. frank.
  • Frank bölgesi.
  • İktisat alanında kullanılır.

Franc zone ingilizcede ne demek, Franc zone nerede nasıl kullanılır?

Franc : Frank. Ücretsiz. Ab parasal birliğinden önce fransa, belçika, lüksemburg ve halen frank bölgesi ülkeleri ve isviçre’nin kullandığı ulusal para birimi. krş. frank bölgesi. Belçika. Frank (fransa, belçika, isviçre para birimi).

Zone : Alan. Bir yerde ancak belirli bir faaliyete izin vermek. Kentbilim bölge. Kristalin üzerindeki bir kenara koşut bütün yüzeylerin tümü. Biyoloji, uzay, jeoloji alanlarında kullanılır. Kuşak. Kuşatmak. Bölgelere ayırmak. Yeryüzünde ya da herhangi bir gökcisminde belli koşulları sağlayan bölge. zaman kuşakları, iklim kuşakları vb. Benzer fauna ve flora ile belirlenen bir alan; bazı türlerin münhasıran bulunduğu bir alan.

Franc tireur : Çeteci asker. Çeteci. Akıncı.

France : Fransa.

Frances : Kadın ismi.

Franchasing : İsim hakkı sözleşmesi. Bir mal ya da hizmetin üretim ayrıcalığına sahip olan işletmenin, başka bir işletmeye bedel karşılığında söz konusu mal ya da hizmeti belirli bir bölge ve sürede üretme ya da satma hakkını vermesine ilişkin sözleşme.

 

İngilizce Franc zone Türkçe anlamı, Franc zone eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Franc zone ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abnormal budget expenditures : Olağanüstü bütçe gideri. Olağanüstü bütçenin giderleri.

A shift in individual demand : Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. Bireysel istem kayması.

Ability rent : Yetenek rantı. Özel yeteneklere sahip olan kişilerin üretime katkılarının üstünde elde ettikleri kazanç fazlası. krş. kıtlık rantı.

A type mutual funds : Ağırlıklı olarak hisse senetlerinden oluşan ve iç tüzüklerinde (esas sözleşmelerinde) asgari sınırları belirtilmek koşuluyla, portföy değerinin en az % 25’ini özelleştirme kapsamına alınan kamu iktisadi teşebbüsleri dahil türkiye’de kurulmuş ortaklıkların hisse senetlerine bağlanmış olan uzun vadeli yatırım fonu. A tipi yatırım fonu ortaklığı. A tipi yatırım fonu.

Abolition of forced labour convention : Zorla ya da zorunlu çalıştırmanın herhangi bir biçiminin siyasal zorlama ve eğitme, siyasal ya da ideolojik görüşlerin açıklanması nedeniyle cezalandırma, işgücünü harekete geçirme, çalışma disiplinini sağlama, ayrımcılık ve işbırakımını, katılanları cezalandırma aracı olarak kullanılmasını yasaklayan, 1957 yılında kabul edilen temel uluslararası çalışma sözleşmelerinden birisi. Zorla çalıştırmanın yasaklanması sözleşmesi.

 

A change in demand : İstem kayması. Tüketicilerin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu istemin artması veya azalması diğer bir deyişle istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması.

Abnormal budget : Olağanüstü bütçe. Olağan bütçeden ayrı bir belge olarak hazırlanan ve kabul edilen, her yıl tekrarlanmayan ve olağanüstü nitelik taşıyan harcama ve gelirleri gösteren özel bir bütçe.

A group shares : A grubu hisse senedi. Şirkete sonradan ortak olanlardan farklı olarak, şirketin ilk kurucularına genellikle kara iştirak ve oy kullanmayla ilgili haklar veren ayrıcalıklı hisse senedi türü.

A pass through certificate : Tutsat senedi. Taşınmaz rehniyle sağlanmış bir kişisel alacak karşılığında alacak sahibi finansal kurum tarafından çıkarılan değerli kağıt.

Ability to pay principle : Ödeme gücü ilkesi. Vergilemenin bireylerin ödeme gücüne uygun bir biçimde yapılması gerektiğini ifade eden bir vergileme ilkesi. kaynağı bol olanların kamu projelerine daha fazla katkı vermesi gerektiği ilkesi.

Franc zone synonyms : a change in supply, ability to pay approach, a shift in demand, a shift in supply, abnormal budget receipts, a change in individual demand.