Glossed türkçesi Glossed nedir

Glossed ingilizcede ne demek, Glossed nerede nasıl kullanılır?

Glossectomy : Glossektomi. Dil rezeksiyonu. Glosektomi. Dil ameliyatı. Dilin tamamının ve bir kısmının ameliyatla alınması.

Glossematics : Yeni-saussure'cü dilbilimi. Glosematik.

Glosseme : Dilbirim.

Glosser : Yorumcu. Bir şey üzerine perdah veya cila uygulayan kimse. Açıklayıcı yazılar yazan kimse. Eleştirmen. Parlatıcı. Dudakları parlak yapan kozmetik ürün. Parlatan kimse veya şey. Tefsirci. Bir metin üzerine yorumlar ve açıklayıcı notlar yazan bilim adamı.

Glossers : Tefsirci. Yorumcu. Parlatan kimse veya şey. Açıklayıcı yazılar yazan kimse. Bir şey üzerine perdah veya cila uygulayan kimse. Dudakları parlak yapan kozmetik ürün. Parlatıcı. Bir metin üzerine yorumlar ve açıklayıcı notlar yazan bilim adamı. Eleştirmen.

Gloss over : Gizlemek. Üstünü örtmeye çalışmak. Örtbas etmek. Doğru göstermek (bir yanlışı veya doğru olmayan bir şeyi). Önemsiz göstermek. Önemini azaltmak. Geçiştirmek. Makul göstermek (bir yanlışı veya doğru olmayan bir şeyi). Göz ardı etmek. Farklı yorumlamak.

Glossarial : Terimler listesiyle ilgili. Terimlerle ilgili. Terimler sözlüğü ile ilgili. Sözlükle ilgili. Terimler düzenlemesiyle ilgili.

 

Silk gloss : İpek parlaklığı.

Glossarist : Yorum yazan kimse. Yorumcu. Terimler sözlüğü yazan kimse. Sözlük yazan kimse. Sözlük yazarı. Terimler sözlüğü yazarı. Açıklayıcı yazı yazan kimse.

Glossaries : Açıklayıcı sözlük. Sözlük. Sözlükler.

İngilizce Glossed Türkçe anlamı, Glossed eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Glossed ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Burnishes : Perdah vurmak. Cila. Perdah etmek. Ovarak parlatmak. Parlaklık. Perdahlamak. Dışarı çıkarmak. Perdahlama.

Commenting : Eleştirmek. Düşüncesini açıklamak. Değerlendirmek.

Commentating : Değerlendirmek. (maç vb) anlatmak. Anlatmak. Yorum yapmak. Nakletmek. Bir şeyi anlatmak.

Comment on : Hakkında fikrini söylemek. Açıklamak. Tenkit etmek. Üzerinde yorum yapmak. Eleştirmek.

Finishes : Son vermek. Tüketmek. Mükemmelleştirmek. Sona erdirmek. Bitirmek. Rötuş yapmak. Sona ermek. Sonuçlanmak. Bitmek.

Polished : Boyanmış. Kibar. Cilalı. Gösterişli. Nazik. Yontulmuş. Parlak. Celi.

Brightens : Yüzünde mutlu bir ifade belirmek. Aklamak. Aydınlanmak. Canlandırmak. Aydınlatmak. Parlamak. Aydınlık olmak. Neşelendirmek. Canlılık vermek (bir yere).

Blazon : Donatmak. Sergilemek. Renklerle süslemek. Ongun. Donatmak (göze çarpan bir şeyle). Arma çizmek. Teşhir etmek. Armacılık. Kaplamak. Fiyaka.

Construe : Açıklamak. Tahlil etmek (cümleyi). Anlamak. İncelemek. Tercüme etmek. Tümcenin öğelerini incelemek. Çeviri yapmak. Çözümlemek. Tefsir etmek.

Financial loss : Mali kayıp. Maddi bilanço. Maddi hasar. Maddi kayıp.

 

Glossed synonyms : obstructed, nonopening, unopen, blanch, construing, conceal, covering up, explains, construes, explain, decipher, cleaned, finish, commentate, burked, waxed, brightened, glossing, give a polish, brighten, blankets, gloss, burnish, comments, construe with, losings, brightening, construed, give directions, blocked, dissemble, covered up, cleans.

Glossed zıt anlamlı kelimeler, Glossed kelime anlamı

Winnings : Kazanılan para. Kazanç. Kazanç (para olarak). Kumarda kazanılan para.

Unsealed : Sonuçlandırılmamış. Mührü kırılmış. Açılmış. Açık. Mühürsüz. Mühürü açılmış. Mühürlenmemiş.

Open : Hiçbir perdeye basılmaksızın tellerin açık bırakıldığı veya tüm tellerin herhangi bir perdeden tek parmakla kapatıldığı durumlarda bile sık kullanılan akorların elde edilebildiği akortlama biçimi. Bildirmek. Deşmek. Serbest. Geniş. Açık. Ferah. İçten. Fora etmek. Karara bağlanmamış.

Glossed antonyms : unobstructed.