Hanayı hanay nedir, Hanayı hanay ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Bir çeşit oyun, horan.

Hanayı hanay anlamı, kısaca tanımı

Hana : Halı, kilim ya da bez dokuma tezgâhı. Şaşma bildirir ünlem, vay. Hani: Hana benim papuçlarım. “doğrusunu söylemek gerekirse” anlamına. Hane, ev. Hane, ev, bk. hanâ. Halı, kilim, namazlağa ya da bez tezgâhı. (Amasya; Susuz, Bölükbaşı Selim Kars; Yeşilova Aksaray Niğde)

Hanayı : Tahıl ölçü birimleri.

Hanay : İki ve daha çok katlı ev. Sofa, hol. Avlu.

Horan : El ele tutuşarak halka şeklinde oynanılan bir çeşit oyun. Eğlence: Horan söğüdü. Biçilmiş tarla. Fırın. Oğlan çocuğu. Aile, ev halkı. Toplantı: Akşama kadar horandan kalkmaz. Üstünlük.

Çeşit : Aynı türden olan şeylerin bazı özelliklerle ayrılan öbeklerinden her biri, tür, nev. Türlü. Canlıların bölümlenmesinde, bireylerden oluşan, türden daha küçük birlik.

Oyun : Yetenek ve zekâ geliştirici, belli kuralları olan, iyi vakit geçirmeye yarayan eğlence. Kumar. Güreşte rakibini yenmek için yapılmış olan türlü biçimlerde şaşırtıcı hareket. Müzik eşliğinde yapılmış olan hareketlerin bütünü. Seslendirilmek veya sahnede oynanmak için hazırlanmış eser, temsil, piyes. Hile, düzen, desise, entrika. Tiyatro veya sinemada sanatçının rolünü yorumlama biçimi. Şaşkınlık uyandırıcı hüner. Bedence ve kafaca yetenekleri geliştirmek amacıyla yapılan, çevikliğe dayanan her türlü yarışma. Teniste, tavlada taraflardan birinin belirli sayı kazanmasıyla elde edilen sonuç.

 

Hora : Birçok kişi tarafından el ele tutuşarak oyun müziği eşliğinde oynanan bir halk oyunu.

Bir : Sayıların ilki. Tek. Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek. Eş, aynı, bir boyda. Bu sayıyı gösteren 1 ve I rakamlarının adı. Bir kez. Değer, önem bakımlarından birbirinden farksız, birbirine eşit, birbirine benzer. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı). Beraber. Aynı, benzer. Bu sayı kadar olan. Ancak, yalnız. Sadece.

Diğer dillerde Hamus anlamı nedir?

İngilizce'de Hamus ne demek ? : hamus