Murderer türkçesi Murderer nedir
Murderer ile ilgili cümleler
English: The murderer confessed his crime.
Turkish: Katil suçunu itiraf etti.
English: The murderer hasn't been arrested yet.
Turkish: Katil henüz tutuklanmadı.
English: The murderer is now on trial.
Turkish: Katil şimdi yargılanıyor.
English: I can prove who the murderer is.
Turkish: Katilin kim olduğunu ispatlayabilirim.
English: The murderer hid in the mountains.
Turkish: Katil dağlara saklandı.
Murderer ingilizcede ne demek, Murderer nerede nasıl kullanılır?
Murderers : Cani. Katil.
Gang of murderers : Şiddet çetesi. Katiller grubu. Kana susamış kabadayılar grubu. Caniler çetesi.
Murdered : Öldürülen. Öldürülmüş. Maktül.
Murderee : Öldürülen kimse.
Murderees : Öldürülen kimse.
Be murdered : Maktül düşmek. Cinayete kurban gitmek. Öldürüldü. Öldürülmek. Cinayete kurban gitti.
Was murdered : Cinayete kurban gitti. Öldürüldü.
Unsolved murder case : Cinayet gizemi. Çözüme ulaştırılmamış cinayet. Çözülmemiş cinayet dosyası. Henüz bulunmamış katil.
Murder in the first degree : Kasten adam öldürme. Kasıtlı adam öldürme. Taammüden adam öldürme. Öldürme amacıyla işlenen cinayet.
Murderess : Kadın katil. Katil (kadın).
İngilizce Murderer Türkçe anlamı, Murderer eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Murderer ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Outlaw : Feshetmek. Huysuz at. Sürmek. Yasaya karşı gelen kimse. Suçlu ilan etmek. Yasal haklardan mahrum etmek. Yasal haklardan yoksun bırakmak. Yasadışı ilan etmek. Sürgün. Yasaklamak.
Manslayer : Kasıtsız öldüren kimse. Kazara adam öldüren kimse.
Cut throat : Acımasız. Ölüm saçan. Öldürücü. Zalim ve canavar ruhlu kimse. Canavar ruhlu. Kalpsiz.
Liquidators : Tasfiye görevlisi. Likidatör. Tasfiye memuru. Sıvılaştırıcı. Tahsildar.
Butcher : Berbat etmek. Doğramak. (hayvan) kesmek veya öldürmek. Boğazlamak. Kesmek. Kasaplık hayvan kesmek. Rezil etmek. Katletmek. Kasap.
Homicide : Homisid. Cinayet masası ekibi. Cinayet. Adam öldürme.
Shooter : Vurucu. Atıcı. Nişancı. Avcı. Altıpatlar.
Murderess : Katil (kadın). Kadın katil.
Homicides : Adam öldürme. Cinayet. Cinayet masası ekibi.
Murderer synonyms : hired gun, hitman, gun for hire, serial murderer, mass murderer, slayers, bloodshedder, cutthroat, malefactor, death, liquidator, gun, butchered, gunslinger, fratricide, hit man, hatchet man, parricide, bravos, cain, iceman, felonious, infanticide, killer, bravo, felon, slayer, serial killer, felons, torpedo, bravoing, assassins, cutthroats.
Murderer ingilizce tanımı, definition of Murderer
Murderer kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : One guilty of murder. A person who, in possession of his reason, unlawfully kills a human being with premeditated malice.
Bu kısımda Murderer kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Murderer ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Murderer anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Murderer ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.