Bu sayfada Beli ne demek nedir beli hakkında bilgiler sözleri ingilizce türkçede çevirisi beli resimleri yazıları türkçesi ne demek beli ile ilgili sözler cümleler bulmaca görseller beli hakkında yazı türkçe almanca ingilizcede sözlük anlamı kısaca tanımını ve benzeri diğer konuları inceleyebilirsiniz.
Beli nedir Beli; kökeni farsça dilinden gelmektedir. Yerel Türkçe anlamı: Beri Evet ...beri, zıt anlamlısı belli, berli Böyle Beli açılmak : Küçük abdestini tutamaz olmak. Beli bükük : Beli bükülmüş. Güçsüz, zavallı. Beli bükülmek : ...
Beli bek olmak nedir Yerel Türkçe'deki anlamı: Güveni olmak: Ahmed'in sana beli bektir. Birine inanmak, güvenmek: Damatdan yanı belim bek. Bek : Sert, katı. Savunma oyuncusu. Sağlam. Hava gazı lambasının ucu Beli : Evet. Olma : Olmak işi. Olma...
Beli bükük nedir Beli bükük; Dil bilgisi yönünden Türkçe'de sıfat olarak kullanılır. "Beli bükük" ile ilgili cümleler Bükük : Bükülmüş, eğilmiş olan. Güçsüz : Gücü olmayan, âciz. Zavallı : Gücü bir şeye yetmeyen, âciz. Acınacak kadar kötü ...
Beli çökertmek nedir Yerel Türkçe'deki anlamı: Kamburlaştırmak: Bu acı benim belimi çökertti. Çöke : Kazma ve küreğin küçüğü Beli : Evet. Çökertme : Çökertmek işi ya da durumu. Deniz dibine indirilerek üstüne balıklar geldiğinde köşelerinden ç...
Beli gevşek nedir Yerel Türkçe'deki anlamı: Menisi çabuk gelen. Yatağına işeyen (genellikle çocuk için). Menisi çabuk gelen. Beli : Evet Gevşek : Sıkı veya gergin olmayan, gevşemiş olan. Cansız, hareketsiz, iradesiz. İlgisiz, kayıtsız bir b...
Belie nedir English: A fault common to scientists is mistakenly believing that every problem has a technical solution. Turkish: Bilim adamlarına göre yaygın bir hata her problemin teknik bir çözümü var olduğuna yanlışlıkla inanma...
Belief nedir English: I don't have much belief in his abilities. Turkish: Onun yeteneklerine çok inancım yok. English: Everyone has the right to freedom of thought, conscience and religion; this right includes freedom to change hi...
Beliefs nedir English: He had strong religious beliefs. Turkish: Onun güçlü dini inançları vardı. English: His father would never sanction his engagement to a girl who did not share the same religious beliefs as their family. ...
Believability nedir : İnanılmazlık. İnanması imkansız olma durumu. Akıl almazlık. Sözcükler, direkt olarak Believability ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler. [#Credibility : Güvenilirli...
Beli ayrılmak nedir Yerel Türkçe'deki anlamı: Fazla iş yaparak, halsiz, bitkin düşmek. Beli çok ağrımak. Ayrıl : Karşılaşma sırasında, yumrukoyuncularının birbirlerine kenetlenmeleri ve kendilerinden ayrılmamaları halinde orta hakemin verdiği...
Beli balı nedir Yerel Türkçe'deki anlamı: Evli, nişanlı. Bir işe girmiş, bağlanmış kimse. Balı : Büyük kardeş: Balı beni size götür. Sevgi gösterilen kimselere denir: Nerden gelin balı ?. Veli, ermiş. Bağlı. Aşık kemiği. Aşık kemiğinin dü...
Beli benzer nedir Yerel Türkçe'deki anlamı: Belli benzer, sıradan. Beli : Evet Benzer : Nitelik, görünüş ve yapı bakımından bir başkasına benzeyen veya ona eş olan, benzeri, müşabih, mümasil. Benzeşim. Bazı önemsiz veya tehlikeli sahnelerde...
Beli büküklük nedir Beli büküklük; Dil bilgisi yönünden Türkçe'de isim olarak kullanılır. Bükü : Büyü. Örülmüş kamış tornan. Eski paçavradan yapılan dokuma. (Bozüyük Bilecik) Büküklük : Bükük olma durumu. Beli : Evet. Beli bükük : Beli bükülm...
Beli düşük nedir Yerel Türkçe'deki anlamı: Beli aşağıya doğru sarkık hayvan. Beli : Evet Düşük : Yaşayabilecek duruma gelmeden doğan yavru, ceninisakıt, bağan, sakıt. İktidardan düşmüş ya da düşürülmüş. Az. Aşağı doğru düşmüş, aşağı sarkmı...
Belial nedir : Kelebek çalısı. Küçük pembe veya beyaz çiçek kümeleri olan hanımeli ailesinden çiçekli çalı (kökeni doğu asya olan). Abelya. Abelian : Abelyen. [#Abelian group : Abelyen grup. Değişmeli grup. Abelian integral : Abel inte...
Belied nedir : Yalanlamak. Gizlemek. Yalancı çıkarmak. Yanıltmak. Çelişmek. Ters düşmek. Maskelemek. Örtmek (sahte bir şey gerçek bir şeyi). Gerçek olduğunu gizlemek. Belief : Akide. Herhangi bir öneriyi doğru diye benimseme. İman. İna...
Belief fabulate nedir : Düşünce. Kanaat. İnanış. İman. Kanı. Herhangi bir öneriyi doğru diye benimseme. İnanç. Güven. Kişiliğin derinliğine sızmış ve tüm öteki süreçlerde yansıması olan en süreğen biliş ve inanışlardan her biri. Fabulate : Uydu...
Belies nedir : Maskelemek. Yalanlamak. Gizlemek. Gerçek olduğunu gizlemek. Ters düşmek. Yalancı çıkarmak. Çelişmek. Örtmek (sahte bir şey gerçek bir şeyi). Yanıltmak. Belied : Gerçek olduğunu gizlemek. Yalanlamak. Örtmek (sahte bir şey...
Believable nedir English: His story is strange, but it's believable. Turkish: Onun hikayesi garip, ama inandırıcı. English: It's not believable. Turkish: İnanılabilir değil. English: Ali is believable. Turkish: Ali inanılır....