Perusing türkçesi Perusing nedir

Perusing ingilizcede ne demek, Perusing nerede nasıl kullanılır?

Perusal : Tetkik etme. Dikkatle okumak. Okuma. Okuma (dikkatle). Dikkatle okuma. İnceleme.

Perusals : Tetkik etme. Dikkatle okuma. Okuma. Dikkatle okumak. İnceleme. Okuma (dikkatle).

Peruse : Dikkatle okumak. Hızla okumak. Değerlendirmek. Tetkik etmek. İncelemek. Okumak. Dikatlice okumak.

Perused : İncelemek. Okumak. Dikatlice okumak. Dikkatle okumak. Değerlendirmek. Hızla okumak. Tetkik etmek.

Peruses : İncelemek. Dikatlice okumak. Hızla okumak. Değerlendirmek. Dikkatle okumak. Okumak. Tetkik etmek.

Hyperuricosuria : İdrarda ürik asit veya üratların aşırı miktarda bulunması, ürikozüri. Hiperürokozüri. Hiperürikozüri.

Peru : Massachusetts eyaletinde yerleşim yeri. New york eyaletinde yerleşim yeri. İndiana eyaletinde şehir. Wisconsin eyaletinde yerleşim yeri. Kansas eyaletinde şehir. Nebraska eyaletinde şehir. Peru. Vermont eyaletinde yerleşim yeri. Maine eyaletinde yerleşim yeri. İllinois eyaletinde şehir.

Hyperuricemia : Kanda üre fazlalılığı. Kanda aşırı ürik asit veya ürat bulunması. Hiperürisemi. Kanda ürik asit veya üratların aşırı miktarda bulunması, ürisemi.

Perukes : Peruk.

 

Peruvian : Peru'ya ait. Peru'ya özgü. Perulu. Peru.

İngilizce Perusing Türkçe anlamı, Perusing eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Perusing ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Conning : Gemi idare etmek. Dümen kullanmak. Yutturmak. Dolandırmak. Kandırmak.

Analyzed : Çözümlemek. Analiz etmek. Çözümlendi. Araştırmak. Tahlil etmek. Analiz edilmiş. Çözümlenen.

Scrutinises : Dikkatle incelemek. Denetlemek. Araştırmak. Oy saymak (şirketlerin genel kurul toplantılarında oylama sonrası). İnce eleyip sık dokumak. İrdelemek. Mercek altına almak. Yakın takibe almak. Sıkı şekilde kontrol etmek.

Con : Dolandırmak. Aleyhte. Karşı. Dümen kullanmak. Aldatmak. Bir ölçek sınarının dile getirdiği yargıya katılmayan ya da olumsuz yanıt veren kişi, ona ters düşen tutum ya da görüş. Kandırmak. Sahtekarlık yapmak. Yutturmak. Hile yapmak.

Scrutinize : İyice incelemek. İnce eleyip sık dokumak. Bütün boyutlarıyla ele almak. Oy saymak (şirketlerin genel kurul toplantılarında oylama sonrası). Dikkatle gözden geçirmek. Dikkatle incelemek. Mütalaa etmek. Yakın takibe almak.

Announced : Duyurmak. Anons etmek. Duyurulan. İlan etmek. Bildirmek. Adaylığını açıklamak.

Reads : Anlamak. Anlamına gelmek. Okunmak. Eğitimini görmek. Yorumlamak. Çözmek. Sökmek. Okuluna gitmek.

Study : Etüt etmek. Çalışmanın yapısı, yapılan ölçümlerin seçimi ve onların sıklıkları dahil verilerin toplanması olarak özetlenebilen bir çalışma tasarımının istatistiksel yönü. Çalışma yapmak. Ele alınan bir konu ya da olayın özelliklerini ve ayrıntılarını inceden inceye anlamaya çalışmak, ilgili yasa ve kuralları ortaya çıkarmak ve birtakım sonuçlar elde etmek için yapılan yöntemli çalışma. bu türden çalışmalar sonunda ortaya çıkan yapıt. Öğrenmek. Çalışma. Herhangi bir iş, sanat ya da meslek için gerekli bilgi, beceri ve alışkanlıkların elde edilmesi amacıyla yapılan çalışma. Öğrenimi görmek. Öğrenim.

 

Comment : Düşüncesini açıklamak. Yorum yapmak. Söz söylemek. Yorum. Eleştirmek. Hakkında yorumda bulunmak. Açımlamak. Tefsir etmek.

Perusing synonyms : poring over, perused, commentating, glance down, view, appreciate, sing, announces, studying, perusals, audited, scrutinizes, construe, glance over, appraisal, estimate, commentate, analyzes, read, appreciated, perusal, analysing, reading, peruse, assess, appraising, check over, scrutinise, analyse, commenting, say, appreciates, cons.