Söylen nedir, Söylen ne demek

Söylen; Halk Bilimi, Yazın alanlarında kullanılan bir terimdir.

Sosyoloji'deki terim anlamı:

Evrende daha önce varolduğu sanılan canlı ve cansız, tüm çevresini ilgilendiren olayların kaynak, neden ve özelliklerini, çoğunlukla Tanrısal görünümler içinde açıklayan anlatı türü. bk. söylenbilim, doğa söyleni, yaşam söyleni, toplumsal söylen, karşılaştırmalı söylenbilim. karşılığı söylence, öykünce, öykü, öykülem.

Teknik terim anlamı:

Tarih öncesi Tanrı, tanrıça, yarı Tanrı ve kahramanlara değgin serüvenler.

Söylen ile ilgili Cümleler

  • Tek kelime söylenmedi.
  • Benim o toplantıda olmam gerektiği asla bana söylenmedi.
  • Söylentiler gerçek çıkmadı.
  • Söylenen bir kelime asla geri alınamaz.
  • Tom'un komuta subayını öldürdüğü söyleniyor.
  • Ne söylendiğini yanlış anladığına eminim.
  • Bir vizeye ihtiyaç duyduğum asla bana söylenmedi.
  • Onun Britanya'da olduğu söylenir.
  • Bana burada yüzemeyeceğimiz söylendi.
  • Bana burada yüzmenin tehlikeli olduğu söylendi.
  • Söylentiler gerçekti.
  • Söylenti uçar.
  • Söylentiler doğru.

Söylen ile ilgili Atasözü veya Deyim

derdin yoksa söylen, borcun yoksa evlen : “derdi olmayan kimse önemsiz şeyleri kendisine dert edinerek söylenir, borcu olmayan kimse de evlenirken birçok şey satın almak zorunda kaldığı için borçlanır” anlamında kullanılan bir söz.

 

gün doğmadan kimliği söylenmez : “bir iş iyice belli olmadan sonucu hakkında yargı yürütülemez, yarın ne gibi durumlar veya olaylar çıkacağını kimse bilmez” anlamında kullanılan bir söz.

Söylen kısaca anlamı, tanımı

İşbilimsel söylen : Ateş, aygıt ve araç gibi işbilim alanına giren insan yaratısı nesneleri konu alan söylen türü. bk. söylen, işçizim. karşılığı doğa söyleni, yaşam söyleni, toplumsal söylen

Karşılaştırmalı söylenbilim : Söylenlere ilişkin sorunları karşılaştırma yöntemiyle çözmeye çalışan söylenbilim dalı. bk. söylenbilim, karşılaştırma yöntemi, karşılığı tarihsel söylenbilim.

Karşıt söylen : Dünyanın sonunu anlatan söylen türü. bk. söylen.

Nedenli söylence : Açıklayıcı nitelikte olan söylence, bk. söylence. karşılığı nedenli saga.

Söylen örgesi : Söylenlere konu olan olayları oluşturan öğelerden her biri. bk. imgesel örge. karşılığı toplumsal örge.

Söylenbilim : Söylenleri, geçmişin birçok değişikliklerle çağımıza ulaşan halkbilim belgeleri olarak gören, kendine özgü yöntemler yardımıyla söylenlerdeki gerçek olay ve kişileri saptamaya çalışan araştırıcıların kurdukları bilim dalı. bk. söylen, söylenbilim okulu, tarihsel söylenbilim, karşılaştırmalı söylenbilim. Söylenleri inceleyen bilim. Bir budunun söylenlerinin tümü. bk. söylen.

Söylenbilim okulu : Söylenlere dayanarak tarihsel, toplumsal ve kültürel birçok sorunu çözümleyebileceklerine inanan bilim adamlarının oluşturdukları okul. bk. söylen, karşılaştırmalı söylenbilim, tarihsel söylenbilim.

 

Söylenbilimci : İnceleme alanı söylen olan bilim adamı. bk. söylen.

Söylencebilim : Bir budunun söylencelerinin tümü. Söylenceleri inceleyen bilim.

Söylenebilme : Söylenebilmek işi.

Söylenebilmek : Söylenme imkânı veya olasılığı bulunmak.

Söylenge : Bir kişi tarafından oynanan küçük güldürü. Dinleyiciler önünde, bir kişinin sanat değerli güldürücü konuşması.

Söyleni : Halkın gerçeklik ve doğruluklarını düşünmeden benimsediği, aslında uydurma kişilerle olaylardan kurulu olan, geleneksel anlatı türü. bk. nedenli söylence, karşılığı masal, saga, öykünce.

Söyleniş bozukluğu : Beyindeki konuşma özeğinin bir özürü yüzünden sözcüklerin söylenmesinde beliren bozukluk.

Söylenmez h : Fransızcada bazı kelimelerin başında bulunduğu halde ne ses değeri ne de gramatikal görevi olmıyan H harfi.

Söylensel serüven : Belirli bir yiğidin çevresinde oluşan olayları konu alan ve içinde doğaüstü öğeler bulunan serüven, bk. kişisel serüven. karşılığı dev masalı.

Söylenyazım : Konusu söylenleri saptamak olan bilim dalı. bk. söylenyazımcı. karşılığı söylenbilim.

Söylenyazımcı : Araştırma alanı söylenyazım olan bilim adamı. bk. söylen, karşılığı söylenbilimci.

Tarihsel söylenbilim : Söylenlere ilişkin sorunları karşılaştırma yöntemiyle çözmeye çalışan söylenbilim. bk. söylenbilim, tarihsel yöntem, karşılığı karşılaştırmalı söylenbilim.

Tarihsel söylence : Bir tarihsel olay ya da kişiyle ilgili olan yerel söylence. bk. söylence, karşılığı yerel söylence, tarihsel saga.

Toplumsal söylen : Aile, akraba, komşu, savaş, barış, Tanrı, melek, şeytan, öteki dünya ve daha birçok oluşumları içeren söylen türü. bk. söylen. karşılığı doğa söyleni, yaşam söyleni, işbilimsel söylen.

Yaşam söyleni : İnsan, hayvan, bitki, doğum, yaşam ve ölüm gibi oluşumları içeren söylen türü. bk. söylen, karşılığı doğal söylen, toplumsal söylen, işbilimsel söylen.

Yazım ve söyleniş yönünden benzerlik : Yazım ve söyleyiş yönünden benzerliği olması nedeniyle, marka olarak kullanılmayan imler.

Yerel söylence : Belirli bir yere ilişkin dinsel nitelik gösteren gelenek ve göreneklerin adlarıyla yapı ve tarihsel oluşumları yönlerinden açıklamalar yapan anlatı, bk. söylence, karşılığı yerel saga.

Söylence : Efsane.

Söylenilme : Söylenilmek işi.

Söylenilmek : Söylenmek. Herhangi biri söylenmek.

Söyleniş : Söylenme işi. Söyleyiş, telaffuz.

Söylenme : Söylenmek işi.

Söylenmek : Söyleme işi yapılmak. Kendi kendine konuşmak, kendi kendine bir şeyler söylemek. Sızlanmak, yakınmak. Çıkışmak, azarlamak, eleştirmek.

Söylenti : Ağızdan ağıza dolaşan, kesinlik kazanmayan haber, rivayet.

Diğer dillerde Söylen anlamı nedir?

İngilizce'de Söylen ne demek ? : myth

Osmanlıca Söylen : üsture