Sires türkçesi Sires nedir

Sires ile ilgili cümleler

English: He can't control his desires.
Turkish: O, arzularını kontrol edemez.

English: Everybody in the world desires peace.
Turkish: Dünyadaki herkes barış ister.

English: Everybody desires happiness.
Turkish: Herkes mutluluk arzular.

English: All the world desires peace.
Turkish: Barışı tüm dünya arzuluyor.

English: Heaven gives life to people and causes them to have all kinds of desires.
Turkish: Allah insanlara hayat verir ve onların her türlü arzularına sahip olmalarına sebep olur.

Sires ingilizcede ne demek, Sires nerede nasıl kullanılır?

As one desires : İstediği gibi.

Carnal desires : Cinsel arzular. Cinsel zevkler arzusu.

Desires : Arzulamak. İmrenmek. İstemek. Arzu etmek. Rica etmek. Dilemek. Yalvarmak.

Sire : Efendim. Baba. Özellikle dört ayaklı hayvanlar için kullanılan, bir hayvanın ebeveynlerinden erkek olanına verilen ad. Bir hayvanın babası. Ata. Baba olmak. Babası olmak. Efendimiz. Majesteleri.

Sired : Babası olmak.

Sirenia : Deniz inekleri.

Siren : Alarm. Deniz kızı. Büyüleyici kadın. Wisconsin eyaletinde yerleşim yeri. Çekici ve tehlikeli kadın. Canavar düdüğü. Büyüleyici güzellikte bir kadın. Siren. Baştan çıkarıcı kadın. Denizkızı.

 

Sirene : Siren.

Siree : (gayrı resmi) efendi (evet veya hayır' kelimelerinden sonra evet efendim olarak söylenmesi için kullanılan terim).

Sirens : İki yaşamlılar (amphibia) sınıfının, kuyruklu iki yaşamlılar (urodela) takımından, hem solungaçları hem de akciğerleri olan, art bacakları olmayan türlere sahip bir familya. Siren. Denizkızı semendergiller. Deniz kızı. Büyüleyici kadın. Baştan çıkarıcı kadın. Semender.

İngilizce Sires Türkçe anlamı, Sires eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Sires ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Bring into the world : Doğurmak. Dünyaya getirmek. Yaratmak. Üretmek.

Create : Düşmek. -e yol açmak. Meydana getirmek. Yetki vermek. Neden olmak. Yapmak. Atamak. Peyda etmek. Meydana koymak.

Begetter : Vücuda getiren kimse. Sebep olan kimse.

Begotten : Neden olmak. Yaratmak. Baba olmuş. Yol açmak.

Assign to : Görevlendirmek. Atama yeri. Devretmek. Temlik etmek.

Abba : Tanrı'nın adı (yeni ahit kullanımı). Sarma uyak. Baba (ibranice). Hıristiyan piskoposunun unvanı (suriye, mısır ve etiyopya'da kullanılır). Georgia eyaletinde şehir.

Elder : (yaşça) büyük. Mürver ağacı. Yaşça büyük kimse. Kıdemli kimse. İtibarlı kişi. Mürver. Kıdemli. Yaşlı kimse. Yaşlı.

Beget : Yol açmak. Yaratmak. Vücuda getirmek. Sebep olmak. Peyda etmek. Peydahlamak. Neden olmak.

Their majesties : Bir kral ve kraliçeye atfen kullanılan nezaket sıfatı.

Pere : Baba (fransızca terim).

Sires synonyms : genus siren, fathers, ancestors, mother, dads, get, our lord, fathering, sire, ancient, antecessor, bwana, beg pardon, siring, bollards, alimentary toxic aleukia, maam, daddy, engender, make, generate, padre, ataturk, salamander, bwanas, bollard, begetters, fathered, bitt, your grace, donation, ancestry, bring into the world.

 

Sires zıt anlamlı kelimeler, Sires kelime anlamı

Descendant : Torun. Neslinden olan. İn soyundan gelen kimse. Soyundan gelen kimse. Döl. -in soyundan gelen kimse. Birinin soyundan gelen kimse. Düşen şey. Neslinden olan kişi. Oğul.

Female : Atletizm, biyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır. Kadınlara ait. Dişilere ilişkin. Dişil. Dişi. Sadece dişi gamet ya da yumurta meydana getiren birey ya da yavru doğuran organizma. Dişi gamet veya yumurta meydana getiren birey veya yavru doğuran organizma. Bayan atlet. Yavru doğuran, yumurta hücresi üreten organizma. eşeyli üremede erkeğin eşi, femina. hlk. deri üzerinde serpili olarak çıkan siğiller. Bayan.