Sound off türkçesi Sound off nedir

  • (sürekli) şikayet etmek.
  • İleri geri konuşmak.
  • Şikayet etmek (halinden).
  • Atıp tutmak.
  • Bağırmak.
  • Çalmaya başlamak (müzisyenler).
  • Hazırlık borusu çal! komutu.
  • Ötmek.

Sound off ile ilgili cümleler

English: "What would happen if I touched a painting?" "I think an alarm would sound off."
Turkish: "Bir resme dokunsam ne olur?" "Sanırım alarm çalar."

Sound off ingilizcede ne demek, Sound off nerede nasıl kullanılır?

Sound : Derine dalmak (balina). Kuvvetli. Muayene etmek. Ses. Selen odası. Etki bırakmak. Yerinde. Güvenilir. Emin. İyi.

Off : Yanılmak. Dışında. Çıkarmak. Kapalı. İndirmek. Azalmak. Baş. Başlangıç. Öldürmek.

Sound absorbant material : Selen emici gereç. Sahne üzerinde gerekli olan işitsel niteliği sağlayabilmek için kullanılan ya da gerekli olmadığı için kullanılmaması gereken gereçlerin tümü.

Sound absorber : Işığı soğurma özelliği olan özdek. seselimi önlemek, sesdağılımını düzenlemek amacıyla işliklerde, sinema salonlarında kullanılan ses erkesi soğurur özdek. Gürültü soğurucu. Susturucu. Ses absorplayıcısı. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Soğurucu. Ses emici.

Sound absorption : Soğurma. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Ses absorpsiyonu. Ses yutma. Gürültü emme. Işığın bazı özdeklerden geçerken, ışığı oluşturan bazı renklerin bu özdekçe tutulması. ses dalgası bir yüzeye çarptığında, erkenin bir bölümünün bu yüzeyce tutulması.

 

Sound absorption coefficient : Ses yutma katsayısı. Ses soğurum katsayısı. Ses absorplama katsayısı. Büyük bir düzlem yüzeye belirli bir açıyla düşen ses dalgalarının yansımayan erke yüzdesi. Ses absorpsiyon katsayısı.

İngilizce Sound off Türkçe anlamı, Sound off eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Sound off ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Cawed : Karga sesi. Karga gibi ötmek. Gak. Karga sesi çıkarmak. Gaklamak.

Ranted : Bağırarak ve mimiklerle konuşmak. Yüksekten atmak. Söylenmek. Ağız kalabalığı. Yüksek perdeden konuşmak. Bağırarak atıp tutmak. Heyecanlı bir şekilde bağırarak konuşmak. Atıp tutma. Ateş püskürmek.

Coos : Cıvıldamak. (kumru gibi) ötmek. Mırıldanmak. Ötmek (kumru, güvercin). Cilveleşmek. Sevmek. Kumru gibi ötmek. Üveymek. Kuğurmak.

Boasted : Böbürlenmek. Övünmek. İftihar etmek. Övünç duymak. Büyük konuşmak. Kendini övmek. Palavra atmak. Sahip olmaktan gurur duymak. Tafra satmak.

Draw the longbow : Atmak. Abartmak. Yüksekten atmak. Hikaye (masal) anlatmak. Desteksiz atmak. Uydurmak. Bir olayı süslemek. Gerçek sınırını aşmak. Palavra sıkmak.

Boasts : İftihar. Övünç duymak. İftihar etmek. Böbürlenmek. Sahip olmaktan gurur duymak. Tafra satmak. Övünme. Kendini övmek. Övünç.

Rants : Yüksekten atmak. Bağırarak ve mimiklerle konuşmak. Ateş püskürmek.

Blare : Yüksek sesle çalmak. Bangır bangır çalmak. Boru sesi çıkarmak. Rahatsız edici ses. Zırıltı. Boru gibi ses çıkarmak. Söylemek. Cızırtı. Herkese ilan etmek.

 

Acclaims : Bağırarak bir şeyi ilan etmek. Açık oyalamada lehte oy verme. İlan etmek (alkışlarla). Beğeni. Övmek. Alkışlamak. Övme. Alkışlarla karşılamak. Alkışlarla ilan etmek.

Crow : Zenci. Sevinç çığlığı. Böbürlenmek. Kargaya benzer kuş. Atmak. Karga. Sevinç çığlığı atmak. Havalara uçmak. Horoz gibi ötmek.

Sound off synonyms : brags, coo, bellowed, boast, acclaim, cooed, cop out, gasses, bark at, bragged, bellow, complained, caws, cried, barked, rant and rave, hoot, complain, brag, bark, call, calling out, cawing, bellowing, hooping, kvetch, hoop, criticises, crowed, call out, caw, criticise, rant.