Steamrollering türkçesi Steamrollering nedir

  • Ezici.
  • Silindir (motorlu araç olarak).
  • Basmak.
  • Yol silindiri.
  • Ezici güç.
  • Ezmek.
  • Muhalefeti ezmek (pol.).
  • Zorla elde etmek.
  • Silindirle düzlemek.
  • Buharlı silindir.
  • Muhalefeti ezmek.

Steamrollering ingilizcede ne demek, Steamrollering nerede nasıl kullanılır?

Steamroller : Silindir (motorlu araç olarak). Zorla elde etmek. Yol silindiri. Ezmek. Muhalefeti ezmek. Baskı yapmak. Buharlı silindir. Ezici. Basmak. Buharlı yol silindiri.

Steamrollered : Buharlı silindir. Muhalefeti ezmek. Silindirle düzlemek. Zorla elde etmek. Ezici. Yol silindiri. Basmak. Silindir (motorlu araç olarak). Ezici güç. Muhalefeti ezmek (pol.).

Steamrollers : Silindirle düzlemek. Yol silindiri. Ezici güç. Zorla elde etmek. Basmak. Silindir (motorlu araç olarak). Ezmek. Muhalefeti ezmek. Buharlı yol silindiri. Buharlı silindir.

İngilizce Steamrollering Türkçe anlamı, Steamrollering eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Steamrollering ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Bow down : Diz çökmek. Boyun eğmek.

Break into : Hırsızlık yapmak. Tecavüz etmek. Girmek. Hırsızlık amacıyla bir yere girmek. Dalmak. Zorla girmek. Lafa karışmak. Konuşmayı kesmek. Zorla içeri girmek.

Compress : Bir kaç sözcükle anlatmak. Basınç yapmak. Sıkıştırmak. Birkaç sözcükle anlatmak. Kompres. Özetlemek. Bilgisayar, veterinerlik alanlarında kullanılır. Yara veya şiş ve yangıların tedavisinde kullanılan yumuşak ve çoğunlukla sıcak veya soğuk ıslak bez. Kısaltmak.

 

Coin : Değeri, devletin resmi damgası ile garanti edilmiş maden para. Sikke. Para bastırmak. Madeni para basmak. Uydurmak. Bozuk para. Para kazanmak. Para. Tarih, ekonomi alanlarında kullanılır.

Domineers : Zulmetmek. Hakim durumda olmak. Eziyet etmek. Baskı yapmak. Hakimiyeti altına almak. Zorbalık etmek. Baskı altına almak. Hükmetmek. Despotça hükmetmek.

Bear down : Çaba harcamak. Yenmek. Kırmak (direnç). Güç kullanmak. Bastırmak. Gayret etmek.

Pries : Zorla söyletmek. Tecessüs. Başkasının özel yaşamına burnunu sokmak. Dikizlemek. Koparmak. Gözetleme. Kaldıraç. Gözetlemek. Merakla bakmak.

Depress : Canını sıkmak. Düşürmek. Bastırmak. Alçaltmak. Kısmak. Üzmek. Sıkmak. Durgunlaştırmak. İçini karartmak.

Juggernauts : Tır. İnananların önüne atıldığı tekerlekli hint heykeli. Körü körüne feda olunan inanç. Önüne gelen her şeyi yıkan güç. Yıkıcı güç. Büyük kamyon. Körü körüne bağlılık veya dayanılmaz fedakarlık gerektiren bir şey. Dayanılmaz yıkıcı güç.

Steamrollering synonyms : steamrollered, steamroller, damning, mashers, steamrollers, oppressive, flood, crunches, enforce, come on, crushing, brayed, crushes, brays, counterfeited, steam roller, exact, attack suddenly, crunched, wrest, crush out, breaker, bruise, compresses, penetrating power, devastating, crush, pried, overbearing, shattering, wrings, pounders, domineered.