Takt nedir, Takt ne demek

Takt; kökeni fransızca dilinden gelmektedir.

Takt anlamı, tanımı:

Takti : Kesme, parçalama. Aruz ölçüsünde bir dizeyi ölçünün parçalarına göre ayırma.

Takti etmek : Aruz ölçüsünde bir dizeyi ölçünün parçalarına göre ayırmak. parçalara ayırmak.

Taktik : Türlü savaş araçlarını belli bir sonuca ulaşmak amacıyla etkili biçimde birleştirerek ve kullanarak kara, deniz veya hava savaşını yönetme sanatı. İstenen sonuca ulaşmak amacıyla izlenen yol ve kullanılan yöntemlerin tümü. Oyunlarda oyuncunun veya takımlardan herhangi birinin uygulayacağı oyun yöntemi.

Taktik vermek : Çeşitli sorunlarda sonuca ulaşmak için yol ve yöntem göstermek.

Taktikçi : Taktik uygulamasında becrikli olan kimse.

Taktir : Damıtma.

Taktir etmek : Damıtmak.

Taktırma : Taktırmak işi.

Taktırmak : Takma işini yaptırmak.

Konuşma : Dinleyicilere bilim, sanat, edebiyat vb. konularda bilgi vermek için yapılmış olan söyleşi, konferans. Konuşmak işi. Görüşme, danışma, müzakere.

Davranma : Davranmak işi.

Yerinde : Durumunda. İyi, yeterli. Zamanı, yeri uygun düşerek, gerektiği biçimde.

Veya : Olacağı sanılan, seçime bırakılan şeyler ikiden çok olduğunda kullanılan bir söz. Ayrı olmakla birlikte aynı değerde tutulan iki şeyi anlatan kelimelerden ikincisinin önüne getirilen söz, yahut.

 

Takta gecesi : Gerdekten iki gün önceki gece.

Taktak : Takunya. Zararlı hayvanların tarlaya girmesini önleyen tokmaklı fırıldak. Küçük, bakır bakraç. Ayakkabı çekici : Taktak ile çivileri ez. Kapı tokmağı. Kirli giysileri yıkamaya yarayan tahta tokmak.

Taktaka : Takunya.

Taktaka yapmak : Araştırmak, soruşturmak : İşini görmek için taktaka yapayım.

Taktakacan : Ağaçkakan

Taktakcı : Marangoz.

Taktakı : Ağaçkakan. Çok zayıf (kimse).

Taktakıhelva : Kozhelva.

Taktakılamak : Oranlamak, kestirmek.

Taktaki : Keçeden yapılmış külah.

Takt ile ilgili Cümleler

  • Taktığın güzel bir kravat.
  • Ali emniyet kemerini geri taktı.
  • Ali güneş gözlüğünü taktı.
  • Ali arabaya atladı ve onu vitese taktı.
  • Evime güneş panelleri taktığımdan beri elektrik faturam yarı yarıya azaldı.
  • Ali siyah takım elbisesini giydi ve beyaz kravatını taktı.
  • Taktığım kolyeyi bana teyzem verdi.
  • Ali sırt çantasını taktı.
  • Taktığın kravattan nefret ediyorum.
  • Taktiklerimizi değiştirmek zorunda kaldık.
  • Taktik işe yaradı.
  • Taktiksel olarak doğrulardan kaçınabilirsiniz ama yalana tevessül etmemeniz lazım.
  • Ali anahtarı kilide taktı.

Diğer dillerde Takt anlamı nedir?

İngilizce'de Takt ne demek? : [Takt (der) ] n. meter, recurrent beat in poetry or prose; rhythm, bar, regular pulse or accent (in music, etc.); tact, finesse, manners

Almanca'da Takt : Zartgefühl

Rusça'da Takt : n. такт (M), тактичность (F)