Tantrum türkçesi Tantrum nedir

  • Sinir.
  • Öfke nöbeti.
  • Aksilik.
  • Sinir krizi.
  • Bağırıp çağırıp tepinme (hiddetten).

Tantrum ile ilgili cümleler

English: You never know when he's going to throw another tantrum.
Turkish: Onun ne zaman sinir krizi geçireceğini hiçbir zaman önceden kestiremezsin.

Tantrum ingilizcede ne demek, Tantrum nerede nasıl kullanılır?

Fly into a tantrum : Babaları tutmak. Heyheyleri tutmak.

Temper tantrum : Özellikle küçük çocukların herhangi bir şeyi yapmaları engellendiği zaman gösterdikleri güçlü ve olağanüstü kızgınlık. Öfke krizi. Öfke nöbeti.

Tantrums : Bağırıp çağırıp tepinme (hiddetten). Sinir. Öfke nöbeti. Aksilik. Sinir krizi.

Tantra : İnsanın birliğini sağlıklı gelişimi ve hinduizm ve putperestliğin mudras ve mantra ve erotik ayin gibi mistik yada sihirli öğelerini içeren unsurları birleştiren görünür dünya için manevi sistem. Törensel faaliyetler ve törensel ibadet üzerine sanskritçe yazılmış hindu yada budist mistik veya büyü edebiyatı.

Tantric : Tantra ile ilgili. Bir hindu veya budist tantra'ya ait.

Tantalite : Tantalit.

Tantrism : Hinduizm ve budizm'de temeli sembolik el hareketleri ve erotik ayinler olan akım. Tantrizm. Tantra.

Tantalise : Gösterip vermemek. Umutlandırıp vermemek. Boş ümitler uyandırmak (birinde). Umutlandırmak. Boşuna ümit vermek. (sahip olamayacağı bir şey için birinin) iştahını kabartmak. Umut uyandırıp kıvrandırmak. Gösterip de vermemek. Boş ümitler uyandırmak.

 

Tantaliser : Sataşan. Alay eden. Provoke eden. Eziyet eden.

Tantalisingly : Kıvrandırarak. Tahrik ederek. Hayal kırıklığına uğratarak. Kızdırarak. Sataşarak. Umut verip kıvrandırarak. Kışkırtarak. Gösterip de vermeyerek.

İngilizce Tantrum Türkçe anlamı, Tantrum eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Tantrum ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Awkwardness : Sakarlık. Acemilik. Terslik. Uygunsuzluk. Münasebetsizlik. Eli işe yakışmazlık. Kullanışsızlık. Yakışık almayan. Beceriksizlik.

Contrariety : Karşıtlık. Terslik. Zıtlık. Uyuşmazlık. Tezat. Aykırılık. Muhalefet.

Boundary : Ara hattı. Had. Son. Kenar. Çeper. Limit. Hudut. Sınır.

Irksome : Sıkıcı. Bezdirici. Yorucu. Bıktırıcı. Kıl. Can sıkıcı. Usandırıcı.

Scene : Heyecan. Görünçlük. Bir ya da daha çok çekim içinde gerçekleştirilen, aynı kişileri aynı bezem içinde gösteren, çekim ile ayrım arasında yer alan film parçası (bazen çekim yerine de kullanılır). tv. bir televizyon oyununun, aynı kişileri aynı bezem içinde veren bölümü. sinema/tv. dış dünyanın film ya da televizyon oyununda yer alan herhangi bir görünüşü. işliğin, düzlüğün, üzerinde bezem kurulmuş, çalışma yapılan bölümü. Manzara. Tablo. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Sahne. Olay. Mizansen. Oyunluk.

Irritating : Rahatsız etme. Sinir bozucu. Kaşındıran. Tahrik edici. Sinirlendiren. Sinirlendirici. Kızdırıcı. Sinirlendirme. Kaşındırıcı.

 

Crustiness : Terslik. Somurtkanlık. Suratsızlık. Huysuzluk. Sinirlilik. Asabi veya suratsız olma niteliği. Kabukluluk.

Fit : Uydurmak. Yetenekli. Uygun. -e uygun olmak. Gitmek. Sağlıklı. Yeterli. Yerinde. Girmek. Layık.

A fit of nerves : Sinir buhranı.

Crossness : Kızgınlık. Çaprazlık. Huysuzluk. Terslik.

Tantrum synonyms : angers, attack of nerves, fit of hysterics, wobbler, crabbier, bile, tantrums, ill temper, wobblers, contretemps, crabbiest, arse, fiber, biles, bad luck, bad temper, incensement, emotional outburst, biliousness, fibre, furies, equanimity, nerve, crabbedness, eruption of rage, distemper, anger, conniption, nervous breakdown, brain storm, contrariness, crabby, temper tantrum.

Tantrum ingilizce tanımı, definition of Tantrum

Tantrum kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A whim, or burst of ill-humor. An affected air.