Thro türkçesi Thro nedir

Thro ile ilgili cümleler

English: "How did you get in here?" "I climbed in through the window."
Turkish: "Buraya nasıl girdin?" "Pencereden tırmandım."

English: A ball flew in through the window.
Turkish: Bir top uçarak pencereden içeri girdi.

English: A beam of sunlight came through the clouds.
Turkish: Bulutların arasından güneş ışığı demeti geldi.

English: A baseball came flying through the window.
Turkish: Bir beyzbol topu pencereden uçarak geldi.

English: A band led the parade through the city.
Turkish: Bir grup kentin içinden geçit açtı.

Thro ingilizcede ne demek, Thro nerede nasıl kullanılır?

Throat : Oyuk damlalık. Boğum. Ümük. Spaut. Oluk. Boğaz. İmik. Gerdan. Gırtlak. Dar geçit.

Throat cancer : Gırtlak kanseri.

Throat protector : Boğaz koruyucusu.

Throat swab : Boğaz bezi. Boğazdaki bakterileri kontrol etmekte kullanılan cihaz. Boğaz sürüntüsü. Boğaz pamuğu.

Throated : Boğazlı. Belli bir boğazı olan (birleşik olarak kullanılan).

Throats : Gırtlak. Dar geçit. Oluk. Boğaz.

Throatiest : Gırtlaktan gelen (ses). Gırtlaksı. Gırtlağından konuşan.

Throb with pain : Ağrımak.

Throatier : Gırtlaksı. Gırtlağından konuşan. Gırtlaktan gelen (ses).

 

Throaty : Gırtlaktan gelen (ses). Gırtlaksı. Gırtlağından konuşan.

İngilizce Thro Türkçe anlamı, Thro eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Thro ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

On account of : Dolayısıyla. Sebebiyle. -den ötürü. Namına. Dolayısı ile. -den dolayı. Dolayı. Nedeniyle. İçin.

Flip : Çevirmek. Kafayı çizmek. Aklını kaçırmak. Kafayı yemek. Çıldırmak. Fiske atmak. Çevirmek (sayfa veya disk vb). Çılgına dönmek. Çevirmek (sayfa, disk).

Base upon : Dayamak. Dayandırmak. Temele dayandırmak.

Bypasses : Pas geçmek. Atlamak. Uğramadan geçmek. Bertaraf etmek. Uğramamak. Yanından geçmek. Boş vermek. Dolambaçlı yoldan gitmek. İkinci yol yapmak.

Through the agency of : Aracılık. Aracılığı ile. Vasıtasıyla. Aracılığıyla.

For : -dir. Şerefine. Diye. -e elverişli. Nedeniyle. -dır. -e. Olarak. Yönünden.

Juggle : Yer değiştirmek. Hokkabazlık etmek. Yolsuzluk yapmak. Üzerinde değişiklik yapmak. Hokkabazlık yapmak. Hile yapmak. El çabukluğu ile marifet yapmak. Aldatmak. Dengelemek. Oynamak.

Throw in : İlave etmek. Bedavadan katmak. Birbirine geçirmek (dişli vb.). (satılan bir şeyin yanında bir şeyi ücretsiz) vermek. Yandışı atışı. Eklemek. Dahil etmek. Taç atışı. Cabası olarak vermek.

Through and through : Her yönden. Tümüyle. Tepeden tırnağa. Sapına kadar. Tekrar tekrar gözden geçirerek. Bütün bütün. Su katılmadık. Baştan aşağı.

Thro synonyms : deep six, flap down, on his coat tails, leaner, bowling, by means of, circumvent, slam, fling, jettison, slap, soundly, hurl, owing to, abuts, together, dishing, bear, heaving, straight, abides, de, be tolerant of, arrive, bedaubing, abide, abided, because, altogether, come through, bodily, budded, apply.

 

Thro zıt anlamlı kelimeler, Thro kelime anlamı

Stand still : Kımıldamadan durmak. Hareketsiz durmak. Hareketsiz kalmak. Kıpırdamamak. Hareket etmemek. Kımıldamamak.

Disengage : İlgisini kesmek. Kurtarmak. Kavramayı boşaltarak güç iletimini kesme işlemi. Boşa almak. Bağlantısını kesmek. Kurtulmak. Salıvermek. Affetmek. Geri çekilmek (askeri terim). Çözmek.

Switch off : Bırakmak. (düğmeye basıp) söndürmek. Devreyi kesmek. Elektrik akımını kesmek. Kapamak. Kapatmak. Devreyi açmak. Söndürmek. Akımı kesmek.

Thro antonyms : switch on.