Throated türkçesi Throated nedir

  • Belli bir boğazı olan (birleşik olarak kullanılan).
  • Boğazlı.

Throated ingilizcede ne demek, Throated nerede nasıl kullanılır?

Black throated diver : Kuşlar (aves) sınıfının, dalgıç kuşları (gaviiformes) takımının, dalgıç kuşugiller (gaviidae) familyasından, kuzey palearktik bölge ve kuzey amerika'da dağlık, fundalık yerlerde bulunan, 70 cm kadar boyda, tüyleri kara, ak, kül kahverengi karışık, göçmen bir kuş türü. Kara gerdanlı dalgıç.

Red throated diver : Kuşlar (aves) sınıfının, dalgıç kuşları (gaviiformes) takımının, dalgıç kuşugiller (gaviidae) familyasından, 60 cm kadar uzunlukta, kuzey avrupa ve kuzey amerika denizlerinde yaşayan, kara, beyaz ve kahverengi karışık renkli göçmen bir kuş türü. pas rengi gerdanlı dalgıç. Kızıl gerdanlı dalgıç. Pas gerdanlı dalgıç.

Red throated pipit : Ötücü kuşlar (passeriformes) takımının, kuyruksallayangiller (motacillidae) familyasından, avrupa ve asya bataklıklarında yaşayan, türkiye'de göç esnasında görülen, 17 cm kadar uzunlukta, sırtı çizgili, gerdanı pas renginde, böcek ve tohumlarla beslenen bir tür. al gerdan incir kuşu. Kızıl gerdanlı incir kuşu.

Throat cancer : Gırtlak kanseri.

Throat protector : Boğaz koruyucusu.

Ear nose throat specialist : Kulak burun boğaz uzmanı. Üst solunum sistemi (kulak burun boğaz) ile ilgili hastalıkların tedavisiyle ilgilenen doktor.

 

Throat swab : Boğazdaki bakterileri kontrol etmekte kullanılan cihaz. Boğaz bezi. Boğaz pamuğu. Boğaz sürüntüsü.

Where is the nearest throat specialist : En yakın boğaz uzmanı nerede.

Cut throat : Ölüm saçan. Zalim ve canavar ruhlu kimse. Acımasız. Kalpsiz. Öldürücü. Canavar ruhlu. Katil.

Deep throat : Penisin gırtlağa kadar alınması. (argo terim) fellatio (fellatio hakkında olan pornografik filmden alınan). Penisin ağıza alınması.

İngilizce Throated Türkçe anlamı, Throated eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Throated ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Cormorants : Tepeli karabatak. Yırtıcı. Karabatak. Obur.

Freeliver : Bol bol yiyip içen. Keyfine düşkün.

Gourmand : Açgözlü. Doymayan kimse. Ağzının tadını bilen kimse. Boğazına düşkün. Pisboğaz. Obur kimse. Çok yiyen. Obur. Gurme.

Polo neck : Balıkçı yaka. Boğazlı yaka. Polo yaka.

Gourmands : Pisboğaz. Ağzının tadını bilen kimse. Obur. Boğazına düşkün. Açgözlü. Çok yiyen. Gurme. Doymayan kimse. Boğazına düşkün kimse.

Necked : Boyunlu. Yakalı. Belli bir boyun türü olan (örn.: kısa boyunlu).

Cormorant : Kuşlar (aves) sınıfının, kürek ayaklılar (pelecaniformes) takımının, karabatakgiller (phalacrocoracidae) familyasından, avrupa, asya, afrika, avustralya ve kuzey amerika'nın deniz, ırmak, göl kenarlarında toplu halde yaşayan, 36 cm kadar boyda, bütün tüyleri kara olan bir tür. Tepeli karabatak. Karabatak. Yırtıcı. Obur.

Gluttonous : Harın. Obur. Boğazına düşkün. Pisboğaz. Açgözlü.

Throated zıt anlamlı kelimeler, Throated kelime anlamı

Neckless : Boyunsuz. Boğazsız.