Tib türkçesi Tib nedir

Tib ile ilgili cümleler

English: Ali and Mary aren't at all compatible.
Turkish: Ali ve Mary hiç uyumlu değiller.

English: "Tom, do you know what kind of script this is?" "Probably Tibetan, but I can't read a bit of it."
Turkish: "Tom, bunun ne tür bir yazıt olduğunu biliyor musun?" "Muhtemelen Tibet, ama ondan bir parça okuyamıyorum."

English: A man who smacks his wife around is contemptible.
Turkish: Karısına tokat atan adam adidir.

English: Ali and Mary realized that they weren't really compatible.
Turkish: Ali ve Mary gerçekten uyumlu olmadıklarını fark ettiler.

English: The black and white bears living in the mountains in China and Tibet are called 'pandas'.
Turkish: Çin ve Tibet dağlarında yaşayan siyah ve beyaz renkli ayılara "panda" denir.

Tib ingilizcede ne demek, Tib nerede nasıl kullanılır?

Tiber : İtalya'da bir nehir. Tiber nehri.

Tiberian : Tiberias şehrine ait. Tiberias'a ait (israil'de bir şehir).

Tiberias : İsrail'de bir şehir.

Tiberias hot springs : Tiberias kaplıcaları. Tiberias'ta bulunan ve hastalıkların iyileşmesine yardımcı olan materyaller içeren sıcak su kaynakları.

Tiberius : Tiberius caesar augustus (42 b.c.-37 a.d.). Ms. 14'ten 37'ye kadar roma imparatoru. Augustus'un damadı.

Tibeto burman : Tibet burman dil ailesi.

 

Tibia : Tibya. Kavalkemiği. İncik kemiği. Kaval kemiği.

Tibetan terrier : Tibet teriyeri. Tibet’ten köken alan, tibet kökenli pek çok ırkın kökenini oluşturan, bir teriyerden çok çoban köpeğine benzeyen, vücudu kare şeklinde, orta boy, kıvrak ve dayanıklı, ayak yapısı ırka özgü geniş, yayvan, yuvarlak bir kar ayakkabısı gibi işlev gören ve karda yürürken batmasını önleyen, kürkü çift katmanlı, üst tabaka düz veya dalgalı ince tüylerden, alt tabaka ise yumuşak yün benzeri tüylerden oluşan, tüyleri genelde uzun ve baş bölgesindeki tüyleri yüzünü kapatan, yavrularda tüyleri tek tabakalı, daha kısa ve yumuşak, her renk ve renk kombinasyonlarında olabilen, kuyruğu tüylü ve vücut üzerinde kıvrık biçimde taşıyan, bekçi köpeği olarak ve insanlara eşlik etmesi için yetiştirilen köpek ırkı.

Tibetan spaniel : Tibet spanyeli. Tibet’ten köken alan, pekingese, pug ve japon spanyeli ırklarından geliştirildiği düşünülen, eski tibet’te kutsal sayılan, pekingese'e çok benzeyen, fakat yüzü hafif daha uzun, tüyleri daha seyrek ve gözlerin kenarında fazladan deri bulunmayan, boyun bölgesinde tüyleri daha uzun, rengi tek renkli, çok renkli veya gölgeli, altın, krem, boz, kızıl, beyaz, siyah veya siyah-ten rengi olabilen, ayakları ırk özelliği olarak tavşan ayağına benzeyen ve hızlı ve kıvrak hareket etmesini sağlayan, yüksek bir yerde durup çevresini gözlemekten zevk alan, son derece zeki, neşeli, canlı ve güvenilir yapıda, bekçi köpeği olarak da yetenekli fakat günümüzde popüler pet ve gösteri köpeği olarak yetiştirilen köpek ırkı.

Tibettan : Tibetli.

 

İngilizce Tib Türkçe anlamı, Tib eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Tib ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Computer memory unit : Bilgisayar bellek ünitesi.

Cellula : Selüla. Küçük oda. Organizmanın canlılığını kendi başına sürdürebilen, bölünüp çoğalabilen ve dışarıdan aldığı maddeleri özümleyebilen en küçük birimi. çekirdek ve sitoplazmadan oluşan hücre içerisinde canlılığını sürdürebilen organeller bulunurlarsa da bunların yaşaması hücrelerin canlılığını devam ettirmesine bağlıdır.

G : Bin dolar. Tanrı aşkına. Gramın simgesi. Çekim. İngiliz alfabesinin yedinci harfi. Gaussun simgesi. Sol. Sol (müzik terimi). Herif. Tanrım.

Cellule : Selül. Kanat çatısı. Gözecik. Hücrecik.

Closeting : Gizli oda. Bir odada özel görüşmek. Helataşı. Dolap. Alafranga helataşı. Odaya kapatmak. Tuvalet. Gömme dolap (gardırop işlevi gören sandık odası gibi). Klozet.

Tb : Tüberküloz. Terbium. Terbiyumun simgesi. Nadir bulunan metalik kimyasal element.

Compartment : Kompartman. Kısım. Bölme. Göz. Kompartıman. Alan. Bölüm. Bölge. Bölüntü.

Celling : Oda (manastır vb içinde). Cep. Göz. Pil. Küçük oda. Ünite. Göze. Oda.

Cellular : Selüler. Hücreli. Gözenekli olan. Gözeli. Hücresel. Gözenekli. Fizik, kimya alanlarında kullanılır. Cep telefonu. Gözelerden dizilmiş biçimde bir yapı gösteren. Gözesel.

Cells : Petek gözü. Toplumdan kaçan kimsenin kapandığı evi. Hücreler. Pil. Oda (manastır vb). Göz.

Tib synonyms : petabyte, pib, pb, tebibyte, pebibyte, gibibyte, gigabyte, cell, cabin, gb, cabining, terabyte, closets, bull pen, cadre, alcove, cabins, alcoves, gib.