Water hemisphere türkçesi Water hemisphere nedir

  • Coğrafya alanında kullanılır.
  • Denizler yarımyuvarı.
  • Yeni zelanda ve fransa'nın batı kıyıları yakınında yer alan iki noktanın kuzey ve güney eksenuçları olmaları varsayımına göre çizilen eşlekle oluşturulan iki yarımyuvardan denizler oranının en yüksek düzeye ulaşmış olanı.

Water hemisphere ingilizcede ne demek, Water hemisphere nerede nasıl kullanılır?

Water : Göz sulanmak. Kimyasal formulü h2o olan, 4o c’de maksimum yoğunluğa ulaşan, sıvı, gaz veya buz olarak dünya yüzeyinin % 70,8’ini kaplayan bileşik. Suluboya. Su. Ağız sulanmak. H2o; yer yüzeyinin en büyük bölümünü oluşturan, kimyaca çok kalımlı, renksiz, kokusuz, tatsız sıvı. Su vermek. Harelemek. Sulanmak.

Hemisphere : Yeryuvarının eşlek ya da bir öğlen çemberiyle bölündüğü iki eşit parça: kuzey, güney ya da batı, doğu yarımyuvarı. Yarıküre. Yarımyuvar. Yarımküre. Yarım küre. Coğrafya, uzay alanlarında kullanılır. Dünya yüzeyinin ekvatorla ayrılan yarısı. Merkezden geçen bir düzlemle, (çoğu zaman eşlek düzlemi) ikiye bölünmüş olarak düşünülen kürenin her bir parçası. Beyin yarısı. Hemisfer.

Water activity : Su etkinliği. Su aktivitesi. Serbest su. Bir gıda maddesinin su buharı basıncının, aynı sıcaklıktaki damıtık suyun buhar basıncına oranı, aw.

 

Water agreement : Su sözleşmesi. Su anlaşması. Su kaynaklarıyla ilgili olarak yapılan anlaşma.

Water ampoule : Su sıkılama torbacığı.

Water and sewage department : Şehirlerde kanalizasyon sistemi ve evlere su bağlanması işlerinden sorumlu birim. Su ve kanalizasyonu departmanı.

İngilizce Water hemisphere Türkçe anlamı, Water hemisphere eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Water hemisphere ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Afforestation : Orman yetiştirme. Bir bölgenin ağaçlandırılması. Türlü nedenlerle yok olmuş eski ormanların eksikliğini gidermek için, elverişli yörelerde, insan eliyle yeni orman alanları yaratma. Ağaçlandırma. Ormanlaştırma.

Agricultural specialisation : Tarımsal özelleştirme. Herhangi bir bölgede, yetişme koşulları ve tecim olanaklarının çok elverişli olması nedeniyle, tarımsal girişimlerin bir ya da birkaç ürüne dayandırılması yöntemi.

Air route : Günümüzde, özellikle yolcu taşımacılığında çok kullanılan ve yeryüzünün her yanını havalimanlarıyla birbirine bağlayan yoğun ulaşım ağı. Uçuş rotası. Havayolu.

Aluvial terrace : Gençleşmeyle güç kazanan akarsuların yataklarını yeniden derinleştirerek koyak tabanı içine gömülmeleri sonunda oluşan ve bu yeni yatağın iki yanında kalan az eğimli, asılı düzlük, bk. gençleşme. Akarsu sekisi.

Abrasion platform : Aşınan ve karaya doğru gerileyen bir yalı yarın yerinde oluşan, denize doğru azıcık eğimli yerey. Dalga aşındırması düzlüğü. Dalga aşındırma düzlüğü.

Aluvial coast : Lığ yığıntılı kıyı. Genellikle alçak kıyılarda, dalga ve akarsuların ortaklaşa oluşturdukları birikinti düzlüğü.

 

Adventife cone : Yan koni. Bir yanardağ ana konisi üzerinde ikincil bacalardan çıkan lavların oluşturduğu küçük tepecikler.

Agricultural co operative : Çiftçilerin tarım yaşamında kurdukları, çeşitli amaçlara yönelik işbirliğine dayanan ortaklık. Tarım kooperatifi.

Alluvial deposit : Lığ. Alüvyon. Akarsuların taşıyıp yığdıkları mil, kil gibi çok ince taneli öğelerle, kum ve çakılların karışımıyla oluşan yığın.

Agrarian geography : Tarım coğrafyası. İnsan coğrafyasının, tarımsal çalışma koşullarını, çeşitli iklim bölgelerinin ana tarımsal ürünlerini ve bunların o ülke ya da ülkeler ekonomisindeki yerini inceleyen bölümü.

Water hemisphere synonyms : agricultural production, aboriginal population, ageing of the population, age pyramid, abandoned meander, altimetric profile.