Within türkçesi Within nedir

Within ile ilgili cümleler

English: A blood clot is good when it occurs on the skin and bad when it occurs within the body.
Turkish: Bir kan pıhtısı cilt üzerinde ortaya çıktığında iyidir ve vücut içinde ortaya çıktığında kötüdür.

English: Ali did everything within his power to save the children that were trapped in the burning building.
Turkish: Ali yanan binada sıkışmış çocukları kurtarmak için gücü dahilinde her şeyi yaptı.

English: Ali beat Mary to within an inch of her life.
Turkish: Ali onun hayatının her anında Mary'yi dövdü.

English: According to schedule, this task should be finished within this week.
Turkish: Plana göre, bu iş bu hafta içinde bitirilmeli.

English: Ali did everything within his power to keep Mary from being elected president of the student council.
Turkish: Ali Mary'nin öğrenci konseyi başkanı seçilmesini önlemek için gücü dahilinde her şeyi yaptı.

Within ingilizcede ne demek, Within nerede nasıl kullanılır?

Within 2sls : Within 2sls. Grup içi iki aşamalı en küçük kareler.

Within 2sls estimator : Gruplar içi 2sls tahmincisi.

Within 3sls estimator : Gruplar içi 3sls tahmincisi.

 

Within a given period : Belli bir zaman diliminde. Verilen belli bir süre dahilinde. Verilen süre içinde. Belirlenmiş bir süre içinde.

Within a month : Bir ay içinde. Bir aya kadar. Bir aylık bir zaman diliminde.

Within doors : Evde. İçeride. İçerde.

Within and without : İçeriden ve dışarıdan.

Within an inch of : İle burun buruna. Ramak kala. -in eşiğinde. Pek yakın.

Within call : Seslenildiği zaman duyulabilecek uzaklıkta.

Within cognizance : İlgi dahilinde. Kavrama dahilinde. Farkında olma dahilinde.

İngilizce Within Türkçe anlamı, Within eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Within ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

From the inside : İçerden. İçten.

Bitterly : Keskin olarak. Acı olarak. Acı acı.

Including : İçeren. Dahil olmak üzere. Kapsayan. Şamil. Kapsama. Havi. İçerme. Dahil.

Interior : İç dünya. İç kesim. İçteki. İçerisi. Dahili. İç, iç taraf. iç tarafta bulunan. Dahil.

Thru : -e kadar. -den. Baştan başa. Dayanmak. Sürmek. Bir uçtan bir uca. Direkt. Atlatmak. Yüzünden.

Outset : Dışa doğru. Baş. Başlangıç.

Contained : Tutulan. İle sınırlı. Bastırılmış. Oluşmuş. Kapsama giren. Dahil. Kapsanan. Kontrol altında tutulan.

Inner : Manevi. Saklı (anlam vb). Nişan tahtasında ortanın bir üstü. Deruni. Dahili. İçsel. Merkeze en yakın. Gizli. Ruh.

From within : Belirli bir zaman içinde. Belirli bir mesafe yakınlıkta. İçten.

Indoor : İç mekanlarda yapılan. Dahili. Yapı içi. İç mekanlara uygun. Ev içi. Kapalı mekan. Ev içinde olan. Ev içinde yapılan. İç mekanlarda kullanılan.

Within synonyms : mongst, domestics, secretly, inboards, mentally, bowel, breast, intra, innards, inward, guts, inland, sub, through, interiorly, slowly, included, in, across, from inside, from among, inwards, outsets, endon, inly, indoors, wherethrough, into, among, withins, inboard, in captivity, thro.

 

Within zıt anlamlı kelimeler, Within kelime anlamı

Outside : Ötesine. Dış taraf. En fazla miktar. Dışında. Dış. Dıştan. Dışarısı. Dışına. Dış (taraf). Açık havada olan.

Within ingilizce tanımı, definition of Within

Within kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Inside of. In the inner or interior part of. Not without. In the inner part. Inwardly. Internally. As, within doors.