Import türkçesi Import nedir

  • İçeri aktarmak.
  • İfade etmek.
  • Önemi olmak.
  • Bilgisayar alanında kullanılır.
  • İthal.
  • Dışalım.
  • Dışarıdan almak.
  • Getirtmek.
  • İçeri aktarım.
  • İthal malı.
  • Sokmak.
  • Belirtmek.
  • İthal etmek.
  • Etkilemek.
  • İma etmek.

Import ile ilgili cümleler

English: Do you think we should import rice from the U.S.?
Turkish: Sence Abd'den pirinç ithal etmeli miyiz?

English: Japan began to import rice from the United States.
Turkish: Japonya, Amerika'dan pirinç ithal etmeye başladı.

English: Japan has to import most of its raw materials.
Turkish: Japonya ham maddelerinin çoğunu ithal etmek zorunda.

English: Different countries import many goods.
Turkish: Farklı ülkeler, pek çok mal ithal etmektedirler.

English: I can only import GIF files.
Turkish: Sadece GIF dosyalarını ithal edebilirim.

Import ingilizcede ne demek, Import nerede nasıl kullanılır?

Import based on special agreements : Nato altyapı ve kıyıötesi harcamaları kapsamında yapılan ve “ithalat” yönetmeliği’nce düzenlenen dışalım türü. Özel anlaşmalara dayanan dışalım.

Import certificate : İthalat belgesi. İthalat izin belgesi. İthalatçı belgesi.

Import commerce : İthalat ticareti.

Import credit : İthalat kredisi. Akreditif kredisi. İthal kredisi. Akreditif.

Import custom lists : Özel listeler al.

 

Import handicap : İthalat engeli.

Import duty : Giriş vergisi. Yabancı ülkelerden getirilen mallara uygulanan vergi. İthal vergisi. Bir ülkeye giren mallardan alınan vergi. bk. gümrük vergisi, çıkış vergisi. İthalat resmi. İthal resmi. İthalat vergisi. İthal harcı.

Import licence : İthalat lisansı. İthal ruhsatı. İthal izni. İthal lisansı.

Import excel data : Excel verisi al.

Import excise tax : İthalat gider vergisi. İthalattan alınan gider vergisi. Dıştan alımda uygulanan gider vergisi. İçalım vergisi.

İngilizce Import Türkçe anlamı, Import eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Import ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Amounted : Toplama ulaşmak. Miktarında. Eşit olmak. Sonuca varmak. Bedelinde. Tutarındaki. Anlamına gelmek.

Engrafting : Aşılamak. Dikmek. Yerleştirmek.

Accent char : Vurgu karakteri.

Concern : İlgilendirmek. İş. Kaygılandırmak. İlgili olmak. Alakadar etmek. Şirket. İlgi. Ait olmak. Hakkında olmak. Endişe.

Embeds : İçine katmak. İyice yerleştirmek. Kafasına sokmak. İçine oturtmak. Oturtmak. Gömmek. Yerleştirmek. Kakmak. Gömülmek.

Case : Örnekolay. Mahfaza. Görüş. Hukuksal olay. Tuhaf tip. Husus. Kılıf. Sorun. Dava.

Accelerator key : Kısayol tuşu. Hızlandırma tuşu. Hızlı erişim tuşu. Belirli işlemler yapmak için hızlı erişim sağlayan tuş dizisi. Hızlandırıcı tuş. İvmelendirme tuşu.

Engrafts : Yerleştirmek. Aşılamak. Dikmek.

Colour : Renklendirmek. Renk duyumu. Gerçek yüz. Renk. Çarpıtmak. Boyamak. Nüans. Renk vermek. Yüz rengi.

Dictated : Dikte edilmiş. Söyleyerek yazdırmak. Belirlemek. Emretmek. Zorla kabul ettirmek. Dikte etmek.

 

Import synonyms : trade good, defining, amount, breathed, bring, bite, connoting, accent bar, abbreviate, counted, carry weight, hint, conceive, embroils, mattered, access control entry, weighed, give somebody to understand, denoting, merchandise, adumbrating, implicated, hint at, ac adapter, drive at, embed, affect, call up, absolute loader, importations, denoted, breathes, drives.

Import zıt anlamlı kelimeler, Import kelime anlamı

Export : İhracat. İhraç etmek. Yurtdışına satmak. Dışsatım. İhracat yapmak. İhraç malı. Dışarıya mal göndermek. Dışarıya yollamak. Götürmek. Dışarıya vermek.

Import ingilizce tanımı, definition of Import

Import kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Merchandise imported, or brought into a country from without its boundaries. To purport. To bring in from abroad. To signify. To be of moment. Especially, to bring (wares or merchandise) into a place or country from a foreign country, in the transactions of commerce. Generally in the plural, opposed to exports. Opposed to export. We import teas from China, coffee from Brasil, etc. To introduce from without.