Adherents türkçesi Adherents nedir

Adherents ile ilgili cümleler

English: The Mormons have outlawed polygamy, but some adherents still practice it.
Turkish: Mormonlar çok eşliliği yasakladılar ama bazı yandaşları bunu hala uyguluyorlar.

English: Adherents of various religions live in Belarus.
Turkish: Belarus'ta çeşitli dinlerin taraftarları yaşıyor.

Adherents ingilizcede ne demek, Adherents nerede nasıl kullanılır?

Adherent : Yapışkan. Yapışan. Taraftar. Bağlı olan. Yandaş. Yapışık. Bağlı. Destekleyen.

Adherently : Yapışmış bir biçimde. Sarılan bir şekilde. Yapışmış bir şekilde. Yapışkan bir şekilde.

Adherence : Vefa. Sadakat. Bireylerin kendilerini bir topluluk, toplumsal kesim ya da kümenin üyesi saymaları. Tutunma. Uyma. Bağlı olma. Katılma. İltihak. Bağlılık. Yapışma.

Coating adherence : Örtü tutması. Kaplama tutması.

Macula adherens : Desmozom. Makula aderens.

Adhere to : Sıkıca yapışmak. Sıkıca yapıştırmak. -e yapışmak. Bağlı kalmak. Yapıştırmak. Bir şeyi saplantı gibi benimsemek. -e sadık kalmak. Bağlı olmak. Sadık kalmak.

Adhere : Bitiştirmek. Üyesi olmak. Bağlı kalmak. Katılmak. Bağlanmak. Yapışmak. İltihak etmek. Bağlı olmak. Girmek.

 

Adherers : Destekçi. Aldatmayan ya da bağlı olan kimse. Sadık.

Zonula adherens : Ara bağlantı. Zonula aderens. Hücreleri birbirine bağlayan, hücreler arasındaki glikokalikste siyalik asit bulunan kemer biçimindeki bağlantı, zonula aderens. zonula okludens adı verilen sıkı bağlantıların hemen altında bulunurlar.

Paint adherence : Boya tutması.

İngilizce Adherents Türkçe anlamı, Adherents eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Adherents ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Seconder : Bir kanun taslağını destekleyen kimse. İkincil.

Votary : Ateşli taraftar. Kendini dine adamış. Kendini bir şeye adamış kimse. Düşkün. Kendini adamış kimse.

Clinging : Sıkı. Ahtapot gibi. Sıkan. Çok bağlı. Sarılan. Tırmanma. Yapışan giysi. Tırmanış. Dar.

Appertaining : İlişkin. İlgili olan. -e ait. Ait olan. Alakadar. İlgili olarak. İlgili. -e ilişkin.

Espousers : Evlenme sözü veren. Evlenen kimse. Kabullenen. Evlenen. Bir fikri veya ilkeyi destekleyen kimse. Bir dava uğruna mücadele eden kimse. Benimseyen.

Affined : Yakın ilişkili. Zorunlu. Mecbur. Yakın ilişkili veya bağlı.

Absolutist : Saltıkçı. Saltçı. Mutlakçı. Mutlakiyetçi. Mutlakiyeçi.

Druse : Billurcuklarla kaplı oyuk. Bitkilerdeki inorganik artıkların, kalsiyum tuzları ve silikanin anhidritleri şeklinde birikmesi sonucu meydana gelen kristal şeklindeki yapı. Bitkilerdeki inorganik artıkların, kalsiyum tuzları ve silikanın anhidritleri biçiminde birikmesi sonucu meydana gelen ve kalsiyum oksalattan oluşan yıldız biçimindeki kristal yapı. Dürzi. Druz.

Adhered : Sadık. Katılmak. Bitiştirmek. Yapışmak. Bağlanmak. Bağlı kalmak.

 

Adhesive : Sıvışık. Özdekleri, gereçleri birbirine kimyasal ya da fiziksel olarak bağlayan ya da yapıştıran herhangi bir özdek. Zamk. Değişik bir özdeğe, fiziksel kuvvetlerle tutunup kalabilen ya da bu özelliği ile iki ayrı özdeği birbirine tutturabilen özdek. Bant. Filmin yapıştırılmasında kullanılan sıvı yapıştırıcı. Fizik, kimya, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Yapıştırıcı.

Adherents synonyms : manichee, arminian, tantrist, mithraist, kabbalism, ismaili, hinayanist, ismailian, amoralist, mahayanist, aristotelean, zen buddhist, neoplatonist, socinian, mahdist, clericalist, agglutinate, anchored, satanist, advocates, ecclesiasticism, donatist, conjoint, appendant, exponent, cemented, encouragers, clammiest, clingiest, monophysite, shintoist, partizans, emplastic.

Adherents zıt anlamlı kelimeler, Adherents kelime anlamı

Leader : Bando şefi. Büyük işlerde bir topluluğa önayak olan kişi. Şef. Önder. Reis. Rehber. Bilgisayar, tarih alanlarında kullanılır. Baş. Gazetenin görüşünü yansıtan makale. Başyazı.

Nonadhesive : Yapışkanlı olmayan. Yapışmaz. Yapışmayan. Yapışkan olmayan.