Allying türkçesi Allying nedir

Allying ingilizcede ne demek, Allying nerede nasıl kullanılır?

Dallying : Zaman öldürmek. Oynaşmak. Oyalanma. Haylazlık etme. Oyalanmak.

Dilly dallying : Vakit öldürmek. Sallanmak. İşi ağırdan almak. Oyalanmak. Oyalanma.

Dillydallying : Ayak sürümek. Zaman geçirmek. Ertelemek. Sallanmak. Geciktirmek. Vakit öldürmek. Başka bir zamana bırakmak. (argo) oyalanmak. Ağır davranmak. Oyalanma.

Rallying : Toplanma. Toplama.

Rallying cry : Düstur. Şiar. Toplanma çağrısı.

Shilly shallying : Tereddütten dolayı harekete geçmeme. Kararsızlık içinde dönüp dolaşma. Vakit öldürme. Kararsız kalma.

Allyl alcohol : Allil alkol. Alil alkol.

Ally : Müttefik ülke. Ticaret serbestliği. Dost. Müttefik. Birleşmek. Katılmak. Arkadaş. Birleştirmek. Katmak.

Sallying : Ani hareket veya hamle. Hücuma geçmek. Nükteli söz. Kadın ismi. Gezinti. Kuşatma sırasında askerin hücuma geçmesi. Dışarı fırlamak. Geziye çıkmak. Espri. Nükte.

Ally oneself : Katılmak. Birleşmek.

İngilizce Allying Türkçe anlamı, Allying eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Allying ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Accrete : Eklenip büyümek. Birleşmiş. Ekli. Eklemek. Yapışmak. Büyümek. Katılımlarla büyümek. Artmak.

 

Affiliate : Üye olarak almak. Üye etmek. Evlat edinmek. Yakınlaşmak. Kabul etmek. Üyeliğe kabul etmek. Bağlamak.

Assemble : Bir araya toplamak. Monte etmek. Çevirmek. Parçaları birleştirmek. Çevirmek (bilgisayar). Toplantı yapmak. Düzenlemek. Çevirmek (program).

Beaning : Çekirdek (kahve vb). Tane. Kafa. Tohum. Önemsiz şey. Şekerfasulyesi. Ufak olan. Fasulye.

Affiliates : Kabul etmek. İştirakler. Üye olmak. Tanımak. Yakınlaşmak. Evlat edinmek. Üyeliğe kabul etmek.

Allied : Birbirine bağlı. Aynı türden. Benzer. Birlik olan. Akraba. Birleşik. Aralarında anlaşma olan. Bağlaşık.

Accedes : Yönetime geçmek. Tahta çıkmak. İş başına gelmek. Yerine getirmek. Uymak. Razı olmak. Yanaşmak. İktidara gelmek. Kabul etmek.

Brother : Can. Aynı türkümün erkek üyesi. Dadaş. Erkek kardeş. Birlik. Birader. Beraberlik. Gardaş.

Aggregates : Etmek (toplamı). Ulaşmak (toplamı). Toplamak. Toplam büyüklükler.

Allying synonyms : piping, musical performance, ally oneself, amalgamates, federating, stopping, comrades, agglutinates, adheres, unanimous, accreted, bedfellow, compadre, confederates, agree, accouple, ally to, act the part, banders, federate, bowing, birth, egg laying, bedmate, comrade, ally, agglutinate, amalgamated, acceded, annexes, admix, blokes, at one.

Allying zıt anlamlı kelimeler, Allying kelime anlamı

Agreeable : Hazır. Uzlaşmacı. Mutabık. Hoş. Tatlı. Hemfikir. Makbul. Uysal. Anlaşmaya hazır. Hoşa giden.

Well : Sağlığı yerinde. Su kuyusu. Sahne altı üçüncü bodrum. Petrol kuyusu. Yakşı. Pınar. Bk. sahne altı. Kaynamak. Yerinde.