Amniosynthesis türkçesi Amniosynthesis nedir

  • Biyoloji alanında kullanılır.
  • Hamileliğin ilk aylarında fetüsün bulunduğu amniyon sıvısından alınan örneklerde, kromozom ve biyokimyasal analizler yapılarak, doğacak çocuğun hem cinsiyetinin hem de genlere bağlı kusurların belirlenmesi metodu.
  • Amniyosentez.

İngilizce Amniosynthesis Türkçe anlamı, Amniosynthesis eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Amniosynthesis ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abramis zone : Akarsuların durgun akan bölgeleri. Akarsuların durgun akan ve abramis türlerinin baskın olduğu bölgesi. Abramis zonu.

Abambulacral area : Derisi dikenlilerin tüp ayak taşımayan ve genellikle madreporitin de yer aldığı vücut bölgesi. Abambulakral bölge.

Acacia : Küstüm otugiller (mimosaceae) familyasından, parçalı yapraklı, sarı çiçekli, çanak ve taç yaprakları 4-5 parçalı, park ve bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen, ülkemizde doğal olarak yayılış gösteren çalı ya da ağaç formundaki bitkiler. Akasya sakızı. Salkım ağacı. Akasya. Arap zamkı. Mimoza.

A chromosome : Diploit bir kromozom takımındaki normal kromozomlar, b kromozomunun zıddı ve normalden fazla olan kromozomlar. A kromozomu.

Abacus bodies : Dişteki odontoblast hücrelerinde içleri muntazam dizilmiş kalsiyum granülleri ve kollagen öncülerini içeren golgi kesecikleri. Abacus cisimcikleri.

 

Aardvarks : Damarlı dişliler. Yer domuzugiller. Memeliler (mammalia) sınıfının, damarlı dişliler (tubulidentata) takımından, vücutları aralıklı olarak kıllarla örtülü, parmakları ve kulakları büyük, kanca tırnaklı türleri içine alan bir familya. Memeliler (mammalia) sınıfının, etenliler (placentalia) alt sınıfından, az sayıda ve sütun biçiminde sıralanmış ve her birinin bir kanalı olan minesiz ve köksüz dişleri olan, ağızları boru biçiminde uzamış, kulakları büyük, seyrek kıllı, parmaklarında büyük kanca şeklinde tırnakları olan türlere sahip bir takım. Yerdomuzu.

Abductor muscle : Uzaklaştırıcı kas. Abdüktör kas. Bir bacak ya da herhangi bir bölgeyi dışa doğru çeken kas. abdüktör kas.

Aardvark : Karınca yiyen. Yerdomuzu. Damarlı dişliler (tubulidentata) takımının, yer domuzugiller (orycteropodidae) familyasından, 100 cm kadar uzunlukta, 30 cm kadar kuyruğu olan, afrika'da kazdığı inlerde yaşayan bir tür. Borudişli. Yer domuzu.

Abo blood groups system : Dokuz numaralı insan kromozomunda bulunan ve kırmızı kan hücresinde belli antijenleri gösteren bir alel sistemi. Abo kan grupları sistemi.

A protein : A proteini. Triptofan sentetaz enziminin bir protein alt birimi. laktoz sentetaz enziminin bir parçası. tek iplikli rna fajlarındaki bir protein. olgunlaşma proteini. tütün mozaik virüsünün deneysel olarak meydana getirilen protein kılıfının bir oligomeri. Tek iplikli rna fajlarındaki bir protein.

Amniosynthesis synonyms : abiotic environment, aardwolf, a site, a cell, a cells, abiotic factor, amniocentesis.