Appeals türkçesi Appeals nedir

  • Üst mahkemeye başvurmak.
  • Başvurmak.
  • Müracaat etmek.
  • Hoşuna gitmek.
  • Temyize gitmek.
  • İlgisini çekmek.
  • Yalvarmak.
  • Rica etmek.

Appeals ile ilgili cümleler

English: Rural life appeals to me very much.
Turkish: Kırsal yaşam beni çok fazla cezbediyor.

English: She appeals to me.
Turkish: O bana hitap ediyor.

English: His music appeals to young people.
Turkish: Onun müziği genç insanlara hitap ediyor.

English: It was the type of presentation which appeals to the audience.
Turkish: O, izleyiciye cazip gelen sunum türüydü.

English: It appeals to me.
Turkish: Bu bana çekici geliyor.

Appeals ingilizcede ne demek, Appeals nerede nasıl kullanılır?

Appeals board : Temyiz kabul eden kurul. Temyiz edilmiş davalara bakan kurul. Temyiz kurulu.

Appeals court : Yüksek mahkeme. İstinaf mahkemesi. Yargıtay. Temyiz mahkemesi.

Court of appeals : Temyiz mahkemesi. Adli dava yargılayan mahkeme. İstinaf mahkemesi. Yargıtay.

Military court of appeals : Askeri yargıtay.

Rabbinical court of appeals : Haham mahkemelerince verilen karaların temyiz mahkemesi.

Appeal against : Temyize başvurmak.

Appeal for mercy : Af dilemek. Af için yalvarma.

Appeal a ruling : Bir mahkeme kararının değiştirmesi için açılan dava. Mahkeme kararı temyiz etme.

Appeal for help : Yardım istemek.

 

Appeal remand : Hapse geri gönderme başvurusu. Bir tutukluluğun geri gönderilmesi için yapılan başvuru. İade etme talebi.

İngilizce Appeals Türkçe anlamı, Appeals eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Appeals ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Enjoys : Anlamak. Beğenmek. Zevk almak. Yararlanmak. Sahip olmak. Tat almak. Haz almak. Tadını çıkarmak. Tadını almak.

Conjure : Yolunu bulmak. Büyülemek. El çabukluğu ile çıkarmak. Hokkabazlık yapmak. Büyü ile çağırmak. Büyü yoluyla çağırmak (ruh vb). Sihirle çıkarmak. Afsunlamak.

Engage attention : Dikkatini çekmek.

Break through : Doğmak. Engeli geçmek. Görünmek. Yarıp geçmek. Çıkmak. İlerleme kaydetmek. Zorla geçmek. Sökmek. Ortaya çıkmak. Atılım yapmak.

Bringeth : Sunmak. - ile götürmek veya taşımak. Takdim etmek.

Cut : Sulandırmak. Kes. Kesik. Kurgulamak. Kamçılamak. Kendisinde top bulunmayan bir oyuncunun, pas alacak gibi bir aldatma ile karşı çembere doğru hızla koşması. Hadım etmek. Kırpmak. Sapmak. İndirilmiş.

Calling on : Uğramak. Önünde söylemek. Ziyaret etmek. İstemek.

Seem : Görünmek.gibi görünmek. Gözükmek. Görünmek. Benzemek. Görünmek… gibi görünmek. Görünmek….gibi görünmek. Gelmek. Gibi görünmek. Gibi gözükmek. Gibi gelmek.

Surface : Kanat (uçak). Bir cismin, uzunluk birimi üstikisi ila ölçülen yüzeyi. Yüzey. Suyun yüzüne çıkmak (balık veya denizaltı). Fizik, kimya, madencilik alanlarında kullanılır. Yüzeye çıkarmak (denizaltı). Yol vb'yi sert bir madde ile kaplamak. Yüzeye çıkmak. Yüzölçümü. Meydana çıkmak.

Enjoying : Beğenmek. Yararlanmak. Hoşlanma. Hoşlanmak. Sevmek. Tadını çıkarmak. Sahip olmak. Nail. Zevk almak.

 

Appeals synonyms : leap out, jump out, push through, rush out, spring to mind, re emerge, adjuring, glint, pop out, adjure, appeal, begged, humored, feel, apply for, give notice of appeal, glow, be, approach, fell back on, make, consults, stick out, crop up, conjured, beam, flash, consult, gleam, show, beseeched, appeal to, besought.

Appeals zıt anlamlı kelimeler, Appeals kelime anlamı

Disappear : Gözden kaybolmak. Ortalıktan kaybolmak. Ortadan kaybolmak. Unutulup gitmek. Uçmak. Yok olmak. Yitmek. Kaybolmak. Görünmez olmak.

Dematerialize : Kaydileştirmek. Maddesel olmaktan çıkmak. Manevileşmek. Maddesel olmaktan çıkarmak. Şeklini kaybetmek.

Dematerialise : Görünürdeki maddeyi kaybetmek. Şeklini kaybetmek (dematerialize olarak da yazılır). Maddesel olmaktan çıkarmak. Kaydileştirmek. Şeklini kaybetmek. Maddesel olmaktan çıkmak. (britanya ingilizcesi) manevileşmek veya manevileştirmek. Manevileşmek.