Approach türkçesi Approach nedir

  • Yaklaşım sergilemek.
  • Varmak.
  • Atma ya da atlamalardan önce en iyi aşamayı elde edebilmek amacıyla, yarışçının gelişme alanında hız kazanmak için yaptığı koşu.
  • Andırmak.
  • Çok benzemek.
  • Atletizm alanında kullanılır.
  • Yaklaşım.
  • Temasta bulunmak.
  • Benzemek.
  • Toplumbilim yönteminde toplumsal yapının biçimlenişi ve öğeler arasındaki ilişkilere bakış biçimleriyle birbirinden ayrılan ana doğrultulardan her biri.
  • Koyulmak.
  • Yaklaşma.
  • Yanaşmak.
  • Görüşmek.
  • Başvurmak.
  • Ele almak.
  • Ulaşmak.
  • Girişmek.
  • Yaklaşmak.
  • Gelişme koşusu.

Approach ile ilgili cümleler

English: A true scientist would not approach the question this way.
Turkish: Gerçek bir bilim adamı soruna bu şekilde yaklaşmazdı.

English: According to the weather forecast, the typhoon is likely to approach the coast.
Turkish: Hava tahmini göre tayfunun sahile yaklaşması muhtemeldir.

English: I will show you a new approach to foreign language learning.
Turkish: Sana, yabancı dil öğrenmede yeni bir yaklaşım göstereceğim.

English: Don't approach the dog.
Turkish: Köpeğe yaklaşmayın.

English: Ali can't decide which approach to take.
Turkish: Ali hangi yaklaşımı alacağına karar veremiyor.

Approach ingilizcede ne demek, Approach nerede nasıl kullanılır?

Approach a task : İşe girişmek. İşe koyulmak.

 

Approach about : Söz etmek.

Approach avoidance conflict : Yaklaşma uzaklaşma çatışması.

Approach control : Yaklaşma kontrol. Yaklaşma kontrolü.

Approach control radar : Yaklaşma kontrol radarı.

Approach speed : Yaklaşma hızı.

Adaptation approach to pricing : Uyarlanabilir fiyatlandırma yaklaşımı. Küresel düzeyde etkinlikte bulunan bir firmanın, etkinlikte bulunduğu bölgede kar edebileceği en uygun fiyatı, söz konusu bölgedeki iştirak ya da bağlı kuruluşunun belirlemesine izin verdiği fiyatlandırma yaklaşımı. krş. küresel fiyatlandırma yaklaşımı, yermerkezli fiyatlandırma yaklaşımı.

Extension approach to pricing : Küresel fiyatlandırma yaklaşımı. Küresel düzeyde etkinlikte bulunan bir firmanın sattığı mala dünyanın her yerinde aynı fiyatı uyguladığı fiyatlandırma yaklaşımı. krş. uyarlanabilir fiyatlandırma yaklaşımı, yermerkezli fiyatlandırma yaklaşımı.

Approach road : Anayol. Yaklaşım yolu. Yaklaşma istikameti. Bağlantı yolu.

Approach the end : Sona yaklaşmak.

İngilizce Approach Türkçe anlamı, Approach eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Approach ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Accosts : Gidip birine bir şey söylemek. Yaklaşıp bir şey söylemek. Yaklaşıp konuşmak. Asılmak. Para karşılığında seks teklif etmek. Sarkıntılık etmek. Yaklaşıp seslenmek.

Come near : Yakınlaşmak.

Imminence : Yakınlık. Yakınlaşma. Yaklaşan tehlike. Yakın olma. Zuhur ve vukuu yakın olma. Olmak üzere oluş.

Access : Methal. Geçit. Kullanma hakkı. Hastalık nöbeti. Nüfuz. Bir veri saklama ortamında, veri okuma ya da yazma işlemini gerçekleştirmek üzere, adresi verilen yeri fiziksel olarak bulma. Erişme. Giriş.

 

Go on : Yanmak. Bel bağlamak. Yer almak. Sürmek. Olmak. Dırdır etmek. İleri gitmek. İlerlemek. Gitmek. Davranmaya devam etmek (belirli bir şekilde).

Confer on : Görüşünü almak. Unvan vermek. Vermek. Fikrini almak. Akademik derece vermek.

Embark : Yatırmak. Bindirmek. Uçağa bindirmek. Yüklemek. Kalkışmak. Yolcu almak. Atılmak. Gemiye bindirmek. Uçağa binmek.

Achieving : Başarı. Kazanmak. Elde etmek. Meydana getirmek. Başarma. Erişmek. Başarmak. Başararak. Temin.

Chief result recorder : Varış yönetmeni. Varış yargıcılarını görevlendirmek, varışları özel çizelgesine geçirmek, varışa ilişkin bütün sorunları çözümlemekle yükümlü başyargıcı.

Assimilate : Sindirmek. Benimsenmek. Benimsemek. Benzetmek. Uydurmak. Özümsenmek. Hazmetmek. Asimile etmek. Özümsemek.

Approach synonyms : come, plan of attack, begin, approaches, partaken, achieves, arrived at, accesses, began, pass on, calling on, attain to, near, confer with, abut, draw nearer, drawing near, approximation, accede, cage, advents, conceptualization, darkens, achieved, confer, coping with, begun, advancing foot, convergences, come close to, avenue, partake, edge in.

Approach zıt anlamlı kelimeler, Approach kelime anlamı

Go : Canlılık. Ölmek. İşlemek. Götürmek. Başlamak. Girmek. Yok olmak. Sonuçlanmak. Yayılmak. Gayret.

Recede : Gerilemek. Geri çekilmek. Geciktirmek. Çekilmek. Geri plana geçmek. Vazgeçmek. Ortadan kaybolmak. Düşmek (fiyat). Düşmek. Geri gitmek.

Diverge : Ayırmak. Farklı olmak. Birbirinden ayrılmak. Sapmak. Uzaklaşmak. Dallanmak. Ayrılmak. Açılmak. Birbirinden uzaklaşmak. Uyuşmamak.

Approach ingilizce tanımı, definition of Approach

Approach kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : To advance nearer. To bring near. To draw nigh. To cause to draw near. To advance. A coming or advancing near. A stroke whose object is to land the ball on the putting green. It is made with an iron club. To come or go near, in place or time. The act of drawing near.