Barb türkçesi Barb nedir

  • Diken.
  • .
  • Kuştüyünün bir kılı.
  • Çengel.
  • Sakal.
  • Ok ucu.
  • Biyoloji alanında kullanılır.
  • Sakal (botanik ve zooloji terimi).
  • Kuş teleklerinde tüy ekseninden iki tarafa ayrılan kollar.
  • Olta kancası.
  • Kanca.
  • Mağrip atı.
  • Ramus.
  • İğneleyici söz.
  • Olta çengeli.
  • İğneli söz.
  • Çengel takmak.

Barb ile ilgili cümleler

English: Ali ate some barbecued ribs.
Turkish: Ali biraz mangalda kaburga yedi.

English: "Where have you been?" "I've been to the barber's."
Turkish: "Neredeydin?" " Berber dükkanındaydım."

English: Ali is a barbarian.
Turkish: Ali bir barbar.

English: Ali goes to the barber less than four times a year.
Turkish: Ali bir yılda dört kezden daha az berbere gider.

English: A barber is a man who shaves and cuts men's hair.
Turkish: Berber erkeklerin saçını tıraş eden ve kesen bir adamdır.

Barb ingilizcede ne demek, Barb nerede nasıl kullanılır?

Fire the first barb : Bir tartışmada ilk sözü söylemek. Tartışmaya başlamak. İlk oku ateşlemek.

Tiger barb : Kemikli balıklar (teleostei) takımının, sazangiller (cyprinidae) familyasından, 7-8 cm kadar uzunlukta, sumatra ve bomeo'da yaşayan bir tür. Kaplan sazanı.

Barba : Sakal. Barba. Saç teli.

Barbadian : Barbados vatandaşlarına özgü. Barbadoslu. Barbados'a özgü ya da barbados vatandaşlarıyla. Barbados'un veya barbados ile ilgili. Barbados. Barbados'a özgü.

 

Barbados : Barbados. Batı hint adalarından biri. Kuzey atlantik okyanusu'nda bir ada.

Barbarianism : Canavarlık. Medeniyetsizlik. Zalimlik. Yabanilik. Barbarlık. Vahşet.

Barbara : Bir kadın adı. Kadın ismi.

Barbaric act : Kaba saba davranış. Zalimce davranış. Medeniyetsiz muamele. Barbarca iş.

Barbarian : Gaddar. Zalim. Kaba. Greklerle romalıların, kendi kültür çevreleri dışında kalan budunlar için kullandıkları terim. Yabancı. Barbar. Vahşi. Uygarlaşmamış kimse. Uygarlaşmamış.

Barbaric behavior : Medeniyetsiz tutum. Zalimce davranış. Barbarca davranış.

İngilizce Barb Türkçe anlamı, Barb eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Barb ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

A protein : Tek iplikli rna fajlarındaki bir protein. Triptofan sentetaz enziminin bir protein alt birimi. laktoz sentetaz enziminin bir parçası. tek iplikli rna fajlarındaki bir protein. olgunlaşma proteini. tütün mozaik virüsünün deneysel olarak meydana getirilen protein kılıfının bir oligomeri. A proteini.

Abacus bodies : Abacus cisimcikleri. Dişteki odontoblast hücrelerinde içleri muntazam dizilmiş kalsiyum granülleri ve kollagen öncülerini içeren golgi kesecikleri.

Hook : Olta takımının ucuna takılan, düz, eğri ve çapraz olak biçimlendirilen, balığın yakalanmasında kullanılan küçük çelik yapılar, olta kancası. Kancayı takmak. Olta iğnesi. Çengelle tutmak. Kancalamak. Çengellemek. Çengel şekline sokmak.

Quirking : Garip olay. Orijinallik. Hazırcevap. Gariplik. Espri. Kaçamak cevap. Acayiplik. Garip rastlantı. Beklenmedik olay.

 

Clasper : Filiz. Asma filizi. Klips. Küçük yumru. Tutturulmuş veya bağlanmış kişi yada şey. Bazı keski solungaçlı balıkların (elasmobranchii) erkeklerinde karın yüzgecinin sopa biçimindeki uzantısı, miksoptergiyum. iki eşeyin birbirini tutabilmesine imkan verecek biçimde değişmiş herhangi bir organ. Bazı keski solungaçlı balıkların (elasmobranchia) erkeklerinde karın yüzgecinin sopa şeklindeki uzantısı. iki eşeyin birbirini tutabilmesine imkan verecek şekilde değişmiş herhangi bir organ. Klasper.

Abo blood groups system : Dokuz numaralı insan kromozomunda bulunan ve kırmızı kan hücresinde belli antijenleri gösteren bir alel sistemi. Abo kan grupları sistemi.

Shot : Atış. Atım. Deneme. Bitkin. Yanardöner. El. Çakırkeyif. Kadeh. Aşı. Yudum.

Crampon : Mengene. Buz mahmuzu. Krampon. Kenet. Tırmanma demiri. Çivi.

Quipped : Şakayla karışık iğneli söz. Latife. Espri yapmak. Taş atmak. İğnelemek. Şaka yapmak. Şakayla karışık iğneli söz söylemek. Zekice söz. Hazırcevap.

Apexes : Şahika. Günerek. En üst nokta. Doruk. Açı tepesi. Viraj ortası. Zirve. Tepe.

Barb synonyms : cheap shot, grappler, awns, wattle, comment, bit, cedilla, briars, a cells, cutting words, sideswipes, beards, gudgeon, erecters, erecter, erectors, crook, apex, aardvark, agrafe, gibe, beavers, dig, ramus, facial hair, abiotic factor, sideswiping, cusps, beavering, strand, quirk, grapnel, aardvarks.

Barb ingilizce tanımı, definition of Barb

Barb kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Beard, or that which resembles it, or grows in the place of it. The Barbary horse, a superior breed introduced from Barbary into Spain by the Moors. To shave or dress the beard of. Armor for a horse. Same as 2d Bard.