Baseliner türkçesi Baseliner nedir

  • Sahayı sınırlayan dip çizgide oynayan ve ara sıra ağa yaklaşan oyuncu.
  • (tenis) çizgi oyuncusu.

Baseliner ingilizcede ne demek, Baseliner nerede nasıl kullanılır?

Baseline document : Dayanak belgesi.

Baseline : Son cümle. (yazım) harflerin tabanlarının oturduğu varsayılan hayali çizgi (g, y, p, q, ve j harflerinin kuyrukları dışarıda kalarak). Başlama hattı. Taban hizası. Bir beyzbol sahasında koşucunun bir bölgeden diğerine koştuğu alan (beyzbol). Sahanın sonunu gösteren hat (tenis). Taban çizgisinde. Esas alınan çizgi. Taban çizgisi.

Baselined : Temel.

Baselines : Başlama çizgisi. Başlama hattı. Temel. Son cümle. Taban çizgisi. Referans hattı. (yazım) harflerin tabanlarının oturduğu varsayılan hayali çizgi (g, y, p, q, ve j harflerinin kuyrukları dışarıda kalarak). Ana hat. Bir beyzbol sahasında koşucunun bir bölgeden diğerine koştuğu alan (beyzbol). Taban çizgisinde.

Basel conglomerate : Taban çakıl kayacı. Bir tortul dizisinin, en altındaki uyumsuzluk aşınma yüzeyinde bulunan çakıl kayaç.

Basel : Kuzeybatı isviçre'de bir şehir.

Basel program : Ağustos 1897'de basel'deki ilk siyonist kongresi'nde belirlenmiş olan program. Basel programı.

Baselessly : Asılsızca. Asılsız biçimde.

Basely : Sefilce. Sefil bir şekilde. Alçakça. Alçak bir şekilde. Ahlaksızca. Korkakça.

 

Football club of basel : Fcb. Basel şehrinde bulunan futbol takımı (kuzeybatı isviçre'de bulunan şehir). Basel futbol kulübü.

İngilizce Baseliner Türkçe anlamı, Baseliner eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Baseliner ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Measure : Nispet. Ölçme aygıtı. Dikkatle bakmak. Ölçmek. Önlem. Endazelemek. Tartmak. Derece. Karşılaştırmak. Süzmek.

Touchstone : Mihenk taşı. Mihenk. Kriter. Ölçüt. Denektaşı. Mihenktaşı. Ayar.

Criterion : Kriter. Değerlendirme ölçütü. Ayıraç. Eğitim, fizik, gramer, ekonomi alanlarında kullanılır. Özde bir olan konuların karşılaştırılması sırasında temel alınan ölçü veya ölçüler. Ölçüt. Niteliksel ya da niceliksel bir karşılaştırmayı ve ayırımı güvenle yapmaya yarayan kavram ya da ölçünlü düzgü (norm). bir etkinliği ya da nesneyi değerlendirirken baş vurulan ölçü ya da ana kural. bir testin değerlendirilmesine yarayan ölçün. Kıstas. Mikyas. Ayırıcı özellik.

Line : Astarlamak. Tenis, futbol, bilgisayar, bilişim, masa tenisi, sinema, televizyon, voleybol alanlarında kullanılır. İki uzak nokta arasında veri iletişim ortamı sağlayan herhangi bir bağlantı. Oyun alanını bölen, sınırlayan ve belirleyen boyadan şeritlere verilen ad. Özellikle pelajik balıkların avlanmasında kullanılan, yemli 2-7 iğneden oluşan olta takımı. Sıralamak. Sürütme oltaları. Askı halatı. Kırıştırmak. Dizmek.

Standard : Ölçülebilir nicelikler için belirli boyutlarda seçilen bir örnek. Yüksek atlamalarda kullanılan ayak, çıta ve çıta dayanağından kurulu atlama aracı. Sayısal ya da felsefi olarak anlatılan eğitim ereği, amacı ya da ölçütü. eğitimde ulaşılmak istenilen amaç ya da düzey. Bayrak. Atletizm, eğitim, fizik, kimya, ekonomi alanlarında kullanılır. Sancak. Kabul edilen. Atlama çatkısı. Kimi özdeklerin bileşimlerine, arılık kertelerine göre ayrıldıkları bölümlerden her biri. Standart.