Birahane nedir, Birahane ne demek

Birahane; kökeni farsça, italyanca dillerine dayanır.

  • Genellikle bira içilen, aynı zamanda çabuk hazırlanan bazı sıcak veya soğuk yemeklerin de yenildiği yer

"Birahane" ile ilgili cümle örnekleri

  • "Dün akşam Reha Bey bana oturduğumuz birahanede muharrir Ahmet Rasim Bey'i de tanıttı." - O. C. Kaygılı

Birahane kısaca anlamı, tanımı:

Bira : Arpa ile şerbetçi otunun mayalandırılmasıyla yapılmış olan bir içki, arpa suyu.

Birahaneci : Birahane işleten kimse.

Genel : Ayrıntıları göz önüne alınmayarak bütünü bakımından ele alınan. Bir genelleme sonucunda elde edilen. Herkesin yararlanabileceği (yer, nesne). Yetkisi ve sorumluluğu çok olan. Bir şeye veya bir kimseye özgü olmayıp onun bütün benzerlerini içine alan, umumi.

Aynı : Eski durumunda kalmış, değişmemiş. Aralarında ayrım olmayan. Benzer. Başkası değil, yine o.

Zaman : Çağ, mevsim. Belirlenmiş olan an. Yer kabuğunun geçirdiği gelişimde belirlenen ve fosillere göre dörde ayrılan geniş evrelerden her biri. Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, vakit. Fiillerin belirttikleri geçmiş zaman, şimdiki zaman, gelecek zaman, geniş zaman kavramı. Bir işe ayrılmış veya bir iş için alışılmış saatler, vakit. Bu sürenin belirli bir parçası, vakit. Olayların oluş ve akış sırasını belirleyen, düzenli ve dönemli gök olaylarını birim olarak kullanan sanal bir kavram. Dönem, devir.

 

Sıcak : Hamam. Sıcak yer. Havadaki yüksek ısı. Yakmayacak derecede ısısı olan, yakmayacak kadar ısı veren, soğuk karşıtı. Dostça olan, sevgi dolu. Isısı yüksek olan, çok ısınmış.

Yemek : Kandırmak. Harcanmak, kullanılmak, sarf edilmek. Gücünü kırmak, perişan etmek, mahvetmek. Hoşa gitmeyen kötü bir duruma uğramak, tutulmak. Aşındırmak, kemirmek, oymak, delmek. Konuklara yiyecek verilerek yapılmış olan ağırlama. Yemek yeme, karın doyurma işi. Isırmak. Günün belli saatlerinde yenilen besin. Birine alacağını vermemek, ödememek. Hakkı olmayan ve kendisine yasak edilmiş bulunan bir şeyi kabul etmek. Harcamak, tüketmek, bitirmek. Yasal yoldan cezalandırılmak. Ağızda çiğneyerek yutmak. Başkasının parasını harcamak. Batmak, çizmek, kaşındırmak, dalamak. Sürekli üzmek, tedirgin etmek. Yenmek için pişirilip hazırlanmış yiyecek, aş, taam, ekmek.

Birahanecilik : Birahanecinin yaptığı iş.

Birahane ile ilgili Cümleler

  • Bira birahanede içilir.
  • Birisi şu birahanede çok müzik dinlemek istemeyecek.
  • Bu civardaki barlara ve birahanelere sürekli takılır.
  • Ali birahaneye yürüdü ve bir bardak bira ısmarladı.

Diğer dillerde Birahane anlamı nedir?

İngilizce'de Birahane ne demek? : n. pub, beerhouse, public house, alehouse, brasserie, porter house; public

Fransızca'da Birahane : brasserie [la]

Almanca'da Birahane : n. Bierlokal, Bierstube, Osteria

Rusça'da Birahane : n. пивная (F), пивнушка (F)