Bothersome türkçesi Bothersome nedir
Bothersome ile ilgili cümleler
English: Why are women such bothersome creatures?
Turkish: Kadınlar niçin böyle can sıkıcı varlıklardır.
English: Pigeons are very bothersome birds in cities.
Turkish: Güvercinler şehirlerde çok rahatsız edici kuşlardır.
Bothersome ingilizcede ne demek, Bothersome nerede nasıl kullanılır?
Bothers : Rahatsız etmek. Dert vermek. Rahat vermemek. Baş belası olmak. Canını sıkmak. Üzülmek. Musallat olmak. Sinir bozmak. Sıkmak. Daraltmak.
Bother about : Canını sıkmak. Üzülmek. Canı sıkılmak. Aldırmak. Endişelenmek.
Bother it : Allah'ın belası.
Bother with : Rahatsız olmak. Zahmet etmek. Rahatsız etmek (birini).
Bother : Üzülmek. Rahat vermemek. Can sıkmak. Daraltmak. Zahmet. Sinir etmek. Rahatsız etmek. Sıkıntı. Sinir bozmak. Sıkıntı vermek.
Bothering : Rahatsız etmek. Üzülmek. Dert vermek. Canını sıkmak. Sinir etmek. Daraltmak. Sıkmak. Müziç. Can sıkmak. Baş belası olmak.
Bothered : Rahatsız edilerek sinirlendirilmiş. Canı sıkılmış. Rahatsız edilmiş. Rahatsız olmuş. Canı sıkkın. Sinirlendirilmiş.
You are bothering me : Beni rahatsız ediyorsunuz.
Unbothered : Rahatsız edilmeyen. İlgisiz. Kayıtsız.
This man is bothering me : Bu adam beni rahatsız ediyor.
İngilizce Bothersome Türkçe anlamı, Bothersome eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Bothersome ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Blandest : Yumuşak. Tadı bebek maması gibi ve hazmı kolay olan (yemek). Şahsiyetsiz. Mülayim. Kibar. Uysal. Tatsız. Fazla tatlı olmayan. Yumuşakbaşlı.
Blockish : Donuk. Aptal. Salak. Ahmak.
Depressive : Bunaltıcı. Depresif. Yılgın. Kasvetli.
Arid : Cansız. Çatlamış. Kupkuru. Tatsız. Çorak. Kurak. İlgi çekmeyen. Kurak (toprak). Kavruk. Kuru (iklim).
Goosiest : (argo terim) gıdıklanır. Ahmak. Kaza ait veya ilgili. Gergin. Kaz gibi. Sinirli. Kaza benzeyen. Kaza özgü. Aptal.
Grumbling : Şikayet etme. Homurdanma. Hoşnutsuz. Mızmız. Huysuz. Şikayetçi. Dırdır. Homurdanan. Mırıltı.
Embarrassing : Yüz kızartıcı. Huzursuz edici. Mahcup edici. Mahçup edici. Utandırıcı. Zor duruma sokan.
Blocker : Blok yapan oyuncu. Tutan şey. Engelleyici. Bloke eden şey. Blok oyuncusu. Tutucu. Önleyen şey. Bloke edici. Blokör. Önleyici.
Disconcerting : Kaygılı. Telaşlanma. Telaşlı. Şaşırtıcı. Endişelenme. Beklenmedik. Endişelendirici.
Anxious : İstekli. Telaşlı. Hevesli. Kaygılanmak. Kaygılı. Tedirginliğe neden olan. Mustarip. Kasavetli. Çok arzulu.
Bothersome synonyms : nettlesome, plaguey, vexatious, as dull as ditch water, discontented, distracting, galling, fiddly, dreary, chippies, boeotian, pestiferous, gripiest, flustered, chippy, agitated, balder, teasing, grumblings, exasperated, annoying, besetting, in a lather, goosy, gripier, displeasing, fraught, irritating, baldest, disturbing, discomfortable, cheerless, bovine.
Bothersome zıt anlamlı kelimeler, Bothersome kelime anlamı
Agreeable : Kabul edilebilir. Uzlaşmacı. Hazır. Makbul. Hoş. Münasip. Kabul edilir. Razı. Anlaşmaya hazır. İyi.
Bothersome ingilizce tanımı, definition of Bothersome
Bothersome kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Vexatious. Troublesome. Causing bother. Causing trouble or perplexity.
Bu kısımda Bothersome kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Bothersome ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Bothersome anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Bothersome ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.