Called up türkçesi Called up nedir

  • Silah altına almak.
  • Telefon etmek.
  • Hatırlamak.
  • Gelmesini sağlamak.
  • Getirtmek.
  • Askere çağırmak.
  • Hayalinde canlandırmak.

Called up ile ilgili cümleler

English: I called up my friend to congratulate him on his success.
Turkish: Başarısını kutlamak için arkadaşımı aradım.

English: He called up his uncle as soon as he got to Matsuyama.
Turkish: O, Matsuyama'yavarır varmaz amcasını aradı.

English: Arriving at the station, she called up her brother.
Turkish: İstasyona vardığında, o, erkek kardeşini aradı.

English: She called up her mother on the phone.
Turkish: Telefonda annesini aradı.

English: Each member was called upon.
Turkish: Her üye davet edildi.

Called up ingilizcede ne demek, Called up nerede nasıl kullanılır?

Called : Ödenmesi istenmiş. Adlı. Adlandırılmış. Çağrılmış. Adındaki. İsimlendirilen. Diye. Adlandırılan. Namında. Denilen.

Be called up : Askere çağrılmak.

Called a meeting : Toplantı organize etmek. Toplantı ayarlamak. Toplantı yapmak.

Called a spade a spade : Açıkça konuşmak. Gerçekten hissettiklerini söylemek. Dürüstçe konuşmak.

Called him : - diye çağrılan. - diye isimlendirilen.

İngilizce Called up Türkçe anlamı, Called up eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Called up ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Bethink : Anımsamak. Kafa yormak. Göz önünde bulundurmak. Üzerinde düşünmek. Düşünmek.

Visualising : Tasavvur etmek. Görselleştirmek. X-ray ışınlarıyla iç organların resimlerini çıkarmak (visualize olarak da yazılır). Hayal etmek. Görselleştirme. Canlandırmak. Tahayyül etmek. Akılda resimlemek. (britanya ingilizcesi) görsellemek.

Sent for : Aratmak. Çağırtmak.

Send for : Çağırmak. Aratmak. Çağırtmak. -i çağırtmak. İstetmek. Ismarlamak.

Mobilised : Seferber olmak. Mobilize olmak. Tedavüle sokmak. Harekete geçmek. Seferberlik. Harekete geçirmek. Seferber etmek. Akışkanlık kazandırmak. Hareketlendirmek.

Draft : Sıkıntı. İstismar. Plan çizmek. Para çekme. Tasarı. Planlamak. Askere almak. Hava akımı. Manga. Çekme.

Visualizes : Görselleştirmek. Gözünde canlandırmak. Gözünün önüne getirmek. Gözünde canlanmak.

Mobilizes : Hareketlendirmek. Harekete geçirmek. Mobilize olmak. Seferber etmek. Harekete geçmek. Seferber olmak. Tedavüle sokmak. Akışkanlık kazandırmak.

Called up synonyms : give a ring, give somebody a tinkle, bring to mind, conscripted, call to arms, call up, bear in mind, cause to bring, conscript, call to mind, phone, buzzed, mobilises, mobilise, recalled, bethought, look back, conscripts, occur to, phoned, recalling, imagine, buzz, recall, mobilize, visualised, recapture, imagines, dial, visualise, get in touch with, recalls, buzzes.